🌼 46

8.7K 977 288
                                    

Keyiflice okuyun la

Canımı sıkmayın sevişmeyek

Olayları biraz hızlandıralım...

Bu arada ilk kez bir kurguda interseksüel bireyin sütü gelecekmiş gibi yapacağım ama asla başka bir kurguya yapmam anlaşalım baştan.

Bu özel bir kitap...

📍

Hamileliğin 8. Ayı;

"Ay Mahir artık doğsun bu, çok ağır olmaya başladı." Karnı epey büyümüş oğlan ayaklarının altını ovan kocasına söylenip duruyordu. Mahir iki ay önce tekstili bırakmış, pastane işini büyütmüşlerdi. Artık düğünlere de pasta yapıyorlar, çeşitliliği artırıyorlardı.

Kazandıkları para da kenara koyabilecekleri derecede artmıştı bu süreçte. "Güzelim az sabret, doğacak bebeğimiz. Hem bak ne güzel oldun yanakların falan..." oğlan sincap olma yolunda emin adımlarla ilerliyordu.

"Ahmet Can yüzünden hep şiştim. Oğlum! Doğar mısın artık rica ediyorum." Karnına bir tekme yemişti hemencecik, Mahir güldü. "Bak bir de beni dövüyor! Bu çocuk çok fena he..." manavdaki en büyük erikleri toplayıp poşetini kucağında saklamıştı Celal, şimdi de kütür kütür yiyordu.

"Güzel sevgilim bu kadar kavga edersen olacağı buydu..." oğlanın karnını okşadı Mahir, Ahmet Can babasını hissettiği her anda biraz daha şımarık olarak hareket ediyordu.

"Dokunma Mahir ya, hareket ediyor... Çişim geliyor sonra." Genç adam kahkaha attı, Celal'in cidden tuvaleti gelmişti, o nedenle yerinden zar zor doğrulup tuvalete ilerledi.

Mahir de geriye yaslanıp tüm olanları düşündü. Bir kaç ay önce köye gitmişti ikili, Celal mutlu mutlu anasıyla dertleşirken Mahir de boş durmayıp Celal'in annesiyle babasının evini ateşe vermişti geri döndükleri gün. Şartlar ne olursa olsun yaşamaya hakları yoktu genç adama göre. Dünyalar iyisi oğlanı hiç sevmeyip hor görmenin, ardından zaten evlenmeden koynuna girmiş diye dedikodu yaydıklarını Mahir kendi anasından duymuştu.

Bu insanların nefes almaya bile hakkı yoktu ona göre, daha fazla yaşayıp dünyayı kirletmesinlerdi.

"Ay Mahir bir işedim varya, tam üç dakika!" Gözleri kocaman halde parmaklarıyla da göstermişti üçü. Mahir beklenmedik cümleyle kahkaha attı. "Ya aşkım gülmesene! Bu ara çok işiyorum ben. Hep Ahmet Can yüzünden, of doğsun artık."

Duba gibi olmuştu, öyle görüyordu kendisini. Vücudunu hiç beğenmiyordu hamile haliyle. Bir an önce doğurup zayıflamak istiyordu. "Güzelim sen bu ara çok demeye başladın bunu, sebebi ne bakalım de bana hele."

Oğlanı kilosuna ve karnına rağmen kucağına çekti hemen, Mahir de bu süreç içerisinde daha da yapılanmıştı. Cüssesine cüsse katmıştı, ne de olsa Celal onu gece gündüz güzel değişik yemeklerle besliyordu.

"Bir şeycikler yok kocacım, sıkıldım işte." Nasıl mahalledeki insanlar kötü kötü bakıyor, kilo da aldığım için kendimden hepten nefret ediyorum diyecekti ki?! Mahir çok kızardı bu sefer ona.

"Güzelim... Demezsen bozuşuruz.. hele de ben duyarsam daha da kötü bozuşuruz." Celal dudağının kenarını ısırdı, kocası ona çok fena bakıyordu. Kızdırmıştı adamı yine. "Şey... Aşkım canım kocacım Mahir'im diyeceğim ama kızmak yok tamam mı?"

Mahir oğlanın dudağının kenarından öptü ve kokladı oğlanı, gerçekten bebek gibi kokuyordu. Göğüsleri de büyümüştü biraz ve Celal hala senin süt hakkın yok demeye devam ediyordu.

