50.

157 12 10
                                    

"yibo! Oğlum!"

Wang hanım terastan koşarak indi.
Salih serhat'ın önüne gelip elinde ki silahı attı.

Zhan silah sesi ve Wang hanımın feryadını duyunca kapıyı tek seferde kırıp çıktı.

Taş merdivenleri hızlı hızlı inip geldi.
Yibo yerde kanlar içindeydi.
Zhan onu öyle görünce tam karşısında serhat ile göz göze geldi.

Onun sırıttığını görünce geri dönüp odaya gitti.
Hem ilk yardım çantasını hemde yibo'nun diğer silahını alıp indi.
Herkes zhan'in bu kadar sakin olmasına karşın şaşırsa'da birşey demediler.
Zhan hastaneyi arayıp yibo'nun göğsünde ki yarasını açtı.

"Zhan.."

Zhan yibo'nun yüzüne bakmayı red etti.
Çünkü biliyordu eğer bakarsa kendini tutamaz ağlar diye.

Fakat yibo,
Zhan'in çenesinden tutup yüzünü çevirdi.
Onun gözünün içine baktığında gözlerini dolu olduğunu gördü.
Zhan'in onunla göz göze gelince gözyaşlarını tutamadı.

Yibo yüzünde ki yaşları sildi.
Zhan birşey demeden işine geri döndü.
Pek derin olmasa da zhan dikkatle işini yaptı.
İlk müdahale bittiği an ambulans gelmişti.
Qiren dede konaktan kimsenin çıkmasına izin vermemişti.
Serhat halen aynı yerde aynı yüz ifadesi ile yizhan'a bakıyordu.

Zhan ambulans görevlilerine gerekenleri söyledi fakat gitmedi.

Belinde ki silahı çıkarıp serhat'a isabet etti.

"Zhan oğlum! Yapma dur!"

Yibo'nun babası zhan'ın hemen yanına gelip elinde ki silahı almaya çalıştı.

Zhan tam karşısında gülen adama öfke ile baktı.

"Bana söylediklerin umurumda değil ama.." dedi zhan yerde ki kanlara bakıp devam etti.

"..yerde ki kanların sahibi umurumda!"

Zhan tetiği çekti.
Tam ateş edeceği sırada yibo'nun annesi zhan ve serhat'ın Arasında durdu.

"Yapma oğlum! Yibo'nun sana ihtiyacı var! Gidelim. Deden halleder. Lütfen hadi."
Dedi ağlayarak.
Oğlu yaralıydı, damadı ise katil olmak üzereydi.

Zhan merdivenlerden gelen adım seslerine döndü.

Au korkak adımlarla zhan'ın yanına geliyordu.

Küçük kız birşey bilmiyordu ama abisinin elinde ki silahı görmüştü.

"Abi.. ne oluyor, o silah neden sende? Eniştem nerde?"

Küçük kız bilmeden iyi birşey yapmıştı, zhan'in öfkesini yatıştırmıştı.

Zhan silahı olduğu gibi yere bıraktı.
Ve iki büyük adımla Serhat'ın tam önünde durdu.

"Benden kork serhat! Bundan sonra hayatın cehennem olacak! Yibo.. dua et durumu ciddi olmasın."

Serhat ağa dememişti.

"Salih! Araba hazırsa anahtarı bana ver! Hemen hastaneye gideceğim!"

Zhan konaktakileri beklemeden arabanın gazına basıp hastaneye yol aldı.

Hastanenin önünde durdu.
Görünüşü bulanıklaşırken, araçtan indi.

"Yibo!?"

Zhan yibo'nun bulunduğu odaya koşarak girdi.

"Bebeğim, sakin."

Yibo yatakta uzanmış büyük bir endişe ile içeri giren zhan'a seslendi.

"Yibo! İyi misin? Benim yüzümden! Seni tutmam göndermemem gerekiyordu! Özür dilerim."

Zhan yibo'nun yarasına dikkat ederek sarıldı.

Yibo sargıda olmayan ellerini zhan'in saçlarına çıkarıp okşadı.

"Sakın özür dileme zhan senin hiç bir suçun yok."

Yibo boynunda zhan'in gözyaşlarını hissediyordu.

"Başını kaldır, zhan yüzüme bak. Ve o güzel gözlerinden o yaşları sil, bak iyiyim."

"Onu vurmama izin vermediler!"
Zhan yibo'nun yüzüne baktı.
Solgun görünüyordu.

Yibo zhan'in ağzından çıkanı duyunca kaskatı kesildi.

"Hayır zhan! Sakın sen ona bulaşma! Onun gözleri bir saniye bile senin üzerinde olmayacak. Şimdi aklında ki tüm kötü düşünceleri sil."

Yibo zhan'a sarıldı.
Zhan geri çekildi ve yibo'nun kokusunu içine çekti.
Ardından dudaklarını öptü.

"Sana Bir şey oldu diye çok korktum.."

Bu defa yibo, zhan'in dudaklarını dudakları arasına aldı.

"Korkma bana hiç bir şey olmaz."

Zhan gözyaşlarını sildi.
Gerçekten çok korkmuştu.
Onca insanın içinde güçlü durmak zorundaydı.

Ama şimdi buna gerek yoktu.
Yibo'nun kollarında özgürdü.

Yibo zhan'in o yerde yatarken ki yüz ifadesini unutmuyordu.
Unutmayacaktı.
Ve bunun acısını da çıkartacaktı.
Zhan'in tek bir damla gözyaşına sebep olan her kimse bu Dünya üzerinden silebilirdi.
Yapardı.
Ve yapacaktı.

"Gel uzan."

Zhan ters ters yibo'ya baktı.

"Doktorla konuşup geliyorum.dinlen sen."

Zhan sedyeden kalktı.
Dışarı çıktığı an gözyaşlarını sildi.
Bütün Wang ailesi kapıdaydı.

"Ben doktorla konuşup geliyorum. O iyi."

Ve zhan kimseye bakmadan gitti.

au koşup zhan'a yetişti.

"Abi! Üzülme bak eniştem iyi. Şimdi sende iyi ol çünkü yeğenim de bu durumdan etkilenecek."

Zhan kardeşinin söyledikleri üzerine gülümseyip saçlarından öptü.

Doktor ile konuşup odaya geri geldi.

Yibo ağrı kesicinin etkisiyle uyumuştu.

"Dede, ona ne yaptın?"

Zhan serhat'a ne olduğunu merak etti.

Dede zhan'a sarıldı.

"Düşünme sende bunları. Ben hallettim, hallediyorum."

Zhan başka bir şey sormadan yibo'nun yanına geçip oturdu.

Bugün büyük bir tehlike atlatmıştı.

______________________________________

______________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


AŞİRET =GAY= ~ YİZHAN~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin