Sevgili Aslanlar ve Başaklar iyi ki doğdunuz... Siz olmasanız eksik olurduk iyi ki varsınız ❤️
Keyifli okumalar.
Nasılsınız?
Umarım çok iyisinizdir.
Takip eder yorum yaparsanız çok mutlu olurum canlarım bir de 38. Bölüme oy vermediyseniz lütfen orayıda patlatın öpüyorum kocaman.
Söylemeyi unuttum hemde bugüne güzel bir not olsun çok tatlı meteor yağmuru var fırsatınız varsa mutlaka izleyin.
Şu görüntünün güzelliği peki...
1000🌟 1000 satır arası yorum gelir mi kızlar 🙈
🌟🌟🌟🌟
"Gülseli varya acayip olaylar dönüyor kızım," dedi Hale yan masadakilerin odaklanmış halde bizi izlemesini asla umursamadan. "Senin beni aradığın günden birkaç gün sonra Yaren'in oturduğu mahalleden geçiyordum."
"12/H de okuyan Yaren'den bahsediyorsun değil mi?" dedim onay bekleyerek. Çok yakın olmak isteyip ailesel sorunlarından dolayı asla özgür olamayan biri olduğu için hep okulda görebiliyorduk. Doğal sarı saçları, ince dudakları, kaşık kadar yüzü olan ufak tefek bir kızdı. Dersleri çok iyiydi. Okulumuzun yaptığı birçok sergiye yağlı boya tablolarla katılmıştı ama devamı olmamıştı.
"Benim senin gibi deli gücü hafızam yok. Okuldaki Yaren'den bahsediyorum." Hale'nin sesli konuşmasının üzerinden birkaç dakika ancak geçmişti diğerleri hâlâ eski sesli konuşmalarına dönmemişlerdi. Mahir abi, İlber abi, Ömer abi ve Burak sohbete devam ediyorlardı onların sohbetinden kopmuş kişilerden bir haber. "Yaren'i, babası biriyle evlendirmek istiyordu hani."
"Dingil Ertan," dedim omuzlarımı silkerek. "İyi de Yaren'in hayatında biri vardı? Hatırlasana okula getiriyordu bazen Wolkswagen golf mavi bir arabayla."
"Plaka da verseydin. Kızım ben dün ne yediğimi unuttum sen nereden hatırlıyorsun?" dedi Yasemen konuya bir anda dalarak.
"Arabanın arka camında Atatürk'ün resmi vardı oradan kaldı aklımda. E ne olmuş Yaren'e?"
"Geçen gün benim iş yerine düştü yolu. Ama gördüklerim öyle kötüydü ki..."
"Sonra?" dedi Mehmet merakla.
"Kocası olacak şerefsiz kızı dövüyormuş. Gerçi hırsız Ertan'dan da iyi bir koca olmayacağı belliydi."
"Kızın ailesi yok mu?" dedi Ayşe.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gül KOZASI
Non-Fiction"Demez mi anası, topallığına bakmadan benim kızıma göz koymuş diye? Der. Bu konuyu bir daha açma anne." ****** "Seni yaktım, kül ettim ruhumda; ama yine bana senin kokun geldi. Meğer ben seni küle çevirirken, ruhum iradesizce kokunu saklamış," dedi...