Çete

15|Han Jisung.

"Bir gün bir çocuğun olursa adını Yeonjun koyup onu beni sevdiğin gibi sever misin ?"

Changbin ağladığını fark etmişti. Hıçkırarak ağlıyordu ama bunu kimsenin bilmemesi gerektiğini bildiği için kendini durdurmaya çalışıyordu.

O sırada Chan Changbin'in ağladığını fark etti ve:

"Binnie, iyi misin ?"

Changbin ağlamasını durdurmaya çalıştı fakat başaramadı. Hıçkırıklarının arasında tek bir cümle söyledi:

"Oğlumuz olursa adı Yeonjun olsun."

Chan gülümsedi. Changbin'in kalbinde her daim Yeonjun'un olacağını bildiği için onu yargılamayı bırakmıştı. Changbin'e sarıldı ve:

"Sen nasıl istersen öyle olsun Binnie. Benimle olmayı kabul ettiğin sürece sana hiçbir şeyde karşı çıkmayı düşünmüyorum."

Changbin gülümsedi ve Chan'a sarılarak rahat bir uykunun tadını çıkartmaya çalıştı.

<BTS>
Herkes Osaka'ya gitmek için uçağa bindiğinde Yoongi konuştu:

"Beyler, plan değişti."

Hepsi şaşkınlık içerisinde Yoongi'yi dinlerken Yoongi anlatmaya başladı:

"Yurda gitmeyeceğiz. Frankfurt'ta halledemediğimiz galeriyi halledeceğiz. Uçaktan inince birbirinizi tanımıyormuş gibi yapacaksınız ama sizi göremeyeceğim kadar da uzaklaşmayın. Bir araba ayarlayacağım, onunla galeriye gideceğiz. Gerekli olabilir diye de 2 tane silah isteyeceğim."

Jin ısrar edercesine sordu:

"2 silah kime ?"

Yoongi tüm uçağı kontrol ettikten sonra:

"Tae ve bana. Namjoon'un silah kullanamadığını biliyorsunuz, diğerlerine de bunu yaşatmak istemiyorum."

Jimin isyan etti ve:

"Ben de silah kullanabiliyorum. Neden bana hiçbir zaman silah verilmiyor ?"

Yoongi son cümlesini söyledi:

"Plan bu kadar."

Sonra yanında oturan Jimin'e döndü ve parmağıyla silah işareti yapıp kendi kalbine tuttu. Sonra da:

"Sen zaten burayı vurmuşsun, başka bir adamı vurmana gerek yok."

Jimin'in yanakları kızardığında Yoongi Jimin'in saçlarını karıştırdı ve uyumak için başını Jimin'in omzuna koydu:

"Kalbimi hızlandırıyorsun hyung."

Böyle demesinin üzerine Yoongi elini Jimin'in kalbine koydu ve:

"Burada bir hızlanma hissediyorum. Kaynağı ben olabilir miyim acaba ?"

Jimin kendini çok mutlu hissediyordu. Bu mutluluğun kalıcı olmayacağını düşündüğü için de:

"Bana çok iyi davranıyorsun. Bana söylemiyorsun ama benden etkileniyorsun. Neden ? Bana böyle davranıp sonra eskisi gibi davranacaksan beni üzme."

Yoongi gözlerini açıp bedenini Jimin'den ayırdı. Ona dik dik baktı ve:

"Jimin, şu an zamanı değil. Sana her şeyi anlatıp kurtulacağım yüklerinden. Seni seviyorum bile diyemem sana şu an çünkü eminim ki beni dinliyor. Kime zarar vereceğini öğrenmek için beni dinliyor. O yüzden beni biraz bekler misin ?"

Jimin önceki anlattıklarıyla şimdiki anlattıklarını birleştirdi ve başını Yoongi'nin omzuna koydu:

"Seni ömrümün sonuna kadar beklerim hyung."