14

62 9 18
                                    

                       Minik gerçek..





Taehyung salonda oturmuş denildiği gibi bekliyordu. Mihi odanın kapısını tıklatmış ama ses gelmemişti çünkü jimin onu duymamıştı. Mihi içeri girdiğinde jimin'in uyuyor olduğunu görmüş sessizce çıkmıştı.

Salonda bıraktığı adama ne diyeceğini düşünüyor stres altında olduğunu belli edercesine avuçlarını sıkıyordu. Endişeli adımları nihayet salona girince son bulmuştu.

Taehyung yalnız gelen kadına bakıyordu. Jimin'i sorduğu zaman apar topar kolundan tutup içeri almış oturmuştu onu bu kadın. Sorgulamadan dediğini yapmış bekliyordu ama o hala Jimin'i getirmemişti. Oyalıyor gibi düşünmesine sebep oluyordu. Daha fazla dayanamadı.

"Jimin nerde!"

Mihi sinirli adamı sakinleştirmek adına ellerini dudağına götürmüş sus işareti ile sesini alçaltmasını istiyordu.

"Uyuyor. Gece pek uyuyamadı."

Bu sözler daha çok sinirlendirmişti. Ellerini yumruk yapmış sıkıyor bir yandan dişlerini sıkıyordu.

"Bak saygımı korumak istiyorum ama bana sınırı aşmam gerektiğini söylüyor bu yaptığın!! Nerde arkadaşım!!.nerde!!"

Mihi sinirlenmişti şimdi. Bu yaşına kadar kimseye kendisine bağırma hakkı tanımamıştı. Adını bilmediği bu yabancıya ise bu hakkı vermişti çünkü çaresiz bir arkadaş görmüştü gözlerinde. Kendini toparlayıp ses tonunu koruyarak konuştu bir çırpıda.

"Kimsin bilmiyorum ama seni içeri aldım. Gözündeki acıyı gördüm arkadaşın güvende uyuyor sakin olursan eğer odasına girmene izin vereceğim aksi olursa..o zaman bende bana yakışmayan şeyler yaparım bayım."

Taehyung derin bir nefes alıp oturmuştu. Elleri ile yüzünü tutuyor arada sırada saçlarını karıştırıyordu.

Mihi oturmuş adama bakıyor bir yandan yaptığı şeyi sorguluyordu. Jungkook ona kızar mıydı? Bu adam güvenilir miydi? İnanmaktan başka şansı olmadığı için hislerine güvenmeyi seçti.

"Gel benimle."

Taehyung onu takip etmiş odaya girmişti. Jimin uyuyordu. Kapıyı açmış kadına baktı bir nevi izin alır gibiydi içeri girmek için. Kadının başını olumlu sallamasıyla odaya girdi. Jimin'in yatağına ilerledi.

Yatağın yanına yere eğilip ayakları üzerine çöktü. Jimin'in yataktan çıkmış ellerini tuttu. Yavaşça öpmüştü parmaklarını.

Jimin ellerindeki dudakları ve elleri hissetti. Gözlerini açtığında Taehyung'la karşılaştı ilk başta rüya sanmış gerçek olduğunu sonradan fark etmişti.

"Tae.."

İsmini duyar duymaz kaldırdı başını. Onu bulduğu için çok mutluydu. Uyanmış bedene sarıldı.

"Tanrım...teşekkürler." sarılmayı bırakmış arkadaşını inceliyordu. Yara veya herhangi bir şey var mı bakıyordu konuşmaya devam ederken. "O adam mı kaçırdı seni?"
Mihi duyduğu soru ile öksürmüştü bu tehdit öksürüğüydü. Taehyung umursamamış devam ediyordu.

Jimin mihi ile göz göze gelmiş yalnız bırakması gerektiğini kibarca ima etmişti. Durumu anlamış çıkmıştı. İstediği rahat ortam oluşunca konuşmaya başladı.

"Tae kimse bilsin istemiyorum. Lütfen dön."

Böyle bir karşılık beklemeyen tae arkadaşının tamamen delirmiş olduğunu düşünmeye başladı. Başını olumsuz anlamda sallamış sonra bir nebze kendine gelir diye jimin'i silkelemişti.

Bad Romeo Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin