Bölüm 10: Kara Bulutlar Dağılıyor Mu?

1.6K 141 140
                                    

Sancak Ateş
Sanem'e hala sarılıyordum, onun acısını anlamıştım ve her fark ettiğim şey kalbime teker teker saplanıyordu. Sadece fiziksel değil aynı zamanda ruhsal olarak da incinmişti Sanem. İçinde kim bilir neler yaşamıştı? Belki üzüldüğünde anlatacak kimsesi bile yoktu. Sanem'in ağlarken çıkarttığı ses kulaklarımda yankılanıyor ve bitmeyen bir eziyetmiş gibi geliyordu. Sonunda Sanem'e sarılmayı bıraktım ve artık onu biraz da olsa rahatlatmayı düşündüm. Sarılmam onu sakinleştirmiyordu, aksine kimseden böyle bir sevgi görmemesi aklına geliyor olabilirdi. Sanem'e baktım ilk görüşmemizde ağlarken yüzünü kapatmaya çalışan o kız şimdi ise özgürce ağlıyordu.

"Sanem bana bakabilir misin?"

Biraz daha ağlamaya devam etti ve birkaç dakika sonra bana doğru baktı. İçindeki o üzüntüyü ela gözlerindeki yorgunluktan anlamak mümkündü. Ağlamasını durdurmaya çalışırken konuşmaya başladı.

"Ben, ben iyi değilim..."

"Biliyorum, ben de senin iyi olmanı istiyorum zaten Sanem. Şimdi gel koltuğa oturalım ve bir su iç olur mu?"

"Tamam, koltuğa geçeceğim ama ağlamamım duracağını sanmıyorum Sancak."

Hala sesi ağlamaklı çıkıyordu. Benden destek almasını sağlayarak onu koltuğa götürdüm. Kendini durdurmaya çalışıyordu ama içine atacağına ağlamasının daha iyi olacağını biliyordum. Mutfağa giderek biraz su aldım. Sanem'in yanına gittiğimde artık daha iyi görünüyordu. Yanına oturdum ve suyu ona uzattım. Kendini bir yandan sakinleştirmeye çalışıyor bir yandan da su içiyordu. İçtikten sonra önümüzde duran masaya bıraktı ve bana döndü.

"Babam sana zarar vermedi öyle değil mi?"

"Hayır, aslında biraz ben ona zarar vermiş oldum. Tekrar gelecektir, ama seni korumaktan çekinmeyeceğim."

"Sancak, sana nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum. Hayatımı kurtarmış olmanı nasıl ödeyebilirim ki?"

"Ödemeni gerektirecek hiçbir şey yapmadım Sanem. İyi olman benim için gayet yeterli."

"Teşekkür ediyorum, ama neden bunu yapıyorsun? Babam sana zarar verebilirdi, polisler beni senin kaçırdığını düşünebilirdi. Başın belaya girebilirdi ama sen bana yardım ediyorsun, neden?"

"Eğer birinin hayatı kurtulacaksa ve ben hayatı sevmeyen birine hayatı sevdireceksem, karşılıksız her şeyi yaparım. Çünkü onun bana teşekkür edeceğini, beni iyi bir insan olarak sürekli anacağını biliyorum."

Bir süre bana baktı, ağlaması artık durmuştu. Yemeğe çıkacağımız aklıma geldiğinde hemen telefonumu elime alarak saate baktım. Hala biraz zaman vardı, bu süre içinde Sanem'in dinlenmesinin daha iyi olacağına karar verdim.

"Sanem, dinlenmek ister misin?"

"Olur, çünkü fazlasıyla hem kafam karışık hem de yorgunum."

Yavaş hareketlerle koltuktan kalktı ve merdivenlere doğru ilerledi. Birkaç basamak çıktıktan sonra bana döndü ve konuşmaya başladı.

"Bugün için tekrar teşekkür ederim."

Sadece ona gülümsedim, biraz sonra o da bana gülümsediğinde az da olsa az önceye göre daha iyi olduğunu görebiliyordum. Sanem yukarıya çıkarken ben de masanın üstündeki bardağı alarak mutfağa ilerledim.

Sanem Çelik (ateş fpjfpfjjfln)
Yukarıya doğru çıkarken karmaşık duygular içinde kendimi sorguluyodum. Neden böyle bir hayat yaşayan o talihsiz kişi bendim? Odama vardığımda hiç açmaya tenezzül etmediğim o camı açtım. İçeri giren temiz hava ve yazın verdiği güzel koku odamı doldurmuştu. Cama yaslanarak dışarıyı izledim. Bir zamanlar benim evim olan, tüm anılarımın sahibi o eve baktım. Baktıkça ağlayasım daha da artıyordu, midem bulanıyordu. Öyle bir adamın yanında 18 yıl yaşamak işkenceydi, ya da ölüm mü demeliydim? Eski evimi düşünürken aklıma bu ev ve Sancak geldi. Bana neden yardım ediyordu bilmiyordum ama tek bildiğim şey beni destekleyen tek kişi olduğunu bilmekti. Annem bile beni sevmemişti, ben onu babamdan korumaya çalışırken o bana babamı savunuyordu. Aynı evin içinde hem cahillik hem şiddetle uğraşıyordum, berbat bir histi. Bir hayatta kimsenin sizin tarafınızda durmaması, her hareketinizin yargılanması, size hakaretler edilmesi ve sırf onun hoşlanmadığı bir hareketi yaptığınız için dayak yemek. Bunların hepsi bana zarar verdi, üzdü, kırdı. Ama ben yine de ayakta durmaya çalıştım. En sonunda pes ettiğim o akşam bana yardım eden Sancak, gerçekten hayatımı kurtarmıştı. Çünkü ben o gün intihar etmeyi düşünüyordum. Tabii bundan bir haber Sancak beni gerçekten kurtardığını bilmiyordu. Kendi ayaklarım üzerinde durmam gerektiğini biliyordum, ve bir iş bulmam gerektiğini de. O kadar yorulmuştum ki yatağıma uzandım ve uzanır uzanmaz uykuya daldım.

SAF AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin