BENİMLE OYNAMA | yarı texting

2.1

09.09.2023

BENİMLE OYNAMA | TEXTİNG

yorumlarınızı eksik etmeyin. favlamayı da unutmayın. öpüldünüz. 💋

batu akdeniz, eksik

2.1

"Güzelim dedi ya." Otuz iki diş sırıtırken kendi kendime sessizce mırılandım. Her aklıma geldiğinde olduğum ortamdan soyutlanıp kendimi gülerken buluyordum. Nasıl gülmeyecektim ki? Güzelim demişti bana, aitlik eki kullanmıştı. Oradaki aitlik eki kalbimi kuş gibi havalandırıyordu. Evet, güzeldim ben. Ama öyle sıradan bir güzellik değildi bu. Onun güzeliydim, onun. Güzeli olmak istediğim tek kişinin güzeliydim ben, nasıl gülümsemeden durabilecektim?

"Masal." dedi Selin kolumu dürterken. İfademi toplamaya çalışarak ona baktım, yüzüme ne olduğunu anlamaya çalışıyormuş gibi bakıyordu.

"İki saattir hocanın radarındasın ama farkında bile değilsin. Deli gibi kendi kendine gülmesene kızım." Tekrar gülümseyecekken kendimi zar zor toparladım. Göz ucuyla hocaya baktım, neyse ki şu an sırtı bize dönüktü ve tahtaya bir şeyler yazıyordu. "Ayrıca neye gülüyorsun sen? Bir haller var sende, normal değilsin sen. Korkuyorum ben artık."

Gözlerimi devirdim. "Abartmasana ya. Öyle aklıma izlediğim videolar geldi ona gülüyordum." dedim kulağına yaklaşarak. Hocanın radarına bir kere girmiştim zaten. Daha fazla dikkat çekmek istemiyordum.

"Hangi video seni iki saat güldüren, çok merak ettim." dedi kaşlarını kaldırarak. İnanmadığı belliydi ama ne yapabilirdim ki, sıkılmıştım ben de yalan söylemekten bir noktada. Bu en azından söylenebilecek en makul yalandı.

"Gruba attıklarımı izlesen bilirdin." dedim tavırlıymış gibi davranarak ama tavırlı değildim, konuyu istediğim noktaya çekmeye çalışıyordum sadece. Selin pazartesiden beri Kaan'la konuşmuyordu, Kaan da Selin'le konuşmadığından hangisinin hangisine daha çok bozulduğunu henüz anlamamıştım. Grupta kendi kendime konuşuyordum, video attığımda onu bile kendim yorumluyordum. Kaan en azından mesajlarıma görüldü yapıyordu. Selin mesajlara bakmıyordu bile.

Kaan'la konuşmaya çalışmıştım, özel olarak yazmıştım ama nafileydi. Onu anlıyordum. Bizi sevmeyen birini sevmek çok can yakıcı oluyordu, onu bir yandan da anlamıyordum çünkü gidip de en yakın arkadaşını mı bulmuştu aşık olacak? Sonra ona kıyamıyordum, Kaan'ı tanıyordum çünkü. İçi yana yana aşık değilmiş gibi davranıyordu, kıskançlığına başka kılıflar buluyordu. Bunu yaparken öyle doğal davranmıştı ki ben bile anlamamıştım şimdiye kadar.

Selin haklıydı, biz kesinlikle buralarda harcanıyorduk. Süper oyuncu olurdu Kaan'la benden. Özellikle konu duygular olduğunda ne kadar iyi yalan söylenilebileceğini kendimde, ne kadar iyi saklanılabileceğini de Kaan'da görmüştüm.

Selin hiçbir şey demeden önüne döndüğünde başımı çevirip arka tarafa baktım. Kaan salı ve çarşamba günü olduğu gibi bugün de yanımıza oturmamıştı. Eğer grupta iki kişi tartışmışsa, araları soğuksa bunu düzeltmek her zaman üçüncü kişiye düşerdi. Yani içinde olduğumuz durumda bana. Ama ikisi de çok zor insanlardı. Öte yandan Kaan'ın Selin'e aşık olduğunu anlamışken ona nasıl yaklaşacağımı da bilmiyordum.

Kaan ona baktığımı fark ettiğinde bana doğru dönüp göz kırptı. Kaç gündür keyfi hiç yoktu, okulda bile benim zorlamamla üç beş cümle anca konuşuyorduk. Selin'in daha önce flörtleri de olmuştu ve Kaan gözleriyle görmesine rağmen bu kadar takmamıştı hiçbirini. Şimdi, ortada hiçbir şey yokken bile onu bu kadar üzen ve uzağa iten ne olmuştu?