Merhabalar!!!!
Nasılsınız? İyi misiniz?
Keyifli okumalar diliyorum. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın...
Gökhan Türkmen - Çatı Katı
Kanımda dolaşan serumun zihnime de ulaşmasını çok istiyordum. Kanımın içindeki tüm mikropları kırarken zihnime de aynı şeyi yapsa o kadar güzel olurdu ki...
Telefonum yatağımın üzerinde titrediğinde Buket'in mesaj attığını gördüm. Konuşmaya tıklayıp kilidi kaldırdım ve konuşmaya girdim.
Buket'im: James'i bir kaşık suda boğacağım!
Buket'im: Bana sadece tansiyonun düştüğünü söyledi... SEN KRİZ GEÇİRMİŞSİN SARA?
Buket'im: Yemin ederim gördüğüm ilk fırsatta üzerine atlayacağım!
Ellerim klavyenin üzerinde ritim tutarken kendimi boylu boyunca yatağın serin yüzeyine bıraktım. Saçlarım yatağa dağılırken saten geceliğim karnımı açıkta bırakarak yukarı tırmandı.
Ben: İyiyim Buket, o da seni korkutmamak için demiştir.
Ben: Ayrıca herkes senin telaşlı bir insan olduğunu biliyor ki kesin hastaneyi ayağa kaldırırdın. Evdeyim zaten, dinleniyorum.
Buket'im: Bu bir bahane değil Sara. Yine de haberim olsaydı harika olurdu ve şimdi işlerden kafamı kaldıramıyorum.
Buket'im: Akşam kesin geleceğim ama aklım sende bunu bil. Yat dinlen ayrıca ne kadar bahtsız bedevi bir insansın? Daha geleli 1 hafta olacak????
Ben: Sağol Buket ya, sen ve moral verici cümlelerin de olmasa asla hayatta kalamam.
Buket'im: Ne demek canım bu benim yakın arkadaş olma görevlerimden birisi. Ayrıca bende seni seviyorum :)
Yüzümde ki gülümseme ile bir kaç dakika daha diğer şeylerden konuşurken bu yazışma iş dünyasına kayınca konuşmayı kesip dinlenmem gerektiğini söyledim. Buket beni dopdolu bir zihinle baş başa bırakıp kendi işlerini halletmeye döndü. Evde tektim ve ısrarlarıma rağmen hiç kimse beni dinlemiyordu.
Belen ve Atlas okulda, abim şirkette James ise Amerika'da ki işlerle uğraşıyordu. James'e yardım teklifinde bulunsam da beni sertçe geri çevirmiş ve dinlenmem gerektiğini özellikle söylemişti. Fazlasıyla tedirgin olması gözümden kaçmazken beni ilk defa öyle gördüğünü sonradan hatırladım. Bunun için mutlaka beni köşeye sıkıştırıp soru yağmuruna tutacaktı.
Tüm gün evde ne yapmam gerektiğini bilmiyordum ama bir anda mutfağa çekilme hissine engel olamadım. Küçüklüğümden beri annemin yardımıyla mutfağa o kadar bağımlı olmuştum ki kimse beni engelleme namına bir şey yapmaya kalkışmamıştı. Her hafta sonu bir tatlı günüm olurdu ve her zaman farklı tarifler yapmaya özen gösterirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK SAFİR
Fiksi RemajaSeneler önce terk edilmenin onda bıraktığı nefret duygusu ile büyüyen bir kadın. Yaptığı her bir hatayı telafi etmek için yeniden kadının karşısına çıkan bir adam. Nefret ve Aşk İki Güçlü duygudan hangisi onlar için galip gelecekti? "İnsanlar baz...