28. Yıldızların Kraliçesi Part.3

194 12 42
                                    

Albus Dumbledore, sonunda beklediği mektubu almıştı fakat sevinmek yerine çok düşünceliydi.

Bugün sabah saatlerinde gökyüzünde beliren işaret herkesin kafasını karıştırmıştı. Kimisi hayranlıkla bakakalmış kimisi korkmuştu. Gökyüzünde beliren bu yeni işaretin ne anlama geldiğiyle ilgili saatler süren tartışmalar yaşanıyordu.

Sirius Black'in ve Andromeda Tonks'un söyledikleri sayesinde bu işaretin Lilith Cassiopeia Riddle'a ait olduğunu düşünüyorlardı. Çünkü işaret Kraliçe takımyıldızının bir yansımasını oluşturuyordu yani Cassiopeia'nın. Asıl kafalarını karıştıran şey işe işaretin altında Ölüm Yiyen'leri taklit eden bir grubun etkisizleştirilmiş bir halde bulunmasıydı. Sihir Bakanlığı'nın yaptığı sorgularda büyücü çocuklarını kaçırmayı amaçlayan bir grup olduklarını bu sayede Karanlık Lord'un onları ordusuna kabul edeceğini düşündükleri ortaya çıkmıştı.

Biraz önce okuyup bitirdiği mektup daha çok kafasını karıştırmıştı. 3 yıldır Cassy'den bir dönüş bekliyordu. Kendi isteği doğrultusunda gelişen bir dönüş. Ve sonunda beklediği şey gerçekleşmişti. Cassy mektupta yeni keşfettiği bir efsane hakkında yardımını istiyordu.

Albus Dumbledore masasının başına oturdu. Düşünceyle sakallarını kaşıdı sonra yeni bir parşömeni önüne çekerek yazmaya başladı.

Sevgili Cassy,

Senden bir mektup almanın mutluluğunu yaşıyorum. İtiraf etmek gerekirse en iyi öğrencimi özlemişim. Mektubunda bahsettiklerin konusunda yeterince açık davranmadığından konuyla ilgili ne yapabilirim bilmiyorum. Sana yardımcı olmayı her şeyden çok isterim. Yüz yüze görüşmek istersen perşembe günü akşam saat 19.00'da  Sirius'a ailesinden kalan Grimmauld Meydanı 12 Numara'da toplanacağız. Anne ve baban olmaz ama eğer istersen yanında Draco'yu da getirebilirsin. Sizi ağırlamaktan mutluluk duyarız.

Sevgiler,

Albus Dumbledore

Mektubu katlayıp bir zarfa koydu ve üzerine Hogwarts mührünü bastı. Koruyucu tılsımlar uyguladıktan sonra ulaştırması için Fawkes'a verdi.

Fawkes'ın Cassy'e ulaşabileceğini sanmıyordu ama Fawkes, Rufus'a ulaşabilirdi.

***
Cassy, Rufus'un getirdiği mektubu okur okumaz Malfoy Malikanesi'ne cisimlendi. Anne ve babası buradaydı. Ailecek yenilecek bir yemeğin işini bu kadar kolaylaştırmasını beklemiyordu tabii. Eve girer girmez onu selamlamaya gelen ev cinine Draco'yu sordu.

"Bay Malfoy yeni geldiler efendim. Duş alıp salona inecekler." diye yanıtladı Cassy'i. Cassy başını sallayıp salona geçti, herkes buradaydı. Herkese selam verip gelişmeleri aktardı. Annesinin çoktan teyzesine, teyzesinin de Lucius'a söylediğini biliyordu. Draco ıslak saçlarını karıştırarak salona girdiğinde Cassy ona döndü. Çok neşeli bir gülümsemeyle kuzenine bakıyordu.

"Hey Seherbaz çocuk. Partiye davetliyiz!"

Cassy elindeki mektubu uçurarak Draco'ya verdi. Draco mektubu okurken yüz ifadesi komik bir hal aldı.

"Hadi ama yine mi!"

Salondaki herkes kahkahalarla gülmeye başladı.

***

"Ben de istiyorum." dedi Draco.

"Neyi?" diye sordu Cassy anlamayarak.

"İşaretini Cassy." dedi Draco, onun gözlerinin içine bakarak.

"Sen kuzenimsin Draco." dedi Cassy ciddiyetle.

"Ona bakılırsa Darius da sevgilin ama işaretini taşıyor." dedi Draco sırıtarak.

Karanlığın İçinde  〈Harry Potter AU〉Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin