AKSİLİK

24

-"Abimi gören oldu mu?"

-"Tuvalete gideceğini söyledi."

-"Atalay! Abimi yalnız bırakmayacaktık,neden ikinizden biri gitmedi?"

-"Çocuk muyum ben amına koyayım gel birde tut yardım et ucundan  dedi.Bende gitmedim,yarım saat oldu ortalıklarda yok.Sude-"

-"Sude ve Barış'ta yok...Gurur nerede? Ya neler oluyor?"

Ben evin içinde ki lavaboyu kullanmaya gidip gelmiştim ama abim hâlâ gelmemişti.Gurur,Sude ve Barış'ta yoktu.Kesinlikle bir şeyler olmuştu.

Atalay'ın buram buram alkol kokmasından dolayı ondan biraz uzak durdum ve ona kahve getirmesi için yanımıza gelen garsona sipariş verdim.

-"Ceylin ben mi yanlış görüyorum yoksa şurada bir kızla öpüşen Gurur mu? "

Atalay cümlesini bitirir bitirmez baktığı yöne bakışlarımı çevirdiğimde,Gurur'un bir kızı arka bahçenin duvarına dayamış ve hararetli bir şekilde öptüğünü gördüm.Bir eli kızın yüzünde diğeri ise kalçasındaydı.

Şaşkınlıktan mıdır bilmiyorum ama o an sertçe yutkunma gereği duydum ve gözlerimi birkaç kez kırpıştırıp onları görmemezlikten geldim.Gözlerim Atalay'a döndüğünde kaşlarını çatarak pür dikkat Gurur'a baktığını fark ettim.

-"Evet Gurur...Öyle izleme,ayıp."

-"O yaparken ayıp değil de biz izlerken mi ayıp? Kardeşinin ölüm yıl dönümü bugün,beyefendinin yaptığına bak."

-"Ölüm yıl dönümü mü?"

Şaşkınlıkla gözlerim büyürken Atalay gelen kahvesinden bir yudum aldı ve o da en az benim kadar şaşırmış gibi dudaklarını araladı.

-"Bilmiyor muydun? Gurur'un kardeşi tam iki yıl önce bugün ölmüştü...Artık üç yıla yaklaşıyoruz ve Gurur her ölüm yıldönümünde aynı serseriliği yapıyor,kendini başka şeylere vermeye çalışıyor.Büyük ihtimalle şu an oradaki kızı öpme amacı kafasını dağıtmak."

-"Anladım."

-"Ben abine bakıp geleceğim."

Başımı onaylar anlamda salladıktan sonra içimde büyük bir savaş verdim ve savaşımı kazanıp onların olduğu tarafa hiç bakmadım.

Telefonumu çıkartıp abimin numarasına tuşlayacağım sırada atılan mesaj dikkatimi çekti.Abimdendi.

Bana değer veren tek kişi: Sude ve Barış evin arka tarafında.Bizim hakkımızda konuşuyorlar ve ben ses kaydına aldım.Acil bir şekilde arkaya gelin Ceylin!

Sohbetten hızla çıkıp Atalay'ı aradım ve tekte açmasına sevinip hızlı bir şekilde abimin attığı mesajı ona açıkladım.Onu villanın arka tarafına gönderdikten sonra öpüşmesine devam eden Gurur'un yanına ilerledim.

-"Keyfinizi bozmak istemem ama bir sorun var...Benimle gelmen gerek."

Gurur,benim geldiğimi fark edip kızın kalçasından elini çekti ve kaşlarını çatıp bana baktı.Büyük ihtimalle hangi sorundan bahsettiğimi anlamıştı.

-"Yarın gece ara beni."

Adım atmadan önce kıza dönüp keskin bir dille konuştuğunda şaşkınlıktan küçük dilimi yutmak istedim.Neden bilmiyorum ama sanki içime bir öküz oturmuş gibiydi,gözlerim birkaç saniye dağılmış saçlarına ve hafif şişmiş dudaklarına kaydığında yutkundum ve bakışlarımı ondan ayırıp önüme çevirdim.

-"Gidelim."

Onun bir şey demesine fırsat vermeden evin içine adımlarımı yönlendirdim ve hızlı hızlı topuklularımla yürüdüm.Şunlar yerine keşke daha sportif bir şey tercih etseydim!

Girişin arka tarafına vardığımızda görüş alanıma abimler nihayet girmişti.Koşar adımlarla gidip abimin yanında durduğumda,Gurur'un kendinden emin ve rahat bir şekilde yanımıza gelişini izledim.

-"Başlatıyorum kaydı."

Hepimiz insanlardan uzak bir tarafa geçtiğimizde kimsenin bizi izlemediğinden emin olduk ve ardından abimin başlattığı ses kaydını pür dikkat dinledik.

-"Ben sıkıldım artık Sude,istemiyorum seninle olmayı...Midem bulanıyor kızım seni görünce,şu planını artık uygula ve hayatımdan çık."

-"Bende sana bayılmıyorum,tek istediğim o çocuk...Hem ben sana yapacaklarımı anlattığımda pek meraklıydın Gurur'dan intikam almaya,bu kadar sabırsız olma bebeğim...Her şey planladığımız gibi olacak."

-"Kızın dikkatini nasıl çekeceğim."

-"Atalay'ı hallet,kız kendisi sana gelecektir.Nasıl olsa sana deli gibi aşık,platonik.Kullan onu,duygularıyla oyna,onu anlıyormuş gibi yap...Ne bileyim oğlum dikkatini çek işte,gerekirse yapış dudağına."

-"Ben o iğrenç şeyi öpmem."

-"Orası senin bileceğin iş,gece iki gibi bizim oraya gel...Ben diğerlerini hallettim,o orospu çocuğu Gurur bana yaptıklarının bedelini ödeyecek...Hem o kız hem Gurur pişman olacaklar.Bende Yağız'la beraber mutlu mesut yaşayacağım."

-"O kıza dokunma düşüncesi bile midemi bulandırıyor...Çok çirkin,dikkatimi çekmiş gibi nasıl yapacağım bilmiyorum..O kız sevilmeyi hak etmiyor."

Sonlanan kayıtla beraber sol yanağımdan aşağı doğru süzülen gözyaşımı sildim.Kırılan kalbimi umursamadan abimin konusuna odaklandım.

Üzerimde hissettiğim gözlerin sahibine yani Gurur'a birkaç saniye dolu gözlerimle bakıp abime çevirdim bakışlarımı.

Çok mu çirkindim ki?

-"Piç kurusu! Kimi öpmekten iğreniyorsun lan sen amına koyduğumunun evladı!"

-"Abi bırak şimdi beni...Gece iki gibi diyor,bir şeyler yapacaklar o zaman aralığında."

Gurur'un bana olan bakışları gitmemişti.Neden bana bakmaya devam ediyordu? Çirkinliğimi mi düşünüyordu yoksa sevilmeyi hak etmeyişimi mi?