Shadow and the Soul [R.A.B.] 1

1.4K 155 3
                                    

Oturduğu sandalyede bacağını hunharca sallıyordu. Kreacher'ı göndereli yalnızca birkaç saat oluyordu ama Reg meraktan çıldıracak gibiydi.

Karanlık Lord ona gelip bir evcinine ihtiyacı olduğunu söylediğinde hemen atılmış ve Kreacher'ı önermişti. Kendisi için Karanlık Lord'a hizmet etmenin büyük bir onur olacağını söylemişti.

Ölüm Yiyen olalı bir yılı ancak biraz geçmişti ve bu yüzden diğerlerinin arasında vasıfsızdı. Önemli olaylardan habersizdi ve sadece ayak işleri için kullanılıyordu. Okulu henüz bitirmiş olması da tüm bunları pekiştiriyor gibiydi.

Bu göreve atlamasının asıl sebebi de buydu zaten, önemli şeylerden haberdar olmak istiyordu. Reg için gerçekten de büyük şanstı çünkü bizzat Karanlık Lord'un kendisi, kişisel bir iş için ondan istekte bulunmuştu.

Karanlık Lord, yalnızca birkaç saat önce, Regulus'un Grimmauld Meydanı 12 numaradaki evine gelmişti. Ardından, Black ailesinin sadık evcini Kreacher'ı da yanına alarak gitmişti.

Söylediğine göre bu görev, Karanlık Lord'un başarıya ulaşmasında büyük bir adım olacaktı. Bu kadar önemli olması nedeniyle de Regulus'a Ölüm Yiyenler arasında saygı kazandıracaktı. Ayrıca Black ailesinin son zamanlarda zedelenen haysiyetini kurtarabilecekti.

Karanlık Lord, Regulus'u ödüllendirecekti ve onun bu yardımını asla unutmayacaktı.

Şimdiyse Reg, yaptığından pişman olmuştu. Kreacher bebekliğinden beri onunlaydı, belki annesinin yaptığından bile daha çok ilgilenmişti Reg'le. O ise Kreacher'ı resmen ateşe atmıştı. Karanlık Lord kendi türü dışındaki türleri birer böcek gibi görüyordu, kim bilir Kreacher'a ne yapacaktı.

Sandalyeyi devirecek kadar hızlı şekilde ayağa kalktı. Kafasındaki korkunç görüntüleri ve deli fısıltıları bastırmak için gözlerini kapatıp avazı çıktığı kadar bağırdı.

Boynundaki kasların gerildiğini ve boğazının acı acı yandığını hissetti. Ciğerlerindeki havayı tüketene kadar sesini kesmedi ve bu olduğunda daha da fazlası için bir nefesle tekrar göğsünü şişirdi.

Az önce kalktığı sandalyeyi arkalığından kavradı ve onu, masaya defalarca çarpıp parmaklarının altında parçalarken haykırıp hırlamayı sürdürdü. Saatlerdir başında oturduğu ve bir türlü gırtlağından geçmeyen yemeğini elinin tersiyle duvara yolladı. İçinden bir yudum bile eksilmemiş olan kadehini de tabağın arkasından yolladı.

Muhatabı olmayan son bir haykırış daha terk etti boğazını ve en sonunda olduğu yere, dizlerinin üzerine çöktü. Yiyecek, cam parçaları ve irili ufaklı kıymıklar her yere saçılmıştı. Darmadağın olan mutfakta bir süre yalnızca hızlı nefes alış verişlerini ve hıçkırıklarını dinledi.

"Efendi?"

Duyduğu ses o kadar cılızdı ki bunu hayal ettiğini sandı. Bakışlarını, yüzünü dönük olduğu duvara doğru kaldırıp sessizliği dinledi. Sesin gerçekten de kafasında olduğuna kanaat getirecekken arkasında bir şeyin yere yığıldığını işitti.

Hızla arkasına döndü.

"Kreacher?!"

Evcini iki büklüm olduğu yere yığılmıştı. İnleyip anlamsız şeyler mırıldanıyordu ve şakır şakır titriyordu. Reg çöktüğü yerden kalktı ve yerde kıvranan evcininin başına gitti.

"Kreacher?" Nazikçe cini kendine doğru çevirdi. Gözleri geriye dönmüştü ve yalnızca beyazı görünüyordu. Tıslayıp tükürükler saçarak mırıldanmaya devam ediyordu.

"Ne-?" Kreacher'ın söylediklerini anlayabilmek için Reg kulağını iyice cine yaklaştırdı.

"Efendi?"

Hogwarts GünlükleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin