İslami değerler üzerine yetiştirilmiş avukat bir kadın ve Rahat bir yaşama sahip adam. Aileler uzun yıllardır birbiri ile dostlar.Ailelerin isteği üzerine yapılan bir evlilikten.Ya güneş doğacak.Ya da zifiri karanlık olacaktır...
Tüm hakları saklıdı...
Aradan geçen zaman zarfında bütün hazırlıklar tamamlanmış,yapılması gerekenler yapılmıştı.Emir ve Rana'nın istediği gibi düzenlenen teras kata alınan eşyalar yerleştirilmişti.Teras kat'ın dizaynı iki oda ve küçük aparatif bir mutfak.Alt kata bağlantılı bir merdiven,merdivenin yukarı çıkan bitiminde tam karşı da mutfak,hemen sağ tarafında küçük bir dinlenme odası.Rana o odaya küçük bir televizyon,oda'nın ebatı kadar köşeli kanepe.Duvardan duvara olacak şekilde kitaplarını dizeceği bir raf yaptırmıştı.Yatak odası kırık beyaz olan,Gold renklerle işlenmiş sade ama şık bir yatak odası seçmişlerdi.Oda da kocaman aynanın hakim olduğu bir duvar vardı.Ayna sürgülü kapı şeklinde arkasında giyinme odası ve banyo barındırıyordu.Oda'nın içinden muhteşem manzarası olan Balkona çıkan bir kapı vardı.Balkona alınan bir salıncak,Ortaya cam sehpa ile bütünleştirildi.Emir teras balknonun üstünü elektronik açılı kapanır sistem ile daha güzel bir ortama dönüştürdü.Küçük bir ısıtıcı,küçükte bir tezgah yaptırıdı.Herşey iki gencin isteği üzerine dizayn edildi. Rana kına gecesi istemedi.Son akşam aile arasında bir kaç misafir ile gülüp eğlenip kına merasimini böyle tamamlamışlardı.
Genç kız bu sabah erkenden uyandı.Bugün bu eve ve ailesine veda edeceği gündü.Hem heyecanlı hem hüzünlü idi.Yataktan kalmış,banyo ya girmişti.Bedenini sıcak suyun altına bıraktı.Bir süre duşta kaldıktan sonra çıkıp,gelinliğini ve ayakkabılarını hazırlamaya başladı.Bu sırada eve gelen kuaförler hazırlanması için yardım etmeye başlamıştı.Önce gelinliğini giyindi.Daha sonra aynanın karşısına oturup,gelinliğe uygun olacak biçimde türbanının yapılmasını istedi.Bir yandan da makyajı tamamlanıyordu.Geçen iki saatin ardından artık Rana çok güzel büyüleyici bir gelin olarak hazırdı. Dışarıdan gelen konvoy sesi ile cam'a yönelip, perdenin altından kısa bir bakış attı.Gelmişlerdi..! Rana'yı alıp yeni evine,yeni ailesine götürmek için gelmişlerdi.Herkes evin salonuna toplandı.Salona beklenen tek kişi Rana idi.Rüzgar ablasının odasına dopru gidip,kapıya vurdu."Gel" komutunu alınca,kapıyı aralayıp içeriye girdi.Dolu dolu olan,buğulanan gözleri ile ablasına baktı.Göz bebekleri şeffaf olan yaş doluluğu ve titreyen gözbebekleri ile ağlamamak için direndi Rüzgar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Canım ablam çok güzel oldun.Melek gibisin,saf ve tertemiz.Üzülüyorum artık seni az göreceğim için,ama bir yandan da seviniyorum.Çünkü yüzündeki mutluluğu görüyorum.Çok mutlu ol abla"deyip akan yaşlar eşliğinde sarıldı ablasının boynuna:
"Rüzgar canım kardeşim.Ne zaman istersen yanındayım.Sen benim herşeyimsin küçük serserim."dedi ablası ve birbirlerine sımsıkı sarıldılar.
"Abla abim seni salona getirmemi istedi benden.Bu şeref bana ait gir koluma abla sultan."diyerek dirseğini kırdığı kolunu ablasına hazırlayıp, koluna taktı. Rüzgar koluna aldığı ablasını salona doğru misafirlerin arasına getirdi.Herkes'in gözleri Rana'nın üzerinde dikkat kıldı.Genç adam yanına doğru ilerleyen genç kıza baktı.'Ulan ne kadar güzel olmuş bu kız'diye iç geçirdi.Rana Emir'in yanında yerini alınca,abisi Cihangir kızkardeşine doğru ilerledi.Elindeki kırmızı kuşağı kardeşinin beline bağlamak için hazırladı.Nemlenen gözleri ve titreyen sesi ile konuşmaya başladı:,
