1.3

13K 751 184
                                    

Selaaaam

Nasılsınız balımlar.

Yarın gelmesi gereken bölüm bugün geldi ve erken geldi benden beklenmeyecek bir performans ama ennn eskiler bilir günde üç bölüm attığım günleri fkskfkslds nene gibi muhabbet yapmam bitti o yüzden bölüme geçebilirsiniz iyi okumalar.

-------------

"ŞEF!"bana seslenen Emir' doğru döndüğümde iki parmağını birleştirerek beni yanına çağırdı. Umursamdan tekrar Eren'e döndüm.

"Zeynep nerde?"

"O direkt eve geçti. Yol midesini bozdu. Bende seni alayım eve geçelim dedim de bu ne komando gibisin"hafifçe gülerek tekrar boynuna sarıldım. "Offf çok özledim vallaha"

"Bir de bana sor! Hani bedelli gidiyordun bu nasıl askerlik kardeşim?"yine gülerek geri çekildim. "Eee süremiz dolmadı patron. Komutanıyız buraların salmıyorlar"

"Ya ya ne komutan ne komutan"irkilerek arkamı döndüğümde Emir'i gördüm. Ellerini arkada birleştirip "yüzbaşı Emir Asaf Özçevik"

"Eren bende. Memnun oldum"Emir kafasıyla onaylayıp bana döndü. "Başladığın işi bitir"

"Ama eve gidecektim"

"Sen bilirsin. Pes eden sen olacaksın"içerde yaptıkları aklıma geldiğinde kaşlarımı çatarak"Ben sana sinirliyim sapık hıyar!"

"Olabilir. Devam ediyor musun etmiyor musun?"Eren'e dönüp "sen geç eve. Bende bir kaç saate gelirim olur mu?"

"Ne dersen o komutanım"gülümseyerek"istediğin gibi takıl senin evin. Yerleşin"

"Eyvallah gülüm. Hadi iyi çalışmalar size"

"Sağoool"Emir de kafasıyla onayladığında Eren kapıdan geri döndü. Emir ise hala arkasından bakıyordu. "Kim bu?"

"Çocukluğumuz birlikte geçti. Yediğimiz içtiğimiz her şey bir. Beraber büyüdük."

"Oğuz,Alparslan ve ben gibi"

"Sizde mi çocukluk arkadaşısınız?"dedim hayret içinde. Gerçi Alparslan'ın rahat tavırları burdan geliyor olmalıydı. Diğerleri Emir'in yanında daha üslupluyken Alparslan zıvanadan çıkıyordu. 

"Evet. Bizde beraber büyüdük. Mahallenin üç silahşörleriydik. Ne halt varsa bizden sorulurdu. Var ya kıraathanelere bir giderdik tüm amcaları okeyde ezer paraları cepler çayları da ödetirdik daha el kadar bebeyiz. Mahalledeki çocukları toplar onlara komutanlık taslardık kimse bizi sevmezdi"anlatırken yüzünde oluşan gülümseme ne kadar güzel vakit geçirdiklerinin kanıtıydı. Anıların iziydi ama fazla göstermeden hemen sildi yüzünden.

"Her neyse. Haydi eğitime"yine onun peşine düştüğümde time baktım. Parkurlarda koşuyorlardı. Bir engelin üstünden bir engelin altından atlayıp kumda sürünüyorlardı. Bir yere tırmanıp yüksekten atlayıp lastiklerin ortasına basarak devam ediyorlardı.

"Bende mi parkur yapacağım?'

"Yok sen maymun olacaksın?"

"Ne?!"durduğunda bende durdum. "Bu oyuncağı biliyorsundur. Küçükken parklarda vardı"arkasında kalan oyuncağa baktım. İki demirin üst arasında küçük küçük demirler dizilmişti.

"Ben hiç parka gitmedim"

"Ciddi misin?"

"Evet. Evimizin bahçesinde vardı. Salıncak,kaydırak,tahterevalli o kadar" yüzündeki şaşkınlık bariz belliydi. Hemen toparlanıp "her neyse. Bu engel şöyle. Üstteki küçük demirlere tutuna tutuna karşıya geçeceksin"

VATAN TARİFİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin