Selam.
Konuyu fazla uzatmayacağım. Bundan sonraki bölümde serinin ilk kitabı olan EPOCHAL'in finalini vermiş olacağım.
Çok duygusalım çünkü bir süre onlara veda edeceğiz...
Umarım bölümü seversiniz. Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen.
Sizleri seviyorum.
Keyifli okumalar!
Bölüm Şarkısı: BANNERS – Ghosts
_________
Aslında hiç güvenmemeniz gereken, herkesin ölümüne korktuğu bir insanla aynı yola çıkar mısınız?
Özellikle de bu kişi bir katilse.
Kulağa ne kadar deli saçması geliyor, değil mi? Öyle düşünmeyin, bu hayatta neler olacağını bilemediğiniz gibi bu hayatın neler getireceğini de bilemezsiniz.
Ben bir katille aynı yola baş koydum. Ben yaptım, bile isteye çıktım o yola. Hedefime odaklanarak verdim bu kararı. Az önce saydıklarımın hepsine sahip olan kişiyle kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek o yola çıktım. Mecbur kalmasaydım yapar mıydım bilmiyordum fakat sanırım geçmişe dönsem yine aynı şeyi tekrarlardım.
Herkesin neden ondan bu kadar çok korkup kaçtığını bir türlü anlayamıyordum. Bana hiç korkulacak biri gibi gelmiyordu. Evet, katil olmasın rağmen. Evet, herkesin onu görünce tir tir titremesine rağmen.
İnsanların korkusu her zaman beni etkilemiyordu. Benim endişelerimin, korkularımın zaman zaman onları etkilemediği gibi.
Ama bir insan neden katil olurdu ki? Yalnızca masum ve savunmasız insanları öldürmek için mi?
Peki ya bu hayatta ölmesi gereken bütün pislikleri öldürüp onlara bir mezar bile bahşetmiyorsa? O zaman da suç muydu? Günah mıydı? Yasak ya da yanlış mıydı?
Ben her zaman, gücümün yettiği kadarıyla doğru bildiğim şeyleri yapmaya çalıştım. Genelde böyle yapmaz mıydık zaten? Kendi doğrularımın izini sürerek içimizde, en derinlerden gelen sese kulak asmaz mıydık?
Bana göre doğru olan şey şu anda çıktığımız yolculuk, varacağımız o noktaydı.
Noktalar farklıdır, eşsizdir. Her insan, kendi yolculuğunda ulaşmak istediği noktayı seçer ve oraya varabilmek için her şeyi yapardı. Olması gereken de buydu; kendi rotanı belirleyerek varış noktasına ulaşmak.
Biliyordum, her zaman doğru sandığımız şey doğru çıkmayabilirdi fakat bunu denemeden asla bilemezdik. Denemek için de biraz cesaret ve risk almak lazımdı. Bakın, gerekli diyorum. Zorunlu ya da illa olmalı demiyorum. Tercih bize kalırken yaptıklarımızın sonuçları da bizim katlanmamız gereken durumları oluştururdu.
Ben bir risk alarak büyük bir adım atmıştım. Sonrasında oluşacak, karşımda belirecek sonuçlar da benim problemimdi. Lakin ben, sonuçların nasıl olacağını bilmesem dahi attığım bu adımdan ötürü kendi içimi rahatlatacaktım. Çünkü ben yaptım. Benim kararlarım, benim adımlarım, benim sonuçlarım.
Yükü tamamen ben taşıyacaktım. Omuzlarımda taşımak istediğim yük bu olabilirdi. Başkasının yükünü taşımaktansa kendi kendime yaptığım doğruların veya hataların sonuçlarını taşımayı isterdim. Yine söylüyorum, tekrarlıyorum: Olması gereken buydu.
Kimisine bencilce gelebilir. Sonuçta benim attığım bir adım yüzünden başka hayatlar da mahvolabilirdi. Ancak aynı zamanda başka hayatlar da kurtulabilir, her bir hayata dokunacak çiçekler yeşerebilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜLLERİN DOĞUŞU - EPOCHAL (1. KİTAP)
FantasíaKİTABIN GİRİŞ KISMINDAN: Epochal efsanesine göre, anneler ve babalar doğacak olan çocuklarına tanrı ve tanrıça isimlerini verirse çocuklar kısmen onların güçlerine sahip olurlar. Efsaneye inanan birçok insan olduğu gibi inanmayanların sayısı da epey...