Yılgın (Bxİntersex)

🌼 36

Çalıştığım için sık sık bölüm atamıyorum

Bugün biraz müsaittim

Her zaman böyle olmaz.

Keyiflice okuyun kafes dövüşü yapmayak

600 oy, 250 yorum

📍

"Mahir... Mahir kalksana hava çok sıcak." Bunalmıştı iyice, üzerinde sadece Mahir'in tişörtü vardı fakat yine de çok sıcaktı. "Mahir..." onun yorgun olduğunu biliyordu fakat yine de sıcaktı işte.

Duramıyordu.

"Bebeğim baba çok yorulmuş di mi? Bizim gibi akşama kadar evde oturmuyo tabii." Karnını okşuyordu, daha büyümeye başlamamıştı. "Sen de bunaldın di mi? Of çok sıcak ya. Bahçeye çıkalım mı bebeğim hm?"

Celal kendi kendine başını salladı, çıplak ayakları zemine değdi ve yataktan kalkıp odadan çıktı. Mahir'in tişörtü baldırlarını okşarken kıkırdayarak mutfağa ilerledi önce.

Dolabın kapağını açtı ve süt kutusunu çıkardı dolaptan. Bardağa sütü boşaltırken bebeğiyle konuşmaya devam ediyordu. "Baba ikimizi de çok seviyo biliyon mu? Bilmiyon tabii... Amma en çok beni seviyo bak! Sen kıskanma ama yani öyle."

Kocası eve gelince önce kendisini sonra karnını öpüyordu, bu da onu daha çok sevdiği anlamına geliyordu Celal için. Biraz mutlu mutlu sütünü içti bahçeye doğru yürürken.

Ardından bir anda durdu.

"Ama ya seni daha fazla seviyosa? Ya sen doğunca beni daha az severse? Sevmez di mi? Beni daha az sevmez." Hava ılık esiyor, tişörtün eteklerini kıpırdatıyordu.

"Daha çok severim. Seni hep dünden daha fazla seviyom ben, sen neden gece gece böyle sorular soruyon kendine?" Mahir uyku sersemi seslere uyanmış, oğlanı bahçede görünce arkasından sarılmıştı.

Celal'in saçlarından öptü.

"Ayh! Mahir! Korktum he..." sütü azıcık eline dökülmüştü. "Bak sütü de döktüm hii!" Dilini çıkarıp elindeki sütü yaladı. "Kedi misin sen? Şu hareketlere bak." Ciddi ciddi bu tatlılık bu cilve kalbine iyi gelmiyordu.

Bir ömür her saniye izlese doyamazdı oğlana.

"Kedi de olurum ne varmış?! Hem... Az önce dediydin ya... Her gün daha mı çok seviyon beni sen? Ay çok seviyon yani di mi?" 18 yıldır hiç sevilmemiş bir oğlan doyasıya sevilmek istiyordu.

Yıllarca kocası tarafından sevilse yine daha fazlası için dilenci olurdu.

"Seviyom tabii, dünyada benden daha aşık bir adam bulamazsın Celal... Hele senin gibi birini bulmak.... Mümkün değil." Oğlanın yüreğini okşuyordu uslu uslu.

Oğlan kıkırdadı, ne çok gülüyordu bu ara. Sanırım sevilmek ve sevmek böyle bir şeydi. "Ben de seni çok seviyom aşkım. Sen niye uyandın? Hiii ben mi uyandırdım yoksa? O kadar seslendim de uyanmadıydın, öldün sandım hatta." Konuşurken ifadeden ifadeye geçmişti yüzü ,Mahir'i her haliyle mest ediyordu.

"İnsan ölü kocasını bırakıp süt içmeye mı gelir.." Celal güldü, bir de dalga geçiyordu he?! "Ayh kocacım unuttum helvanı yapmayı!" Mahir oğlanın beline elini sararak tuttu ve kendisine çevirdi.

Hiçbir şey demeden aniden kucağına aldı ve oğlanın çığlığını susturmadan içeriye geçti. "Ay noldu aşkım."

Mahir, biraz gergin duruyordu sanki.

"Bir orospu evladı camdan sana bakıyodu, katil olmayayım gece gece diye içeriye geçtik güzelim." Yarın sabah Nihat'la alırlardı adamı evinden, misafir ederlerdi.

"Özür dilerim..." oğlanın başı yere eğilmişti, öylece tişörtüyle çıkmıştı bahçeye. Kendisini suçlu hissediyordu, Mahir ona ne kadar kızsa haklıydı. "Niye özür diliyon güzelim? İstersen çıplak gezersin, kime neymiş? Ev bizim evimiz değil mi hm?"

Başını salladı Celal ama yine de kendisini kötü hissediyordu. "Ama benim altımda bi şey yoktu, adam bakar tabii." Hala ona ne öğretildiyse o aklındaydı, eğer bir yerini açarsan erkek kısmı bakar izlerdi.

"Celal, at şu aklındaki kötü düşünceleri. Hiçbir erkek bakamaz sana, ne istersen giyersin, nasıl istersen davranırsın. Sana laf edip bakacak adamı öldürürüm ben."

Koltuğa oturmuş oğlan da kucağındaydı, baldırlarını okşadı Celal'in." Ama baktı o adam, ya iğrenç şeyler hayal ederse benlen ilgili?" Düşünmek bile istemiyordu. Mahir'in sinirden başı döndü, oğlan bilmeden yangına körükle gidiyordu.

"Sen canını sıkma, ben onu yarın güzel bir dille uyarırım. Hadi sen sütünü iç." Sakin olmak için oğlanın güzel gözlerini seyretti bir süre, Celal uslu uslu sütünden yudum alıyordu.

"Mahir... Şey diyecem ben sana." Nasıl diyecekti ki şimdi acaba? Ama aklına da takılmıştı. "Ne diyecen kurban olduğum, yerim o ağzını yüzünü." Celal kıkırdadı. "Ya aşkım... Şey hani ben anne olacam ya!"

"Ee." Cidden merak ediyordu Mahir, hangi çok gereksiz konuyu soracaktı acaba şimdi? "Memelerim büyür mü? Süt de gelir mi?" Mahir'in tükürüğü boğazına kaçtı birden.

Bu Mahir'e sorulacak konu muydu yani...

"Kurban olduğum, bilmiyom ki." Düşünmek istemiyordu. Düşünme Mahir... Öyle hayaller kurma Mahir... Celal düşünceleriyle gülümsedi.

Elindeki bardağı yere bıraktı yavaşça ve kocasının kulağına yaklaştı sır verir gibi. "Şey... Eğer süt çıkarsa sen de içebilirsin kocacım. Ben sana da ayırırım."

Mahir çabucak toparlandı. "Uyku saatimiz geldi, hadi." Mahir'in uyanma saati gelmişti oysa. Oğlan kucağındayken kalktı ve yatak odasına girdi. "Yaaa istemiyon mu Mahir? Tamam sen istesen de içirmem artık. Sana nah meme."

Mahir gülmemek için tuttu kendisini.

"Güzelim, uyu hadi bir tanem benim. Beni bazen çok yoruyon vallahi billahi." Celal burnunu çekip yatakta arkasını döndü. Dönerken de homurdandı.

"Sen beni sevmiyon artık, sütümü de vermicem. Ne içersen iç banane!" Mahir de yatağa girip oğlanın arkasından sarıldı sıkıca. Burnunu oğlanın kulağının arkasına götürüp sürttü kokusunu almak için.

"Süt gelmese bile ben eme eme getirtirim sen merak etme."

📍

Kudurmuşlar AAAAA

MSKWMKSKS

Ya kurguyu yazarken aşırı eğleniyorum ya

Bölüm nasıldı??

Sizi seviyorum ♥️🌼