Bölüm 23

4K 225 130
                                    





Bu bölümü görmeden sevip tanıdığım Sevinç Dilbaz ablaya hediye ediyorum.


Keyifle okumanızı dilerim 💐 çiçek gibi okuyucular....


Lütfen ama lütfen bu bölümde ki görüşlerinizi ve yorumlarınızı okumak istiyorum. Özellikle sevgili sessiz okuyucularımız. Sizlerinde fikir ve görüşlerinizi öğrenmek istiyoruz. Sizin görüşleriniz biz yazarlara ilham oluyor. Sizlerden gelen yorumlar,bizlere ışık oluyor.
Siz nasıl bölümü merak ediyorsanız,biz de sizlerin yorumunu merak ediyorum.

Umarım bizleri kırmazsınız.☺️

Bu arada bazen gelecek bölümler için ınstagram da alıntılar paylaşıyorum.
Takip etmeyen varsa profilimde link var. Bilginiz olsun...


Çok sevdiğim ve iliklerime kadar hissettiğim bir sözdür;
Ben çevremde tutunacak dal aramayı ne zaman bıraktım biliyor musun?
Ağacın kendim olduğunu anladığımda...




"Rüzgarrr.!!!" Diye kapının önünde kükreyen Emir,tüm aileyi kapıdan bir adım geri sektirmişti.
Rüzgar ise genç adama bakarak korku dolu yüz ifadesi ile.

"Buradayım"dedi sesinin titremesinden Rüzgarı korkttuğunu anlamıştı Emir. Bu yüzden kendini biraz daha sakin tutmaya çalıştı.
"O gün Ablan ile buluştuğunuzda ne oldu?" Diye sorunca, Yıldırım bey araya girdi.
"Emir,oğlum içeri gir öyle konuşa_"Yaşlı adamın konuşmasını Emir'in havaya kalkan eli böldü. Yıldırım beye sözlerini tamamlamasına izin vermeden susmasını işaret etmişti. Gözleri de hala Rüzgarın üzerinde ondan gelecek cevabı bekliyordu.

"Rüzgar.!" diye yeniledi.

"Ben_ben Ablama gerçeği söyledim" deyince Emir'in kalbine bıçak saplandı.Gözleri ardına kadar açılmış,Damarlarında dolaşan kan,öfke duyguları ile karışmıştı.Öğrenmişti.!  Karısı öğrenmiş hayal kırıklığının savaşını mı veriyordu.?

"Ne.! ne söyledin?"dedi zar zor bulduğu sesi ile. Boğazına oturan yumru yutkunmasına bile mani olmuştu. Sanki bir el boğazına yapışmış,onu boğmak istiyormuş gibi,soğuk ter döktürdü.
"Herşeyi.. senin de bildiğini" dediği gibi Rüzgarın yüzüne inen sert tokat kafasını yana düşürdü. Esma hanımdı oğluna bu denli sert ve acımadan vuran. İlk defa yaptı bunu zira o çocuklarına bir kere bile fiske vurmamıştı.
Ama Rüzgarın yaptığı affedilecek gibi değildi. Madem gerçeği söylüyordu neden Emir'in de bildiğini ortaya çıkardı. Oysa onların anlaşmasın da Emir bildiğini kendi söyleyecek alıştıra,alıştıra anlatacaktı.

"Sana dedim Yıldırım amca, söyleyin anlatın bitsin bu eziyet dedim. Siz ne yaptınız? Sürekli erteleyerek işlerin bu hale gelmesine sebep oldunuz.Hepimize bravo,bu işi Rüzgara bıkaracak kadar alçağız." Diye kapının ağzında yüksek ses tonu ile bağırarak konuştu Emir.
Esma hanım iki elini de Emirin göğsüne dayadı.

"Kızım,kızım nasıl söyle bana?" Dedi. Mahçup çıkan sesi, yalvaran gözleri,içler acısı hali vardı kadının.
"Üç gündür ateşler içinde yanıyor."dedi Emir.
Yaşlı kadının kalbi sıkıştı,elini kalbinin üzerine koydu nefesi daralmaya başladı. Emir hızla yaşlı kadını kolları arasında tuttu. Cihangirin yardımı ile Esma Hanım'ı içeriye aldıkları gibi kanepeye yatırdılar. Yaşlı kadın kalp krizi geçirmenin atağındaydı.

"Kızım..kızım"diye inleyen sesi,hıçkırarak ağlamaları vardı salonda." O kahrından ateşlendi. Çocukken de aynıydı. Ne zaman bir şeye üzülse hemen ateşlenirdi."dedi. Biliyordu kızını,saç teline kadar her zerresini ezbere biliyordu.

RANAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin