KAR FIRTINASI - GAY

4. Misafir

Dilenci deilim ama bir iki üç beş yorumunuzu da alırım hani aewfklaweklf ✨✨

İyi Okumalar 👁‍🗨

-

Doğan odada biraz önce Diyar'ın kendisi için çıkardığı kıyafetleri giyinirken odanın kapısı çalınınca sesini hafif yükselterek yanıtladı.

"Gel, gel."

Diyar kapıyı yarım aralayıp içeriye bakmadan konuştu.

"Değiştin mi üzerini?"

Doğan elindeki henüz giymediği kazağa bakarken yarım ağız gülümsedi.

"Ne fark eder? Görmediğin şey değil sonuçta."

Diyar, Doğan'ın yaptığı ima karşısında göz devirmemek için kendini zorlayıp derin bir soluğu ciğerlerine çekerek içeriye girdi.

Ona lafını geri paslayacaktı ancak omzundaki yaraya bakmaya çalıştığını fark edince dudaklarını birbirine bastırdı. Yumruk yaptığı elinin baş parmağını omzuna kaldırıp arkasını işaret etti.

"Ebe kadın gitmeden baksaydı sana bir."

Doğan sık ve simsiyah kirpiklerini kırpıştırıp hafif şaşkınlıkla Diyar'a baktı.

"Ebe derken?"

Diyar bu sefer gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıp kafasını hafif sağ omzuna doğru yatırdı.

"Doktor mu getireydim sana? Yaradan bereden anlar işte az çok. Çevrede daha iyisini bulabilirsen haber et biz de faydalanalım."

Doğan bakışlarını Diyar'dan çekerken mırıldandı.

"Sen de amma sivri dilli çıktın muhtar."

Diyar terslenmeyi beklediğinden savunmaya hazır dudakları hafif aralık kaldı. Doğan kaşlarını çatıp parmağının ucuyla omzundaki yaranın kenarına dokunurken Diyar hala aralık kalmış dudaklarıyla onu seyrediyordu.

Doğan'ın parmağının dokunduğu bütünlüğü bozulmuş et parçası alev alev yanıyordu. Üstüne üstlük kızarmıştı. Aldığı eğitimler olmasa bile yarasının enfeksiyon kaptığını anlayabilirdi.

Açık yarada herhangi bir kanama yoktu. Az kalsın ölmesine neden olacak soğuk hava kanamasını durdurarak canını kurtarmıştı.

Elini omzunun arkasına doğru götürüp kurşunun çıkış yeri olabilecek noktaları yokladı ancak hiç bir ize rastlamadı. Sırtını sessizce kendisini seyreden Diyar'a dönerken konuştu.

"Görünürde herhangi bir şey var mı?"

Diyar sonunda ağzını kapatmayı akıl edebilmişti. Dudakları düz çizgi halini alırken komutanın geniş sırtını daha iyi inceleyebilmek için ona doğru birkaç adım ilerledi. Görünürde açık yara yoktu ancak adamın koltuk altına doğru olan kısım kızarmıştı.

Bakışları adamın sırtındaki muhtemelen çok eskiye ait yara izlerinde gezinirken zihninde canlanan başka düşüncelerden ötürü nefesini tuttu. Askerlik zor meslekti. Doğan, Diyar'dan ses çıkmayınca yeniden sordu.

"Muhtar, var mı bir şey?"

Diyar zihnindeki kalabalıktan sıyrılıp yanıtladı.

"Kızarıklık var sadece."

Doğan ardını göremediğinden eliyle yeniden ulaşabildiği noktalara dokundu.

"Nerede?"

Diyar işaret parmağının sırtıyla adamın kürek kemiğinin altına doğru kalan kısma dokundu. Dokunduğu yer epeyce sıcaktı.