VATAN TARİFİ

1.0

Selaaaaaaammmm

Nasılsınız efenim? İyisinizdir iyi iyi.

Çok şükür bölüm yazabildim ve atabildim. Buralarda oyalamayacağım sizi hadi iyi okumalarrr. Yorumlarınızı esirgemeyin.

----------------

Beklemekten artık yorulmuştum hem soğuk havada vücuduma çarptıkça üşütüyordu. Üstüme bir şey almayarak salaklık yapmıştım.

"Eslem"çadırdan çıkmış bana doğru gelen Emir'i gördüğümde ayaklandım. "Şevval Eslemle beraber karargaha dönün."

"Ne oldu ortaya çıktı mı?"

"Sayılır. Halledeceğiz. Siz gidin burda beklemenizin bir alemi yok"

"Emredersiniz komutanım" Emir bana dönüp kafasıyla gelmemi işaret etti. İlerlediğinde peşinden yürüdüm. Biraz uzaklaştıktan sonra durmasıyla beraber bende durdum. Hava soğukluğunu biraz daha hissettirmeye başlamıştı. Kollarımı kendime dolayıp "neler oluyor Allah aşkına Emir?"

"Komplo olduğunu düşünüyorum. Sana değil. Burada ki insanlara."

"Ne olacak şimdi?"

"Sen gideceksin biz halledeceğiz"

"Gitmesem olmuyor mu?"

"Gitmen daha sağlıklı emin ol"

"Offff"elinin arkasıyla koluma dokunup"buz gibi olmuşsun üstüne bir şey almadın mı?"

"Unutmuşum"sabır çekercesine nefes alıp gömleğinin üzerine giydiği ceketi çıkardı. Daha sonra ise omuzlarımın üstüne bıraktı. İtiraz etmeden cekete sıkı sıkı sarıldım. "Gidin şimdi Şevvalle"

"Sen burda kalacaksın sen al ceketi"

"Sıkıntı yok hadi gidin dikkatli olun"

"Sizde"kafasıyla onayladığında beni bekleyen Şevval'in yanına gittim.

"Çantam şefim"Uraz'a teşekkür edip çantamı aldıktan sonra Şevvalle beraber ilerledim.

"İyi misin?"

"Hmhm iyiyim"arabasını açıp şöför koltuğuna geçerken bende yan koltuğa yerleştim. Üzerimdeki ceketin kokusu tamamen elbiseme sinmiş gibi hissediyordum.

"Hemen ısıtıcaları açayım."kampın dışına sürerken ısıtıcılar çalışmaya başlamıştı. "Emir çözer dert etme"

"Elbet çözülür ama konu yemeklerim olunca"

"Sende haklısın. Burda çok olur böyle şeyler. Çok takma düzelir"

"alışacağım"

"Dönmeyi hiç düşünmüyor musun?"

"Hiç düşünmedim"

"Valla helal iyi inat varmış sende"dedi yüzündeki şaşkınlık ifadesiyle. Hafifçe gülümseyerek "sen neden burdasın?"

"Benim görevim bu şef. Sen her yerde şef olabilirsin ama benim alanım terör"

"Her yer kategorisinin içinde burasıda var."

"Haklısın. Sen yapmazsan başkası yapacak benim için değişen bir şey yokta ne bileyim herkes tepkili gibi ondan"

"Emin ol bende bilmiyorum."karşılık olarak gülümseyip odağını karanlık toprak yoluna verdi.

"Güzelim arabam bu yollarda harap oldu."

"Çok bozuk ama yollar taşlı tuşlu."

"Aynen öyle lastik-"ani bir frenle durduğumuzda ikimizde öne doğru savrulmuştuk. Sanırım lastikte bir sıkıntı vardı.