Selam
Nasılsınız?
29. BÖLÜM: görev
VERA
Elimde ki silahı daha sıkı kavrayıp, kapanan gözlerimi açık tutmaya çalıştım.
"Gülüm" Mir yalım'ın sesiyle kafamı kaldırdım.
"Efendim "
"Biraz dinlen nöbeti ben devralacağım"
"Tamam 1 saat yatar gene ben kalkarım nöbete"
"Bakarız gülüm git uyu sen " nöbeti Mir yalım'a bırakıp bir köşeye geçip uyumaya çalıştım. Tam dalıyordum ki Mir yalım'ın telaşlı sesiyle gözlerim açıldı
"Komutanım"
"Ne oldu teğmen" Hakan komutan yattığı yerden kalkacaktı ki Mir yalım oturmasını işaret etti.
"Saat 7 yönünde 2 km ötede araçlar durdu." Dürbünü alıp baktığımda 9 aracın etrafında elleri silahlı şahısları gördüm.
"9 araç var toplamda 25 kişi gibi duruyor ellerinde silah var "
"Herkesi kaldırın tetikte olun "yanımda yatmış olan agid abiye döndüm
"Agid "
"Efendim komutanım"
"Yavaşça kalk "lafımı ikiletmeden silahını alıp ayağa kalktı.
"Mir yalım, Gökay siz sol taraftan etraflarını sarın "
"Vera, agid siz sağdan "
"Halil sen benlesin biz önden ilerleyeceğiz"
Silahları ve çantayı sırtımıza alıp kendimizi belli etmeden çıktık.
"Vera "Mir yalım'ın sesiyle ona döndüm.
"Efendim"
"Çok dikkat et "
"Tamam sende çok dikkat et "
Agidle sağ taraftan ilerleyip kendimize yer ayarlayıp güzel bir yere geçip uzandık. Silahımı ayarlayıp agid de döndüm.
"Hakan komutanlar nasıl?"
"Yerleşmişler onlarda" kafamı sallayıp tekrar yerime geçtim.
1 saat boyunca hakan komutandan haber bekledik
"Hareketlilik var "Halil'in sesini duyunca silahın dürbünüyle etrafa baktım. Karşı taraf arabaya binmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vera
General Fictionbakışlarım mavi gökyüzünü süsleyen bayrağa değdi. biz bu vatan için yaşadik bu vatan için şehit olacağız. bu gökyüzünü süsleyen bayrağın rengine renk katacağız. dağları ayak seslerimiz inletir, gökyüzünü şerefli kanımız süsler, adımız düşmani korkut...