34. BÖLÜM

9.3K 438 282
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın aşklarımm..

Oy sınırı 400
yorum sınırı 300 bebeklerim (gerçek yorumlar)

Bu bölüm zeynepkaya2121
masallerdem beybilerim için..♥️

Diğer bölüm alıntısı için / İnstagram: minabuse_

İyi okumalar.

Bedenim deli gibi titrerken kalbim çıkacak gibiydi. Artık vücudum kendini taşıyamadığı için yere doğru kendimi bıraktım ama başımda duran bir kaç kişi beni tutuyordu.

Hırıltılı bir şekilde nefes almaya çalışıyordum.

"Nefes alın Ahu hanım. Oksijen getirin çabuk.!"

Duyduğum son şeyler bunlardı ama aklım yetişemediğim kardeşlerim ve anne babamdaydı.

"Bir şey olmasın sakın." Sayıklamalarımın arasında bilincim tamamen beni terk etmişti.

5 gün sonra..

Arabamdan inip hastaneye giriş yaptım. Annem iki gün önce babam da dün uyanmıştı ben de bugün eve geçip duş almıştım.

Hastaneden içeri girdiğimde gözlüklerimi düzeltip asansörlere doğru hızlı hızlı yürümeye başladım.

Yoğun bakım katına gelince kapıdaki Alex ve Alin hemen beni görmüşlerdi.

"Aşkım geldin mi oh mis gibi olmuş benim bir tanem." Alin kucağında Leo ile beraber yanıma gelip başımın üstünden öpmüştü beni.

Buruk bir tebessüm edip elini sıkıp bıraktım.

"Uyanıklar mı girebiliyor muyuz.?" Dedim.

"Biraz önce babamın ilacını kestiler annem koridorun sonundaki odalara alındı sen gelmeden ortadan kaybolmayayım dedim hadi sen Leo'yu al annemin yanına geç biraz." Dediğinde kucağımda Leo ile beraber yan taraftaki yoğun bakım camına yöneldim.

Arslan. Benim her şeyim. Uğruna her şeyi yapabileceğim adam. Öylece yatıyordu benim bir tanem.

Elimi cama koyduğumda istemsizce sol gözümden bir damla gözyaşım akmıştı.

"Bir tanem." Fısıldamıştım.

"Dayan tamam mı benim için dayan Arslan bekliyorum seni her şeyim."

Burnumu çektim.

Onu böyle görmek canımı acıtıyordu. Onu vurulurken görmek aklımı oynatmamı sağlamıştı. Uyandığımda geçirdiğim krizden dolayı beni de uyutmuşlardı. İlk iki gün sakinleştirici vermişlerdi. Herkes onların iyi olduğunu yoğun bakıma alındıklarını söylemişti ama ben öldüklerine o kadar odaklanmıştım ki kriz geçirmiştim.

Arslan ve Anıl'ın durumları ağırdı. Çok ağırdı. Zaten bizi ikisi korkutuyordu.

Onur'u bugün uyandıracaklardı. Tuana'yı dün uyandırdılar ama o da kriz geçirmişti. Onur'un durumu sorduğunda kimse cesaret edip konuşamadığı için kaybettiğini sanarak kriz geçirdi.

SEV BENİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin