"ünlü doktor xiao zhan'ın eşinin dedesine düzenlenen suikast girişiminin henüz kimin tarafından yapıldığı öğrenilmemekle birlikte, doktorun güvenliği için japon yetkililier devreye girdi. Ünlü doktor xiao zhan'ın şu an Türkiye Mardin'de çalıştığı hastaneye çok sayıda koruma sevk ediliyor. Evet gelen Bilgiler arasında bay wang'ın doktorun'un xiao zhan olduğu kayıt edildi. Gelişmelerle tekrar sizinle olacağız."
Hastane koridorunda ki haber kanalı bu konuyu konuşurken zhan ameliyattaydı.
Yarım saat sonra doktor önlüğü giymiş şekilde sedye ile yürürken çıktı. Yanında da göğüs cerrahisi uzmanı vardı.
Zhan ev halkına bir göz gezdirdi. Yibo'yu görünce rahatlamıştı.
"O iyi merak etmeyin. Özel oda ayırttım orda kalacak. Kurşun neyse ki iç organları zedelememişti. Nişan alan kişi acemi." Son sözlerini yibo'ya bakarak söylemişti.
"Peki ne zaman uyanır ve ne zaman görebiliriz?"
"Gidelim."
Zhan önde diğer aile üyeleri arkada yürürken zhan birden durdu ve devam etmelerini söyledi. Yibo'nun ona yetişmesini bekliyordu..
"Daha iyi misin?"
Yibo dalgın bakışlarını zhan ile buluşturdu.
"Evet, iyiyim senin desteğin iyi geldi."
Zhan bu cümle üzerine bir müddet sessizleşip düşündü. Yibo'nun bakışlarında anlamlandıramadığı birşey vardı. Ama cümleden etkilenmeden edemedi. Hoşuna gitmişti.
Zhan duygularında bir hareketlilik hissedince ürperdi,
"Olması gerekeni yaptım sadece."
Zhan kapıyı açıp odaya girdi.
Dede uyanmıştı bile. Zhan ilerleyip dede'nin yanına gitti. Serumu kontrol ettikten sonra hasta defterine birşeyler yazıp kumandaya bastı.
İçeriye giren göğüs cerrahisi uzmanıydı.
Doktor dedenin muayenesini yaptıktan Sonra gerekli açıklamayı yapıp çıktı.
Zhan da son kontrolleri yaparken içeriye telaşlı bir şekilde hemşire girmişti.
"Doktor, acile bekleniyorsunuz. Ağır yaralı bir hasta geldi!"
Zhan steteskobu boynuna asıp,
"Gitmem gerek." Ve koşturarak odadan çıktı.
"İyi ki o zaman zhan oradaydı. Yoksa olacakları düşünemiyorum."
Evin ortanca gelininden gelen ses ile herkes susmuştu. Haklıydı.
"Evet. Bu evlilik kararı doğru bir kararmış." Dedi dede.
Dede aslında zhan'i araştırmaları sonucu bulmuş onu takip etmişti. Daha sonra bu kan davasının bitmesini istediğinde de yibo zhan'in yaşıt olduğunu hatırlamış ve hemen bu evlilik için gerekeni yapmıştı. Dede zhan'i torunundan ayırmıyordu. Belli etmese bile ona da sevgi besliyordu. Kendi öz torunu gibi görüyor sayıyordu. Zhan buraya çok yanlış getirilmişti. Haliyle öfkeliydi. Dede birgün bunun son bulacağını biliyordu. Ve bugünden itibaren ona biraz daha saygı ve sevgi besledi. Onun hayatını kurtarmıştı! Şimdiye kadar da öyleydi şimdiden sonra daha fazla olacak şekilde onu çok iyi koruyacaktı.
Bu evlilik yaşadıkları coğrafya için yanlış olsa da dede bunu artık umursamıyordu.
Dede bugünden sonra ikisi arasında ki duygular üzerine çalışacaktı.
"Yibo nerde?"
Ve evet dede tüm torunlarını sevse de 30 torun içinde en sevdiği gözünden sakındığı yibo'ydu.
Diğerlerine oranla zeki ve olgundu. Hatta hayatlarının tehlikeye girmeyeceğini bilse ağalığı ona devredebilirdi ama bu görev yibo'nun babasına devredilecekti.
Her ne kadar yibo'dan torunu olmasını istese de zhan'i damadını seviyordu.
"Burdayım dede."
Yibo dedesinin elini öptü.
"Üzülmeyin bakın iyiyim."
Dede yibo'nun yanaklarını elini koyup okşadı.
"Korkmayın sakın ben Wang Qiren benden kolay kolay kurtulamazsınız."
Kapı tıklatılıp içeriye zhan'in burda ki ailesi girince herkes yerlerine geçip oturdu.
"Geçmiş olsun ağa."
Zhan'in dedesi içeri geçip ona verilen yere oturdu.
"Sağolasın. Damat sağolsun yanımdaydı."
Xiao ailesi olumlu yönde mırıldandı ve sustular. Bir saat kadar sohbet ederlerken zhan içeri girdi baya yorgun görünüyordu.
"Hoşgeldin oğlum. Yorgun görünüyorsun?"
Zhan ailesine bir bakış atıp yibo'nun yanına gidip ayakta dikildi. Daha sonra gözü seruma takılınca oraya ilerledi. Boşaldığını gördüğünde ise yandan kumandaya basıp hemşireyi çağırdı.
Hemşire içeri girince,
"Yeni bir ağrı kesici serum getir."
Hemşire onu onaylayıp çıktı Zhan o sırada dede'ye cevap verdi.
"Ameliyat'a girdim. Ondandır."
Yeni serum gelince.
"Sen git ben hallederim."
Dede anında,
"Oğlum yorgunsun hemşire yapsaydı."
Zhan hemşireyi gönderip. Bitmiş serumu çıkardı. Yenisini takarken ve hatta geliş hızını dahi ayarlarken dahi kimse konuşmamış pür dikkat zhan'i izliyorlardı.
Zhan işini bitirince bitmiş serumu tıbbi tepsiye bırakıp eldivenleri çöpe attı.
"Bitti, birazdan etkisini gösterir."
Ve büyü bozuldu zhan konuşunca herkes kendine geldi.
"Anne, ilk başta fark etmemiştim ama baya yakışıklı damadımız var."
Yibo'nun ortanca kuzeni kendi annesi ile konuşurken tabi ki ses herkese gitmişti.
Zhan susarken. Dede,
"Öyle,öyle."demişti."
Ve bugün de hastane de bitmişti.
______________________________________
Birde Yibo gibi Qiren de zhan'a aşık çıkıyormuş kxnjdjjdjxjdjjsjzhxdhsh
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
