GÜNAHSIZ AŞKIN KURBANLARI

20.BÖLÜM

ECE ERDİNÇ AĞZINDAN;

sabah keskin bir baş ağrısıyla uyandım. Eh normal tabi dün o kızdan sonra.

Kıyafetlerimle girdiğim yatağımdan kalktım ve banyoya girip eline yüzümü yıkadım. Üstümü değiştirip Doruk'u aradım.

İlk çalışta açıldı,

"Günaydın, "

"Sanki pek gün aymadı güzelim he sence de öyle değil mi? Az daha uyusam. "

"Uyiyacaksın yani "

"Hı hı, "

"İyi o zaman bende menemeni tek başıma yerim yapçak bişey yok. Sana iyi uykular hadi öptüm. "

"Dur dur kapatma! Menemen mi dedin sen? "

"Evet de sen boşver uyu ben kendim yerim. "

"Aa olurmu öyle şey gülüm. Ben menemene hayır diycem hele de senin menemenine. Asla! Bekle geliyorum sakın bensiz başlama. "

"Hızlı ol yoksa hepsini ben yerim. "

Telefonu kapatıp mutfağa yöneldim ve dolaptan domates, biber çıkarttım.

Bir güzel doğrayıp tavaya aldım onlar pişerken de çayı üzerine koyup masayı hazırladım.

Kokuyu duyan Doruk çoktan gelmişti.

Gidip kapıyı açtım.

Yanağımı öpüp geri çekildi,

"Günaydın Gülüm. Mis gibi kokuyor valla. Taa benim odadan aldım kokuyu. "

"Hadi geç geç. "

Hemen tavanın başına geçip içine iki yumurta kırdım.

Boynuma değen nefesle irkildim. Ardından Doruk'un elleri belime dolandı.

"Doruk yapma gıdıklanıyorum   üfleme! "

Doruk beni duymazdan gelip boynuma üflüyordu.

Aygazın altını kapatıp tavanın kapaını kapadım ve Doruk'a döndüm. Tam dibime girmişti. Nefeslerimiz birbirine değiyordu.

Doruk,

"Menemenden önce dudaklarının tadına bakmak istiyorum. "

Gözleri yavaş yavaş dudaklarıma kayınca ona doğru biraz daha yaklaştım ve gözlerini kapatınca tezgahta duran acı biberi Doruk'un ağzına  soktum.

"Ya Gülüm bozmadan olmuyor mu ya ne güzel romantik romantik, ay acıymış bu. Ece! Sen bana ne verdin yanıyorum. "

Doruk bi anda kızarmaya başkamıştı. O kadar acımıydı. İmkansız.
Doruk'un elinden biberi alıp bende ısırdım.
"Sen niye ısırıyosun! Kafayımı yedin, yandım. Su! "

"Harbiden çok acı bu, ben bu kadar acı olduğunu zannetmiyordum."

İkimizde koca birer bardağı tekte bitirdik ama hala yanıyorduk.

Karşılıklı oturup menemeni yiyorduk.

Ağzı dolu  boğuk bir sesle Doruk konuştu,
"Yav hayatımda kaç farklı yerden kaç farklı kişiden menemen yedim ama bir tanesi bile senin gibi yapamadı ve güzelim. "

"Afiyet olsun, sen iste ben sana her gün yaparım. "

"Evlenince her gün yapıcan zaten. "

"Yaparım yaparım. "

Bi dakka Doruk evlilik mi demişti. İleride bir gün Doruk benim kocam olacaktı.
Kızardığımı hissedebiliyorum.

"Güzelim sen evlilik deyince utandın mı? "