AKSİLİK

22

Media=  Ceylin'in kombini

--------------------

-"Abi Allah aşkına bir rahat olur musun ya!"

-"Şunu giyer misin? Üşüyeceksin salak."

-"Ya terlerim ben kendimi biliyorum."

Odadan çıkmak üzereydik ama abim üzerime ceket almam için ısrar ediyordu.Atalay ve Gurur salonda bizi bekliyordu ve biz burada oyalanıyorduk.

Abimin şık lacivert takımı onu çok çekici göstermişti.Canım abim.

-"Sen bir üşüdüm de bak o zaman nasıl sıçıyorum ağzına."

-"Üşümem ben."

-"İnşallah."

O söylene söylene telefonunu cebine attı ve odadan çıktı bende son kez boy aynasından kendime bakıp gülümsedim.Hayatımda ilk kez bir partiye gidecektim ve çok heyecanlıydım.

Çantamı alıp odadan çıktığımda üçünün de gözleri anında beni bulmuştu.Atalay ıslık çalıp yanıma geldiğinde kolunu girmem için uzattı.Tam koluna gireceğim sırada Gurur'un bakışlarını gördüm.Bana değil,Atalay'a bakıyordu.Gözlerinde sinir var gibiydi ve anlamadığım bir şekilde vücudu gergin duruyordu.

Pek önemsemediğim için Atalay'a gülümsedim ve koluna girdim.O abime öpücük attığında abim sadece gözlerini devirip küfretmişti.

-"Gidelim artık şu siktiğimin partisine."

Abim tam cevap verecekken Gurur kapıyı açtı ve spor arabasının yanına ilerledi.Biz de peşinden çıktığımız sırada havanın cidden soğuk olduğunu fark ettim.Atalay'ın koluna biraz daha sarıldıktan sonra üşüdüğümü anlamış olacak ki ceketinin cebini gösterdi.Kolundan çıkıp sağ elimi ceketinin cebine soktuğumda cebinin sıcaklığı parmaklarımı yumuşatmıştı.Yavaş adımlarla abimlerin yanına gittiğimizde bir anlık Gurur'un bakışları Atalay'ın cebinde olan elime kaymıştı ama anında gözlerini çekip arabaya binmişti.

-"Nesi var onun?"

-"Tartıştık biraz öyle.Takma kafana, önemli bir şey değil.İki saate tribi geçer."

Başımı sallayıp arabaya geçtiğim sırada abimin gözleri üşüyüp üşümediğimi kontrol etmek ister gibi yüzümü taradı.Başını önüne çevirdiğinde siyah filmli camdan dışarıyı izlemeye başladım.

*****************

-"Girmesek mi hiç?"

Gerilmiştim...O kadar kalabalık ve yüksek sesli müzik vardı ki insan ister istemez geriliyordu ve heyecanlanıyordu.

Abimin koluna sıkıca tutunduktan sonra onların göz devirişlerine şahit oldum ama görmemezlikten geldim.

-"Geldik o kadar.Geri dönüp ne yapacağız hem?"

-"Ne bileyim ben ya?"

Atalay'a stresten ters yapmıştım ama anlamalılardı.Hayatımda ilk defa böyle bir etkinliğe giriyordum ve çok kalabalıktı.Üstelik hepsi okuldan insanlardı yani hiç birini sevmiyordum.

Birkaç dakikanın sonunda Gurur önden gidip,bahçe kapısını aralayan görevlinin yanından geçti ve içeri girdi.Arkasından ilerlediğimizde bahçeye giriş yapmıştık.Her yer şatafatlı süslemelerle dekore edilmişti.Yan tarafta duran havuza giren birkaç kişi vardı,herkesin keyfi yerindeydi.

İnsanların ellerinde olan içeceklere göz gezdirdiğimde çoğunun alkol aldığını görüp yüzümü buruşturdum.Ne işimiz vardı böyle bir yerde ya?

-"Şu tarafa geçelim çok kalabalık değil."

Abim boşta olan eliyle bir yeri gösterdiğinde o tarafa yöneldik ve sadece küçük yuvarlak ve uzun bar masalarını andıran masaların oraya geçtik.Boş yer bulup masanın etrafına geçtiğimizde bir yanımda Atalay bir yanımda abim ve tam karşımda Gurur vardı.

-"Merhabalar...İstediğiniz bir şey var mıydı?"

Bizim yaşlarımızda olan çocuk yanımıza yaklaşıp ne içeceğimizi sorduğunda abimle birkaç saniye göz teması kurdum ve yardım isteyen bakışlarımı ona yolladım.

-"Spirytus Rektyfikowany istiyorum."

Abimden önce davranıp Gurur kendi içeceğini söylemişti.Hızlı ve akıcı bir şekilde istediği içeceğin adını söylediğinde hepimiz şaşkındık ama sanırım en çok ben,çünkü ne istediğini bilmiyordum.

-"Efendim o sınırlı sayıda maalesef-"

-"Dört katını getirtirim merak etme."

Çocuk şaşkınlığını üstünden atıp kafasını salladıktan sonra bakışlarını bize çevirdi.Atalay seçim hakkını abime vermiş olacak ki gözleri onu bulmuştu.

-"Bana ve arkadaşıma bira,kız kardeşime ise şeftalili meyve suyu."

Garson siparişimizi aldıktan sonra villanın kapısına yöneldi.Arkada çalan Demet Akalın şarkısı oynayasımı getiriyordu ama utandığım için hareket etmiyordum.

-"Sen kafayı mı yedin?"

-"Karışma."

-"Mal mısın oğlum? İçersen ayılamazsın,biliyorsun."

-"Biliyorum."

-"En son kardeşin öldüğünde içmiştin Guru-"

Atalay'ın sözünü kesen Gurur'un öfkeli gözleriydi.Onu ilk defa Atalay'a karşı böyle bakarken görüyordum.Ne olmuştu?

Abim anlamış olacak ki hızla kafasını Atalay'a çevirdi.Ben gergin olan ortamı daha çok germemek adına konuşmuyordum ama meraktan çatlayacaktım.Neydi bu gerginliğin sebebi?

-"Siktir!"

Atalay sanırım abimin bakışlarından anlamıştı nedenini.Birkaç küfür savurduktan sonra bir şey demeden yanımıza yaklaşan garsona baktı.

İçeceklerimiz masamıza tek tek konulduğunda meyve suyu dolu olan bardağı dudaklarıma götürüp birkaç yudum içtim.

-"Enerjimiz düşmesin,eğlenmeye geldik...Bu geçici hevesinin tadını çıkar!"

Abim cümlesini bitirdikten sonra çalan şarkıya eşlik etti ve Atalay'la Gurur'un yanına geçip cilveli bir şekilde şarkıyı söylemeye devam etti.

-"Yağız sen şarkı söyleme birader."

-"Niye lan?"

-"Sesin ciyaklayan yavru tilki gibi çıkıyor."

Abim ona ters ters bakıp söylenmeye devam etti ama sonra tekrar şarkı söylemeye başladı.Atalay'a sataşıyordu ve o da bir süre sonra abime ayak uydurmuştu.İkisi oldukça eğlenceli bir şekilde dans ediyorlardı,onların bu eğlencesi kahkaha atmama neden oluyordu.Ara sıra Gurur'un bana dik dik baktığını görüyordum üstelik gördüğümü fark etmesine rağmen bakışlarını kaçırmadan dümdüz duruyordu.