Bölüm 2

8.7K 346 48
                                    



KEYİFLE OKUMANIZI DILİYORUM 💐 ÇİÇEK GİBİ OKUYUCULAR....

Ben bu uçurumdan sağ salim çıkarım.
Çektiğim acıları ve yürüdüğüm o karanlık yolları da unuturum.
Ama beni iteni asla unutmam!
Ben bir bakışa esir düşecek kadın değilim....

"Mevla ne eyler,ne eylerse güzel eyler."demişti.Avukat Rana Annem hep böyle derdi diye kendini ve abisi ikna etti.Konuşma bittikten sonra Cihangir ayağa kalkıp,kerdeşinin yanına doğru ilerledi.Yüzlerini avuçları arasına alıp gözlerine bakarak;

"Sen bizim hep en kıymetlimizsin;Gittiğin yerede bu güzelliğini,iyiliğini götüreceğine eminim.Hem ayrıca Emiri'i iyi tanırım.Özün de iyi, merhametli ağır bir delikanlı,senin değerini ve kıymetini bileceğine inanıyorum."diyerek konuşmayı sonlarndırdı.Rana abisine bakıp kafasını aşağı yukarı salladı.Oda dan çıkmak için izin istedi.Rana kapıdan çıkıp odasına doğru ilerledi.Oda ya girdiği gibi dolaptan pijamalarını alıp,hızla üzerini değiştirdi.Konsolun karşısına geçip,aynada şaçlarını taramaya başladı.Rana'nın kafasında abisi ile olan konuşmalar yankılanırken,daha fazla düşünmek istemedi.Sadece saçlarını örmeye odaklanıp,dikkatle aynada kendine baktı.Hafif sarıya dönük dalgalı saçları vardı.
Gözleri yeşilin en güzel tonu ile buğday tenine ayrı güzellik katmıştı.Uzun kirpikleri bir bakana eşsiz manzara sunardı.Rana saçlarımı örmeyi bitirip,Hızlıca banyoya yöneldi.Banyoda ki işlerini tamamlayıp oda ya geri döndüğünde,ışığı kapatıp kendini yavaşça yatağa bırakıp tekrar düşüncelere daldı.
'Ne idi bana evet dedirten şey.Niye düşünmeden karar verdim.Halbu ki uzun zaman olmuştu görmeyeli'Kendi iç sesi ile konuşmaya başladı.Oysa ki ne çok talibi çıkmıştı.Rana hepsini geri çevirmişti.Neden di Eroğlu ailesi,Aslında cevabı kendiside biliyordu.Kendi kendini sorgulamadan edemedi.Kendine veremediği cevaplar ile yarının ne getireceğini bilemeden,yavaş yavaş gözlerine inen ağırlık ile uykunun kollarına teslim oldu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Eroğlu ailesi:

Aslen Rizeli olan,zamanın da küçük bir balıkçı teknesi ile ile başlayan,Kendini geliştirip, işlerini büyüten büyük bir yük taşımacılığı yapan Lojistik firmaya sahip olan Tarık bey, Yaşının verdiği yorgunlukla işleri oğluna devredip,kenara çekilmişti.Zaten oğlu Emir'de üniversitesi yı babasının işinden dolayı uluslararası lojistik bölümünü tamamlayıp,işlerin başına geçmişti.
O sabah Eroğlu ailesinde her zaman ki gibi kahvaltı aynı saate hazır olup,herkes masada yerini almıştı.Kahvaltının başlaması ile.Tarık bey ailesine bakıp konuşmaya başladı:

"Halide hanım,haftasonuna hazırlığını yap.Yıldırım beylere hayırlı bir iş için gideceğiz."Halide Hanım'ın durumdan haberi olduğu kesindi.Fakat Tarık beyin asıl amacı oğlu Emir'e duyurmaktı.Emir duyduğu cümlelerle kafasında yankılanan sözlere odaklandı.'Hayırlı bir iş için gideceğiz'Ne demek diye düşünürken Kaşlarını yukarı kaldırıp,sert bir tavırla tam babasına konuşacakken söze kız kardeşi Erva atladı:

"Nasıl yani? Yıldırım amcanın kızı Rana abla mı?"diye sordu.Tarık bey kızına dönüp "Evet"diye kısa bir şekilde cevapladı.Bu sırada oğlu Emir derin bir nefes alıp,Babasına bakmadan önünden ki tabağa odaklanıp konuşmaya başladı:

"Benim fikrimi neden almayı denemediniz? neden bana sorma gereği duymuyorsunuz? Sonuçta bu hayatı ben yaşayacağım."Emir'in bu sitemli sözleri üzerine Tarık bey oğlunu cevaplama gereği duydu:

"Sormadım çünkü sorsaydım.Sen karşı çıkacaktın.Rana bize ve ailemize yakışacak bir gelin.Seninde bu karara saygı duymanı bekliyorum."dedi.Halide hanım oğluna dönüp söze devam etti:

RANAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin