"Leydim, gelmek üzereyiz. Üzerinizi giyinseniz iyi olur." dedi Arnold.
Lilith bakışlarını camdan çekip adama çevirdi. Usul usul başını salladı.
"Ben hemşireye haber vereyim." diyerek kompartımandan çıkıp bir arka kompartımana geçti Henry.
Kısa bir süre sonra hemşire Lilith'in olduğu kısma elinde cübbelerle geldi. Lilith'in gözleri üniformaya takıldı.
"Bunlar standart üniforma değil." dedi sorarcasına.
"Profesörler Dumbledore bana Gryffindor üniformalarını verdi Bayan P-"
"Riddle!" dedi öfkeyle Lilith.
"O ihtiyara bunun hesabını soracağım." diye tısladı.
"Giymeyeceğim gidebilirsin." dedi emredercesine.
Bakışları tekrar camdan görünen büyük kaleye takılı kaldı.
***
"Bu ne demek oluyor! Hangi binada olacağıma Seçmen Şapka karar verir! Sen değil!""Korkarım sen seçilmeyeceksin Cassiopeia."
"Senin için Gryffindor'u seçmemin nedeni tamamen senin iyiliğin için. Gryffindor'da çok daha iyi ağırlanacağını düşünüyorum. Oradaki çocuklar daha samimiler. Yeni hayatına alışman için önemli."
Lilith öfkesini kontrol altına alabilmek için büyük çaba sarfediyordu. Henry ve William içten içe kızın kontrolden çıkıp ihtiyara gününü göstermesini istiyordu.
Sonunda Lilith hırsla Dumbledore'a bakarken parmağını şıklattı. Üzerinde Gryffindor cübbelleri belirdi.
Dumbledore kıza bakarken konuştu.
"Kendini çok yorma Cassiopeia. Daha iyileşmedin."
"Fiziksel olarak iyi değilim Dumbledore. Sihrim gayet yerinde." dedi Cassy. Ardından hızla geriye döndü. Arnold hemen öne atılıp kızı düşmemesi için yakaladı ve onu yavaşça odadan çıkardı.
Yemek odasına ilerlerken Cassy Arnold'a döndü.
"Babama söyle acele etsin." dedi sinirle. Arnold başını eğdi. Kızı Gryffindor masasının en sonuna, hiç kimsenin olmadığı, en sakin köşeye oturtup geri çekildi. Bir kaç dakika sonra bütün profesörler yerini almıştı. Dumbledore kürsüye çıktı.
"Öncelikle birinci sınıflar hepiniz Hogwarts'a hoşgeldiniz. Eski öğrencilerimiz siz de hoşgeldiniz! Büyülü eğitimle dolu bir yıl daha sizi bekliyor. İlk olarak bu sene iki ders için değişikliğe gidildi. İksir ve Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersleri sınıflar ikiye bölünerek işleyecek. İksir profesörlerimiz Profesör Snape ve Profesör Potter. Karanlık Sanatlara Karşı Savunma profosörlerimiz Profesör Lupin ve Profesör Potter. Hepimiz yeni profesörlerimize hoşgeldin diyoruz."
Büyük Salon'da gürültülü bir alkış korosu yükseldi. Lilith kulaklarını tıkamamak için zor duruyordu. Neyseki sonra Dumbledore elini kaldırdığında herkes sustu.
"Son olarak Bay Filch'in size hatırlatmamı istediği bazı şeyler var. Kütüphanedeki yasaklı bölüm bütün öğrencilerimize yasaktır. Yasak Orman acı çekerek ölmek istemeyen bütün öğrencilerimiz için kesinlikle yasaktır. Ve şimdi... Ziyafet başlasın!"
Büyük Salondaki bütün masaların üzeri bir sürü yemekle donatıldığında Lilith umutla bakışlarını yiyeceklerde gezdirdi. Burada yiyebileceği herhangi bir şey yoktu. Hırsla gözlerini yumdu. Kafayı yemek üzereydi!
Hayatı boyunca en büyük hayali buraya gelmekti ama şimdi her şey berbattan da öteydi.
Ani haraket yapmamaya çalışarak ayağa kalktığında. Arnold düşmemesi için kızı yakaladı. Kendi başına ayakta duramıyordu. Durumu gittikçe kötüleşiyordu.
"Beni öldürsene Arnold. Ciddiyim öldür de bu rezaleti görmeyeyim." diye fısıldadı sinirle.
Arnold bir şey demedi ve kızı dikkatle Büyük Salon'dan çıkarıp revire götürdü. Peşlerinden gelen Henry ve William ise bir yandan da etrafı kolaçan ediyorlardı.
Madam Pomfrey, bütün itirazlarına rağmen onu dinlemeyen kızın isteğine uymak zorunda kaldı. Ve siyah iksiri yavaşça kızın vücudunda söylediği yerlere yaydı. Emilmesini bekledikten sonra kıza bir şişe de acı dindirici uzattı. Lilith önce iksiri kokladıktan sonra içinde bir şey olmadığına kanaat getirip iksiri içti. Ardından ise Arnold, Henry ve William ile birlikte Gryffindor kulelerine doğru ilerlerken. Merdivenlerde onları Harry yakaladı.
"Sanırım onu burada ben devralabilirim. Dumbledore'un söylediğine göre kulelere kadar girme yetkiniz yok. Her neyse ona göz kulak olduğunuz için teşekkürler biz de gidiyorduk." dedi Harry iğneleyici bir ses tonuyla ardından tek hamlede Lilith'i kucakladı.
"Dur Harry ne yapıyorsun!" diye inledi Lilith.
"Bırak yürümeyi ayakta duracak halin yok. Ben de seni taşıyacağım." dedi Harry gayet normal bir sesle.
"Ama herkes bize bakıyor!" diye fısıldadı Lilith, endişeyle. Sıkıca gözlerini yumup başını Harry'nin omzuna yasladı.
"Herkes önüne dönsün!" diye bağırdı Harry.
"Ah harika şimdi daha çok bakacaklar!"
Harry'nin adımları yavaşça Şişman Kadın portresine ardından Ortak Salona sonra ise merdivenlere ulaştı. Kızlar yatakhanesinin kapısı açıldığında içeriden Hermonie çıktı.
"Kimse yok onu yatağına koyabilirsin. Normalde alt sınıf üst sınıf karışık yatmaz ama McGonagall bizim için bir ayrıcalık yapmış. İşte şurası benimkinin yanında."
Harry yavaşça kız kardeşini yatağın üzerine bıraktı. Gitmeden Hermonie'ye döndü.
"Giyinmesine yardım ederim." dedi Moine hızla.
Harry bunun üzerine iyi geceler dileyip oradan ayrıldı.
Yarın zor bir gün olacaktı.
***
Hermoine biraz çekingen tavırla kızın üzerini değiştirdi. Sonra Lilith'in sırtını yatak başlığına dayamasına yardım etti. Kendi de ayak tarafındaki tahtaya sırtını dayadı."Merhaba ben Hermonie." dedi sonra çekingence.
"Ben de Cassiopeia, Lilith Cassiopeia Riddle. Eğer istersen şimdi babamın nasıl bir canavar olduğunu söylemeye başlayabilirsin. Sırf Harry istedi diye benimle ilgilenmek zorunda değilsin." dedi Lilith sıkkınca. Hermonie üzüldüğünü hissetti.
"Öyle söylemeyecektim." dedi sadece.
"Ama öyle düşünüyorsun." dedi Lilith parmaklarıyla oynarken.
"İzin verirsen uyuyacağım." dedi Lilith iğneleyici bir sesle. Hermoine kendi yatağına gitmeden kızın uzanmasına yardım etti ve onu bütün gece kovalayacak karışık duygularla uykuya daldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın İçinde 〈Harry Potter AU〉
FanficKİTAP DÜZENLENİYOR (20.BÖLÜMDEN SONRASI BAŞTAN YAZILIYOR) Harry Potter kurgusal evreni Rowling'e aittir! ÖNEMLİ NOT: BU KİTABI SADECE CANIM SIKILDIĞINDA VEYA KAFAM ÇOK MEŞGUL OLDUĞUNDA RAHATLAMAK İÇİN YAZIYORUM. DÜZENLİ BÖLÜM GELMEYEBİLİR. Alışılmı...