3. Bölüm İlk görev

185 14 11
                                    

Selam

Nasılsınız?

Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor; bir hilal uğruna, ya rab, ne güneşler batıyor."

- Mehmet Akif Ersoy

- Mehmet Akif Ersoy

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

3. Bölüm:ilk görev

VERA

Gökyüzünde dalgalanan al rengi bayrağa diktim bakışlarımı, yüzümde tebessüm vardı. Bir gün, bir gün al rengine kendi kanımıda eklemek nasip olsun.

Çok şehit gördüm, çok silah arkadaşım gözlerimin önünde şehit oldu, sayamayacağım kadar çok şehit ailelerine haberleri verdim. O kapıyı çalarken ne diyeceğim, nasıl diyeceğim diye düşünürüz ama o kapı açılınca hiç bir şey demene gerek kalmıyor. Bir eve daha ateş düşüyor camlara al bayrak asılıyor, bir ananın daha yüreği yanıyor. Şehit olmak bizim için şereftir ama bir an da olsa arkamızda bırakacaklarımızı düşünüyoruz, çekecekleri acıyı düşünüyoruz, gene de şehit olmaktan vazgeçmiyoruz, ölümü göze alan bir askerin devletini nasıl yıkmayı dünüyorlar?

"Nereye daldın asker "hakan komutanın sesiyle bakışlarımı bayraktan çektim, ayağa kalkıp selam verdim.

"Rahat ol asker "yanıma oturunca bende tekrardan yerime oturdum. Benim daha önceden baktığım bayrağa bu sefer o bakıyordu

"Timinin neden dağıldığını öğrendim" sustu başka bir şey demedi, hoş pekte denilecek bir şey yok

"Aramız çok iyi değildi, bizi bağlayan tek biri vardı o da şehit olunca hepimiz dağıldık. "ikimizin de baktığı tek yer dalgalanan al bayraktı.

"Askeri hayatında çok işler başarmışsın, senin gibi bir askerle çıkacağım görevler benim için büyük bir şeref olacak"

"Estağfurullah komutanım o şeref bana ait mavi kurt timi hakkında şimdiden çok şeyler duydum." Öyleydi, bütün askerler onlardan bahsediyordu. Deli olduklarını, asla pes etmediklerini, girdikleri bir yeri patlatmadan cıkmadıklarını ve daha nice şeyler duymuştum.

"Biraz deli bir timim var alışırsın"

"Alışmama gerek yok komutanım, onlardan aşağı kalır yanım yok"

"Doğru sende delisin " gülüp bakışlarımı bayraktan onun yüzüne çıkardım, o da bana bakıp güldü. "Mir hepsinden deli, öyle bir keskin nişancı ki nişan al dediğim kişiyi öldürür, yaralama gereksinim duymaz." Kaşlarım şaşkınlıkla havalandı.

"Deli olduğu ilk günden belliydi ama bu kadarını beklemiyordum."

"Senden çekiniyor, bak gör alıştığında tekrar eski geveze,deli haline döner." Gülüp bakışlarımı çardakta gezdirdim.

Vera Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin