Keyiflice okuyun la
Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum bebeklerrrrre
📍
"Fatma sen koş var git Mahir'in evine, haber et. Ben de şu telefondan hastaneyi arayayım." Fatma elleri titreye titreye bıraktı Celal'i, oğlan hala inlemeye ve acı çekmeye devam ediyordu.
Nihat çabucak dükkanın sabit telefonuna ilerleyip hastaneyi aradı, endişe ve gerginlik hakimdi üzerinde. "Adres... Aşağı nuhçatlı mahallesi, çiçek pastanesi... Evet evet orası... Lütfen çabuk olun doğum başlamış, ben ne yapacağımı bilmiyorum. Hamile olan çift cinsiyetli hanımefendi ben nasıl doğurtayım?"
Celal can havliyle ve bacak arasından akan bir şeylerle iyice rahatsız olarak inledi. Öyle ki ses telefonun diğer tarafındaki kadının kulağına kadar ulaşmıştı. Diğer taraftan uğultulu sesler gelirken Celal'in umrunda değildi.
"Nihat abi! Kocam! Kocamı getir bana AAHHHH!" Şuan sadece onun varlığına ihtiyacı vardı. "Yahu dur bi şimdi ben de doğuracağım! Nerde bu kocan ya! Ikınma oğlum bak vallahi normal doğum olamaz bu. Derin nefes al huh hadi oğlum."
Nihat ve Celal ikilisi derin derin nefes alıp veriyordu, en son Nihat'ın başı dönmüş derin nefes almayı bırakmıştı. "Nerde bu senin kocan ya! Mahir!" En sonda bağırarak oğlanın saçlarını okşadı, Celal kan ter içinde kalmıştı.
Nihat da korku ve endişe belirdi, bir ihtimal hala aşağıdan akan kanla karışık doğum suyuna baktı. Bebekten çok Celal'e bir şey olacak diye korkuyordu. "Bu amına koyduğumunun yerinde hala ambulans niye gelmedi? Bir avuç insanız halbuki." Sinirliydi, Celal karnını tutuyor gözlerinden yaş bağımsız akıyordu.
"Celal! Celal iyi misin?" Mahir koşa koşa can havliyle girdi dükkana, Celal'in doğumunun başladığını öğrendiği anda nevri dönmüş, kendisini kaybetmişti. "Güzelim?" Hemen yere oturup oğlanın başını tuttu, Celal ağlıyor derin derin nefes almaya devam ediyordu.
"Nihat nasıl oldu bu?" Ne diyeceğini bilmiyordu mahallenin başında ambulansın sesi duyulurken, Nihat da dağılmış haldeydi ve Fatma dışarıda sayıklayarak ambulansın önüne çıkıyordu. "Bilmiyorum ki Mahir, bir geldik yerde yatıyor kanlar içinde. Biz de şok olduk."
Mahir ağlamamak için gözlerini kırpıştırdı, güzel eşini böyle bir durumda görmek onun için hazırlıksız bir durumdu. "Güzelim iyi olacaksın, bak geliyorlar. Dayan azıcık güzelim." Oğlanın baygınlaşan suratına baktı, alnından öptü.
Ambulans görevlileri içeriye girerken Mahir de dahil herkesi dışarıya çıkardılar, içeride bir süre hasta hazırlandıktan sonra seri bir şekilde sedyeye yerleştirilen Celal kan kaybına daha fazla dayanamayıp baygınlık geçirdi.
Nihat ambulans hareket etmeden arabayı çalıştırdı ve Mahir'i zorla arabaya bindirdi, üçlü vakit kaybetmeden ambulansın peşine takıldı.
Onları uzun bir gün bekliyordu.
📍
4 saat sonra;
"Bir şey oluyor Nihat, hala çıkmadı içeriden. Kafayı yiyeceğim ya Allah'ım bize niye bunu reva görüyorsun? Ne kusur işledik biz?" Nihat Mahir'i sakinleştirmek için adamın omzuna dokundu. "Kardeşim sakin ol bir, doğum bu oğlum öyle pat diye çıkmıyor çocuk."
Mahir sakinleşebilmek için derin bir nefes aldı, Allah'a isyan etmek istemiyordu. "Nihat tamam da 4 saat oldu, şimdiye çıkması gerekmiyor mu?" Fatma kenarda sessizce oturuyordu. "Oğlum çıkmaz demek ki, otur bi sen, kan verdin zaten."
4 saat içinde 2 ünite kan vermişti ve biraz oturup dinlenmezse onun için de iyi olmazdı.
"Sakin olamıyorum, ödüm kopuyor Celal'e bir şey olacak diye. Ona bir şey olursa aklımı yitiririm Nihat, yemin ediyorum toparlanamam." Bunu o artamdaki herkes biliyordu, Mahir Celal olmadan hiç olurdu.
"Bir iki saat içinde çıkacak şuradan, gayet de sağlıklı bir şekilde ve sen de böyle aciz göründüğün için kendinden utanacaksın aptal!" Nihat genç adamı ittirerek oturttu sandalyeye.
İçeride ise durumlar farklıydı, önce kanamayla ilgilenme durumunda kaldıkları için bebek bir süre oksijensiz kalmış, bu nedenle de hem bebek hem de Celal için zorlu saatler ilk dakikalardan başlamış oldu.
Fakat her şeye rağmen genç oğlanın mücadeleden kaçmayan yüreği Mahir ve bebeği için bugün ekstra uğraş veriyordu. O, yenilmeyecek daha bebeğiyle beraber oyunlar oynayacaktı. Üstelik bitirmesi gereken bir ortaokul, ardından da meslek lisesi vardı.
Bir kaç hafta sonra sınavlara girecekti, hepsinden yüksek almalı kocasını gururlandırmalıydı.
Doktorların saatlerce uğraşı sonuç verdi 5. saatte, bebek küveze alınsa da Celal'in durumu bebekten daha iyiydi. Dikişleri tamamlandı, vücudu kandan arındırıldı ve Celal normal odaya alınmak üzere ameliyat haneden çıkarıldı.
Celali bekleyen üçlü ise umudunu tamamen kaybetmek üzereyken gördü oğlanı sedyede, hemşireler dikkatli fakat hızlı bir şekilde çıkarıyordu onu içeriden. Mahir koşar adımlarla eşinin yanına ilerledi, durumunu sordu hemşirelere.
"Bizim bilgi verme hakkımız yok fakat doğum zor geçti, bebeğiniz küvezde... Hastanınsa durumu şimdilik iyi." Üçlünün yüreğine su serpilirken Mahir bir yandan da üzgündü bebeği için, biliyordu ki bebeğe bir şey olursa onunla aylarca konuşan Celal yıkılır, zor toparlanırdı.
Odaya kadar takip edildi Celal, kocası yanıbaşından ayrılmak istemediği için doktorla konuşan da Fatma'yla Nihat ikilisi oldu. Bir kaç dakikalık konuşma sonunda ikisi de Mahir'den anahtar alıp eşya almak için ikilinin evine gitti.
Anlaşılan gün gibi gece ve ondan sonraki günler de bir süre zorlu ve meşakatli olacaktı.
Onların zaten kolay kazanılmış iyi günleri olmamıştı hiç. Bunun da hakkından gelirlerdi şüphesiz.
📍
Doğum nasıl yazılır bilemedim ama olmuştur umarım.
Öğle aranızda okuyunnnn
Bölüm nasıldı??
Sizi seviyorum ♥️🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yılgın (Bxİntersex)
Narrativa generaleTamamlandı📍 🌈 Onu ailesinden kurtaran adama minnetle baktı, elleri çimento kalıntılarıyla ve izleriyle doluydu. Olsun dedi içinden, tek tek silerim ben her bir noktayı... Final: 442k okunma 46.1k beğeni