1.1-We Are Not Friends.

53 3 1
                                    

[Yoongi'nin anlatımı]

"sevgilim ben lavaboya gidiyorum. Sen beni beklemeden sınıfa git"

"seninle gelsem?"

"yanlış anlarlar. Hem gerek yok. Kendin sınıfa gidebilirsin değil mi?"

Sessizce başımı onaylar biçimde sallamıştım. Hoseok gülümseyip lavaboya doğru gidince yutkunmuş ve başıma birşey gelmemesi umuduyla sınıfa yürümeye başladım.

Sınıfa yaklaşırken arkamdan adımın seslenilmesiyle duraksadım. Tanıdık birinin sesine benzemiyordu. Kim olduğuna bakmak için arkamı dönünce Hoseok'a benim hakkında iftira atan çocuğu görmemle sendeldim.

"naber?"

"ne istiyorsun?"

"ayıp ama. Bir insan karşılaştığı arkadaşına böyle mi tepki verir?"

"arkadaş değiliz."

"sevdim seni. Seninle konuşmak daha eğlenceli olacak"

"siktir git"

"asabisin. Olmaz ama böyle. Daha Hoseok'un seni kullandığını duyacaktın"

"tekrarlamak istemiyorum"

Çocuk bana doğru bir adım atınca iki adım gerileyip ondan uzaklaştım.

"yaklaşma"

"komiksin Yoongi. Gerçekleri benden kaçarak silemezsin"

"ne gerçeği? Senin her konuda birimize iftira atmanın gerçeği mi? Söylesene ya bizimle derdin ne?"

"sizinle derdim mi? Güldürme Yoongi. Benim sizinle ne derdim olaca-"

"o zaman neden bizi sürekli ayırmaya çalışıyorsun? Veya neden bize karışıyorsun? Eğer bir derdin yoksa git kendi halinde takıl. Bizimle uğraşma"

"olmaz. Sizinle uğraşmak hoşuma gidiyor"

Bana doğru tekrardan bir iki adım atınca bu sefer yerimden kıpırdamadım.

"şu anda taciz var diye bağırsam ne yapabilirsin Hyunho?"

"kimse sana inanmaz Yoongi. Boşuna uğraşma"

"niye kimse inanmasın? Ben sen değilim. Hocalar beni seviyor, öğrencilerle aram iyi. Senin gibi okula korku saçmıyorum. Ve hiç birini taciz ettiğim dedikodusu çıkmadı. Benim yalan söylediğime mi inanırlar yoksa senin tacizci olduğuna mı inanırlar?"

"seni küçük-"

Bana daha da yaklaştığında kalbimde oluşan acıyı umursamayıp onu es geçerek bütün hızımla lavaboya doğru koştum. Hoseok'un çıkmadığını umarak lavaboya girdiğimde Hoseok'u ellerini yıkarken gördüm. Aynadan bana bakınca kaşlarını çatıp bana döndü.

"bişey mi oldu?"

Cevap vermeden boynuna sarılınca Hoseok bana karşılık olarak geri sarılmıştı.

"Yoongi... Kalbin çok hızlı atıyor. Neden bu kadar koştun ki?"

"o çocuk beni sıkıştırdı"

"ne?! Hyunho mu?"

Başımı salladım sadece. Ardından kapı açılma sesi duyduğumda duraksamıştım. Hoseok'un zarar görmesinden korkuyordum. Fakat herhangi bir ses duymadan kapı kapanmıştı. Korkmuş muydu cidden?

"merak etme. Gitti"

Ondan ayrılıp kapıya doğru baktım. Gerçekten gitmişti. Hoseok "ilaçlarını almadın dimi?" diye sorunca ona döndüm. "sınıfa geçemedim ki" diyince gülümseyip sırt çantamı almış ve ilaçlarımın olduğu yeri açmıştı. İçmem gereken ilaçları ve suyumu çıkarınca ilaçları elime koymuştu. Suyu da elinden alıp ilaçları içtikten sonra ellerimizi yıkayıp lavabodan çıktık.

Birazcik gereksiz vir bolum ama halletcem durun

My Childhood Is You | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin