AKSİLİK

39

Son kez yumruğumu kum torbasına geçirip geri çekildiğimde Gökhan elinde havluyla yanıma gelip alnımda ki teri sildi.

-"İki saat kaldı, emin misin onunla dövüşeceğine?"

-"Ben kaybedeceğim maça girmem."

O sessizce havluyu elinde tutup beni kum torbamla yalnız bıraktığında yine stres olmuştum. Maçı kaybederim diye değil, Yağız gerçekten gelmezse diye.

Bir saat daha tekme ve yumruk çalıştıktan sonra eldivenleri çıkarıp kenara fırlattım ve ringden çıkıp benim için ayrılan odaya geçtim.

Boy aynasından kendime baktığımda yüzümden gerçekten de stresli olduğum anlaşılıyordu. Vücudumdan akan ter damlacıklarını umursamayıp koltuğun üstünde duran telefonumu aldım ve Serkan'dan birkaç cevapsız çağrı olduğunu gördüm.

Arama tuşuna basacağım sırada onun tekrar aradığını gördüm, çok bekletmeden aramayı açıp telefonu hoparlöre aldım ve koltuğa oturup su şişemi aldım.

-"Dönmüşsün."

-"Kendimi hatırlatmaya geldim."

-"Çoktan unutuldun biliyorsun değil mi?"

-"O yüzden maçımı izlemek için kendi maçını iptal ettin değil mi?"

Ben sırıtarak onu susturduğumda suyumu kafama diktim. Gökhan, Serkan'ın beni izlemesi için maçlarını iptal ettirdiğini söylemişti. Şaşırmamıştım, nasıl dövüştüğümü izleyip kendi kendine alıştırma yapacaktı ve aklı sıra yapacağım hamleleri aklında tutup beni yenmeye çalışacaktı.

-"Duyduğuma göre MMA dövüşçüsüne kafa tutuyormuşsun...O adamın arkadaşım olduğunu söylemiş miydim?"

-"O zaman daha zevkli olacak."

Suyu kenara bırakıp sırıtmaya devam ettiğimde gülüşümden nefret ettiğini hatırladım. Onun suratına bakıp sırıtmamdan hiç hoşlanmazdı ve bende hep bunu yapardım.

-"Seni öldürecek."

-"Sen buna inanıyor musun?...Cidden bu kadar salak olamazsın."

-"Sen iyiyim diyerek kendini kandırmaya devam et, günün sonunda ağlayacaksın...Kardeşin öldüğünde ağladığın gibi."

Gülüşüm yüzümde donduğunda öfkeyle telefonu hoparlörden çıkarıp kulağıma götürdüm ve dişlerimin arasından sinirle konuştum.

-"Haddini aşarsan neler yapabileceğimi biliyorsun...Bir daha sakın kardeşimle ilgili bir şey söyleme."

-"Alt tarafı olacakları söyledim, neden kızıyorsun?"

-"Babanın anneni öldürdüğü gibi mi öldürecekmiş arkadaşın beni?"

-"Kes sesini!"

-"Alt tarafı soru sordum, neden kızıyorsun?"

O küfürler ettiği sırada sinirim tamamen geçmişti. Ona gözlerimi devirip telefonu suratına kapattığımda keyfimin yerine geldiğini hissetmiştim.

Telefonu kenara bırakıp biraz daha su içtim ve ayaklandım. Çok terlediğim için çok su tüketiyordum.

Banyoya girip kısa bir duş aldıktan sonra şortumu giyip odaya döndüm, boşuna üstümü giyinmeme gerek yoktu. Bir saat sonra çıkarmam gerekecekti.

***************

-"Hazır mısın?...Bak çok geç değil, rahatsızlandı maça çıkmayacak diyebilirim."

-"Sen harbi unutmuşsun benimde bir zamanlar o adam gibi olduğumu."

-"Lan oğlum adam hayvan gibi, aşağıda hocası terlerini siliyor...İşin zor diyorum niye anlamıyorsun!"