bu arada yeni pp nasil arkaaslar igyi de degistirdim yeni era oldu
İyi Okumalar
Büyük soyguna 65 gün kala
Ruby Jane
Lalisa beni çok korkutuyordu.
Dört gün geçmişti ve ben bildiğiniz odaya sıkışıp kalmıştım.
Hiçbir yere çıkasım hiçbir şey yapasım gelmiyordu, hiçbir şeye hâlim yoktu.
Verdiğimiz kayıplar beni çok garip hissettirmişti, bu duyguyu nasıl ifade edeceğimi bilemiyordum ama sanki...
Lalisa'nın beni kulüpte terk ettiği gün gibi hissediyordum.
Sadece daha bitkini çünkü o sırada bir şey yapmam gerektiğini, onu kaybetmemem gerektiğini biliyordum.
Ama şimdi ne yapmam gerektiğini bilemeyecek kadar bitkindim.
"Kaptım." dedi ve Rachel'ın elinden cephaneyi aldı Lalisa, az da olsa morallerimizi yükseltmeye çalışıyordu.
Ben ise hâlâ yatakta cenin pozisyonunda yatıyordum, gözlerim yanımdaki komodinde, küllükten taşıp yere dağılmış izmaritleri izliyordu, kalkmam gerektiğini biliyordum.
O soygunu bensiz yapamazlardı.
Bensiz yapamayacaklarını biliyordum fakat buna rağmen kalkamayacak kadar yorgundum.
Niye böyle olmuştum bir anda anlayamıyordum, daha büyük şeyler atlatmıştım geçmişte.
"Hadi kalk artık Jennifer." dedi Lalisa ve beni kollarımdan tutup kaldırdı.
Yataktan kalkmamla birlikte sendelemem bir olmuştu, dört gündür burada böylece yatıyordum.
Bütün işlere Lalisa yetişmiş, Jane'in yanından asla ayrılmamıştı ve bir de bizimle uğraşmıştı, buna rağmen asla hâlinden şikayetçi gibi hissettirmemişti bize.
Düşünceli sevgilim.
Beni her saniye korkutan sevgilim.
Gözlerime öyle bir bakıyordu ki, Jinyoung'u o kadar soğukkanlılıkla o hâle getirmişti ki...
Benim için bunları yapması benimle ölüme geleceğini düşündürüyordu bana, sürekli.
O çok korkutuyordu beni.
Ondan çok daha büyüktüm, belki beş belki altı doğum günümü bilmediğim için bundan emin olamıyordum.
Kardeşimden daha büyük olduğum kesindi fakat günü gününe bilmiyordum, doğum günü kutlayamıyordum.
Bu kadar gençken hayatını benim gibi biri için sonlandırmasını istemiyordum çünkü sonumun ne olacağı belliydi.
O soygunu yaptıktan sonra bir amacım kalmayacaktı bu dünyada bulunmak için.
Bu düşünceler son dört gündür sürekli kafamda dönüyordu ve kendimi berbat hissediyordum.
Lalisa üstümü silkelemeye başladı ve kaç gündür üzerime yapışmış olan pijamalarımı çıkarttı, onun yerine siyah birkaç parça giydirdi.
"Hadi gidelim." dedi Rachel ve odadan çıktı.
Lalisa bir etrafa bir bana bakıyordu, yanaklarımı kavradı ve parmak ucuna kalktı. Dudağıma birkaç kısa öpücük kondurdu, onu öpmek bile içimden gelmiyordu.
"Bugünü atlatalım, iyi olacağız." dedi bana sarıldıktan sonra ben ise sarılmasına karşılık vermeyip öylece durmuştum.
Bunu fark ettiğini biliyordum fakat hiçbir şey yapmıyordu, bana dayanmaya devam ediyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hurt you
Fanfiction"Kimi öldürdün?" diye sordu sanki normal bir şeymiş gibi. "Sevgilimi." dedim yutkunarak. "Ne istediğini iyi bilir misin Pranpriya?" diye sordu ellerini motorun iki yanına koyup üzerime eğilerek, beni kesinlikle bu kısa süre zarfında deli edivermişt...