"Güzelim sen anlat, ben karar veririm kızıp kızmayacağıma." Celal kocasının kucağına iyice yayılıp başını adamın göğsüne yerleştirdi. "Mahallede... Karnıma garip garip bakıyorlar Mahir... Nasıl desem bakıyorlar işte, kötü değil ama rahatsız oluyorum bazen... Hem çok kilo aldım, hareket edemiyorum bazen, yoruluyorum. Bu kadar zor olacağını bilmiyordum."

Mahir kurulan ilk cümlelere ne kadar kızmışsa sonrakilere o kadar üzülmüştü. Minim bebeğinin içinde nelerle uğraştığının farkında değildi. "Taşınalım mı buradan? İster misin?"

"Hayır... Dediğim gibi Mahir, alışkın değiller ya... Garipçe bakıyorlar sadece." Mahir oğlanın saçlarından öptü, Celal iyice mayışmıştı. "Pekâlâ... O zaman doğum yapınca bağlatılsın ister misin? Bir daha hamile kalmak istemezsen eğer..." Celal başını çabucak kaldırdı adamın göğsünden.

"Hayır! Bissürü bebeğimiz olacak bizim." Genç adam Celal'in saçlarını okşadı, şaşırmıştı Celal'in bu çıkışına. "Sevgilim zor olmayacak mı? Hem ne bir sürüsü? Daha gezmeyecek miyiz?" Celal homurdandı, bebek sevmek varken neden gezeceklerdi ki?!

"Aşkım bebek severiz neden gezelim ki?" Güzel patikler bile almıştı bir sürü, çok seviyordu bebeğini. "Bebeğim sen bilirsin ama hem gezeriz hem de severiz bebeğimizi... Hem ben bir şeyler planladım ben."

Celal'in uykulu gözleri açıldı çabucak, kocacığı acaba ne hazırlamıştı ona. "Kocacım... Ne hazırladın sen? Hm? Ben seni çok seviyorum bak sen böyle yapınca." Burnunu kedi gibi sürttü kocasına.

"Alaçatı diye bir yer varmış... Sen doğum yapınca gidelim bir kaç günlüğüne, araba da alıyorum o zamana kadar. Çok güzelmiş gördüm ben fotoğraflardan." Celal dudaklarını yalayarak kocaman öptü kocasının yanaklarını.

"Ayyy çok güzel olur aşkım! Deniz de var mı oralarda?" Denizi çok merak ediyordu. "Var güzelim, gideriz seninle." Duruldu Celal, doğumdan sonra onu çok zor günler bekliyordu. Bunun farkındaydı oğlan.

"Ama bebek varken nasıl olacak ki bu? Zor olmaz mı?" Mahir bebeğini düşünen oğlanla gülümsedi, bebeği bebeğini düşünüyordu demek... "Güzelim ben ne güne varım... Ben bakarım gece gündüz, seni hiç yormam."

"Yaaaa benim canım kocacım ben de sana kıyamam ki... Neyse beraberce denizimize gireriz madem." Kocasına zorla bıraktırdığı sakalını öptü. Belki sakal bırakırsa çirkin olur diye düşündüğü kocası daha da karizmatik olarak çileden çıkarmıştı Celal'i.

"Kessene sen bunları, yeterince yakışıklı gezdin zaten etrafta." Mahir güldü, inci dişleri görünmüştü, Celal yine iç çekti. Oğlum inşallah babasına benzer diye geçirdi içinden. "Güzelim sen de bir karar ver. Keseyim mi kesmeyeyim mi?" Artık şaftı kaymıştı.

"Kes aşkım, of zaten hep çok yakışıklısın... Moralim bozuluyor artık he." Şimdi yiyecekti kocasının hafif dolgun dudaklarını. Azgınlığı 8 aylık hamile olmasına rağmen geçmemişti hala. "Kocacım aşkım... Öpeyim mi seni?"

"Öp bakalım, küçük sincap." Celal kıkırdadı, dudaklarını büzerek kocasının dudaklarını öptü. Mahir mayışmış, aşkla dolmuş hissediyordu.

"Ay kocacım sakalın battı bana! Ayh çabuk kes şunu be!"

📍

Bölüm nasıldı?????

Bu da böyle bir bölümdü, o kadar yorgunum ki zar zor yazdım bölümü.

Gözlerim felaket ağrıyor.

Sizi seviyorum ♥️🌼

Yılgın (Bxİntersex)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin