20.08.2023
BENİMLE OYNAMA | TEXTİNG
yorumlarınızı eksik etmeyin. favlamayı da unutmayın. öpüldünüz. 💋
Yazım yanlışları olabilir kontrol etmeden atacağım çünkü. Haberiniz olsun.
model - mey
elley duhé - middle of the night
isabel larossa - i'm yours
1.7 SAHNE MASAL'IN
Magazin sayfasının yazdığı mesajı okuduktan sonra birkaç saniye ekrana bakakalmıştım ama kendimi toparlamam o kadar da uzun sürmemişti. O fotoğrafın açıklaması buydu elbette, ortadaki tamamen reklam ilişkisiydi ve Selim'in menajerinin haberi magazin sayfasına vermesi de bunu kanıtlar nitelikteydi.
Yine de, dedim içimden. Yine de Selim'e bu kadar güveniyor musun Masal? O, Derinle aramızda bir şey yok dedi diye öylece inanabilecek misin Selim'e? Doğru olma ihtimali hiç mi aklını kurcalamıyor?
Doğru olma ihtimali boğazımı yoklayan gıcık gibi orada tüm gerçekliğiyle duruyordu ama ben bir kez olsun kendim için kötü olanı değil de iyi olanı düşünmeyi istiyordum. Sadece bir kere.
Telefonu elimden komodine bırakıp tavanı izlemeye başladım. Bembeyaz tavanın bana bir şey anlattığı yoktu ama öyle bir noktadaydım ki her şeyden, her nesneden medet umar hale gelmiştim.
"Bence bugün harika bir gün olacak." dedim tavana diktiğim gözlerimi oradan çekmeden. "Sence de öyle olmayacak mı? Ona dokunacağım, onu öpeceğim, onunla konuşacağım. O beni görmeyecek ama ben onu göreceğim." Dudağımı ısırıp sırıttım. "Şaka gibi yani. Şaka mı acaba? Bu yaşadığım şey gerçeğe çok uzak şakaya çok yakın geliyor."
Odamın kapısı tıklatıldığında oturur pozisyona geçtim. Kapı açıldığında annemi bana kaşları havada bakarken görmüştüm. "Annecim, kendi kendine mi konuşmaya başladın sen?" Başımı geriye atıp güldüm. İşaret parmağımla tavanı işaret ettim. "Kendi kendime değil de tavanla konuşuyordum. Kendisine bir hiç muamelesi yaparsan kırılabilir."
Geceyi hatırlarken tebessüm eden dudaklarım normal halini aldı. Gözlerimi annemin gözlerinin içine diktim. "En azından onun cevap vermeyeceğini bildiğimden bir beklentim de olmuyor." Bahsettiğim tavanlar değildi, annem bunu anlamış mıydı?
Annem gülerek başını iki yana salladı. "Kahvaltı hazır, gel hadi güzel bir pazar kahvaltısı yapalım. Sen de belki tavanlara anlattığın ne varsa annene de anlatmayı akıl edersin." Tripli çıkan sesine güldüğümde gözlerini devirerek kapıyı kapattı.
"Anlatayım tabii." diye mırıldandım kısık bir sesle. "Bugün manyak anlar yaşayacağım muhtemelen, sana da az sonra bazı konularda yalan söylemek zorunda kalacağım ama olsun, ne yapayım? Bunu öylece sana söyleyecek değilim ya." Boş gözlerle odamdaki aynayı izlemeye başladım.
"Kimseye söyleyemiyorum ki zaten. Kimseye. Keşke tereddüt etmeden, bir an bile acaba demeden anlatacağım birisi olsaydı."
"Masal, hadi." diye bağıran annemi duymamla aklımdaki düşünceleri hızla uzaklaştırdım. "Geliyorum!" diye bağırdım. Yatağımı hızlıca topladım. Altıma rahat bir eşofman üstüme de elime ilk gelen tişörtü giydikten sonra telefonumu da eşofmanın cebine koyarak odadan çıktım. Mutfağa girdiğimde annem fincanlara çay koyuyordu.
Sandalyeyi çekip oturduğumda annem de küçük masamızda tam karşıma oturmuştu. Sofrada gözlerimi gezdirdim, annem sabah sabah kalkıp bir de bana pankek mi yapmıştı? Sevgiyle gözlerinin içine bakarken gözleriyle önümdeki pankekleri işaret etti. "Ye hadi, sen seviyorsun diye yaptım bak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİMLE OYNAMA | yarı texting
Novela JuvenilKatil ve Maktül dizisinde Hun Karacalı rolüne hayat veren Selim Akyazı'ya dizinin senaristinin kızı Masal Okur'un yazmasıyla hikaye başlar. 🎥 Selim: Benimle oynama. Masal: Oyuncu olan sensin Selim: Benimle oynayan da sensin.