Bölüm 7: Kara Bulutlar

2.2K 210 70
                                    

Arkadaşlarr eğer 7. Bölüm gelmeden 6. Bölümü okuduysanız hastane bölümünü kaldırdığım için yeniden okumalısınız. Hatam için özür diliyorum ve keyifli okumalar diliyorumm. <33
______________________________________

Sanem Çelik

Sancak yukarı çıktıktan sonra ben de odama gittim. Saat 17.00'yi gösterirken odamda öylece oturuyordum. Sancak'a kendimi doğru anlatamadığımı düşünüyordum. Bir an sadece oturup olanları düşünmek istedim. Ben ne yapıyordum? Bir ailem bile artık yoktu. Bir adama güvenmiştim, onun evinde kalıyordum. Kaçaktım. Hayatım altüst olmuştu, kimse beni sevmiyordu, ve doğum günümü bile unutmuştum. Doğum günüm... Bu evden gideceğim zaman. 18'imde bir iş bulsam bile nerede yaşayacaktım? Hayatım berbatlaşıyordu ve ben bu hayatı raylarına oturtana kadar ne kadar zorlanacağımı biliyordum. Resmen bir denizde boğuluyordum, ve tek başımaydım.

***

Sancak Ateş

Hikayemi ortalama 1 saat boyunca yazdım. Yazdıktan sonra Sanem'i merak ettim ve aşağıya indim. Aşağıda bulamayınca yukarıya çıktım ve odasının kapısını tıklattım.

"Sancak? Sen misin."

"Evet, girebilir miyim?"

"Evet."

Odaya girdiğimde Sanem ayakta beni bekliyordu. Yanına yaklaştım ve konuşmaya başladım.

"Nasılsın?"

"Neden bu kadar çok soruyorsun? İyiyim işte."

"Sadece endişeleniyorum. Bir de sana sormak istediğim bir şey var."

"Sorabilirsin."

"18'ine ne kadar kaldı?"

"Evden gitmemi mi istiyorsun?"

"Ne, hayır sana istediğin kadar kalabilirsin demiştim."

"Bu kararında emin misin?"

Sanem'in kötü bir ruh halinde olduğunu anlamamak mümkün değildi. Ben de alttan almaya çalışarak sakince cevap vermeye çalıştım.

"Evet eminim."

"Bir evden daha atılmak istemiyorum Sancak."

"Anlıyorum ama şuan çok gerginsin."

"Değilim, sadece kafam oldukça karışık."

"Peki, beraber bir şeyler yapmak ister misin?"

"Olabilir."

"O zaman aşağıya inelim."

"Sen git ben geliyorum."

Sanem'e son bir baktıktan sonra oturma odasına indim. Son yaşananlar onu germiş olmalıydı, söylediğim sözler ve davranışlar da yanlış anlaşılmıştı. Bunu çözmem gerekiyordu, ve Sanem'in bu ruh halini.

Biraz bekledikten sonra Sanem geldi. Koltukta oturup bekliyordum, o da yanıma oturdu ve konuşmaya başladı.

"Az önce gerilmiştim üzgünüm."

"Sorun yok, hadi beraber film izleyelim."

"Peki, ama bana sormak istediğin şeyi cevaplayamadım. 9 gün kaldı."

"Anlıyorum, bunu polise gideceğimiz günü anlamak için sormuştum umarım yanlış anlamamışsındır."

"Hayır, ani ruh değişimlerim oluyor."

Sanem'in söylediklerine güldüm ve televizyondan film seçmeye başladım.

"Bu nasıl?Fantastikmiş."

"Tamam."

"Nasıl dedim izleyelim demedim ki, senin düşünceni merak ediyorum."

"Fantastik severim izleyebiliriz."

"Peki o zaman."

Filmi açmadan önce mutfağa gittim ve buzdolabından içecek ve atıştırmalık bir şeyler aldım. Oturma odasına gittiğimde Sanem koltukta oturuyor ve beni bekliyordu.

"Hadi izleyelim Sanem."

***

Filmin bir saatini izledikten sonra Sanem'in koltukta yeniden uyuyakaldığını gördüm. Aklıma uyurken yaşadığı şeyler geldi ve yanına durmam gerektiğini düşündüm. Yaz tatilinin daha başıydı ve havalar akşamları soğuk oluyordu. Oda da soğumaya başlayınca Sanem'e bir ince battaniye getirmeyi düşündüm. Yukarıdaki odalardan birine girdim ve dolaptan bir ince battaniye çıkarttım. Aşağıya indim, Sanem'in yanına giderek battaniyeyi örttüm.

Koltuğa tekrar otururken yaşadığı şeylerin gerçekten zor olduğunu fark ettim, ve benim onun gözünde ne olduğum. Ben sadece yabancı bir adamdım, bana güvenmek zorunda kalmıştı. Gerçekler suratıma çarparken daha da kötü hissediyordum. Artık onun da kurtulmasını, iyi bir hayatının olmasını istiyordum.

Daha fazla düşüncelere hapsolmak istemediğim için telefonumu elime aldım. Sosyal medyada öylece dolaşıyordum. Hala yayınlamamış olduğum kitabımı bekleyen okurlarımın yorumlarını gördüm ve birkaç tanesine cevap verdim. Bitirmeme biraz daha vardı ama hayatımdaki birkaç değişiklik dolayısıyla yazamamıştım. Biraz daha telefonda gezinirken uykumun çok geldiğini fark ettim, uymamaya çalışırken oturduğum yerde öylece uyuyakaldım.

Sanem Çelik

Uyandığımda saat 22.00'yi gösteriyordu. Doğruldum ve etrafa bakmaya başladım. Biraz sonra koltuğun bir tarafında uyuyan Sancak'ı gördüm. Onu uyandırmamam gerektiğini düşündüm ve uyandırmadım. Üstüme örtülmüş olan battaniyeyi örttüm ve uyumak için odama çıktım.

***

Uyanmış, duş almış ve giyinmiştim. Aşağıya indim ve dün Sancak'ın uyumuş olduğu yere baktım. Ortalıkta yoktu, ben de mutfağa gittim ve ikimiz için bir şeyler hazıladım. Hazırladıktan sonra çağırmak için odasına çıktım. Kapısını tıklattım, ama ses gelmedi. Her zaman ses gelmemesi beni sinir ediyordu, bir kez daha kapıyı çaldım. Yine ses gelmeyince kapıyı açtım ve odaya girdim. Odaya girmemle kapının tam önünde duran Sancak'a çarpmam bir olmuştu. Ne olduğunu anlamadan geri çekilirken Sancak bana bakıyordu.

"Ne oldu? Ve neden odama daldın."

Bunları söylerken sinir bozucu gülümsemesini eksik etmiyordu. Kapıya tıklattığımda ses vermiyor, ama kolayca sorular sorabiliyordu.

"Kapıyı kaç defa tıklattım ama ses vermedin, bende içeriye girdim."

"Açmaya geldiğim için ses vermedim, bu kadar sabırsız olduğunu bilmiyordum."

"Kahvaltı hazırladım."

"Geliyorum birazdan."

"Tamam."

Odadan dışarı adım atmamla kapı arkamdan kapandı. Sesli bir şekilde homurdanırken Sancak'ın kahkahalarını duyabiliyordum. Aşağıya indim ve Sancak'ı beklemeden yemeye başladım. Biraz sonra Sancak geldi ve hiçbir şey olmamış gibi oturup kahvaltısını yapmaya başladı.

"Günaydın."

"Günaydın Sanem."

"İnsanların suratına kapı kapatmak hoşuna mı gidiyor?"

"Hayır, ayrıca suratına kapatmadım."

"Doğru nazikçe kapıyı kapattın sadece."

"Aynen."

Sakince kahvaltı yapmaya devam ettik. Aklıma takılan birkaç soruyu sorma kararı aldım ve yeniden Sancak'a döndüm.

"Sana bir şey soracağım."

"Sor."

"Onsekizime girdiğimde ne yapacağız tam olarak?"

"Karakola gideceğiz ve herşeyi itiraf edeceksin, ayrıca reşit sayıldığın için de onları bir daha görmek zorunda kalmayacaksın."

"Peki nerede kalacağım?"

"Burada."

"Sağol."

Sadece bana bakıp gülümsedi. Gülümsemelerinden nefret mi ediyordum yoksa seviyor muydum bilmiyordum. Ama birinciyi tercih etmek istiyordum, ikinci benim için iyi olmayacaktı.

SAF AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin