Leon, Leonardo Kenneth, başımın belası.
"Dünden ne farkı var ki? Aynı aptallığa sahip insanları ipek kumaşlar ve inciler içinde göreceğiz sadece, sakinleş artık Ophelia." Lilith'in sakin sesi Ophelia'yı delirtmeye yetiyordu. Nasıl bu kadar sakin olabilirdi? Sonunda prens ile tanışacaklardı!
Tamam sonuçta prens onları görmeye gelmiyordu ama kuzeninin, Prens Christopher'ın, nişanı sayesinde yüz yüze tanışma fırsatları olacaktı. "Lili, 4 yaşından beri prensle tanışmayı bekliyorum ben."
Lilith kız kardeşine göz devirip korsenin iplerini daha sıkı bir şekilde tutup çekti ve bağlamaya başladı. "Prens'in kötü şöhretinden haberin yok sanırım? Tabii sen herkesin içindeki "iyiliği" ortaya çıkartmaya çok meraklısın."
Ophelia kaşlarını çattı, korkutucu görünmeye çalışarak ellerini beline koydu. "Sen de süsleniyorsun ama, prens için işte."
Lilith kız kardeşinin sözleriyle histerik bir kahkaha attı, ama bu komik bulduğundan değil de, siniri bozulduğundandı. Korseyi biraz daha sıkıp bağlamaya başladı. "Senin aksine benim süslenmek için zamanım olmuyor prenses, elbiseler içine girebildiğim her fırsatı değerlendiriyorum."
Ophelia Lilith'e mahçup bir şekilde bakıp gülümsedi. "üzgünüm, öyle demek istememiştim. Ben sadece- çok gerildim."
Ophelia'nın anında yumuşamasıyla Lilith derin bir nefes alıp elbisesini üzerine geçirdi. Ophelia da elbisenin arkasındaki ipleri bağlayarak ikizine yardım etti. "Saçlarını açık bırakmalısın, her zaman bağlıyorsun."
Kardeşinin tavsiyesini göz önünde bulunduran Lili mantıklı bularak elindeki lastiği geri koydu. Doğruydu, sürekli bağlıyordu zaten. Ophelia onun saçını bağlamamaya ikna olduğunu fark edince heyecanla yatağın üstündeki tarağı eline alıp Lilith'i de kendine doğru çekti ve saçlarını taramaya başladı. "Siyah oldukları için sevmiyorsun ama saçların çok güzel Lili."
Cevap alamamasına rağmen Ophelia gülümseyerek ikizinin saçlarını taramaya devam etti. Aralarındaki ilişkiyi kimse anlayamazdı. Lilith her zaman soğuk ve kaba görünürdü ama Ophelia onun aslında ne dediğini anlar, asla küsmez ya da darılmazdı. Lilith ise olabildiğince kardeşine karşı küçük jestler ya da sözlerle ona olan sevgisini göstermeye çalışırdı. "Prens kimi seçerse seçsin, bu gece eğleneceğiz değil mi? Birlikte etkinliklere çok gidemiyoruz."
Lilith yine cevap vermek yerine başını sallayarak onu onayladı. Prensin gözüne girmekti bu gecenin amacı. Babasının tembihi de bu yöndeydi lâkin kız kardeşiyle vakit geçirmekten zarar gelmezdi. "Eğleneceğiz."
Annesinin çağırması ile Ophelia kardeşinin saçlarını şekillendirip koşarak kendi odasına gitti. Onunda hazırlanması gerekiyordu sonuçta. Lady Dimitri odaya girdiğinde sarışın kızına bakıp gülümsedi ve ona elindeki elbiseyi uzattı.
Oph şaşırarak annesinin uzattığı elbiseyi aldı. "Lilith ile uyumlu giyeceğimizi sanıyordum anneciğim?" Kızının nazikliği Dimitri'yi her zaman mest ediyordu. Diğer kızının kabalığının aksine.
"Gerek var mı ki? İkiniz tamamen farklısınız, bu da belli olsun istiyorum. Altınlarla daha güzel görüneceksin kızım." Ophelia bir anlığına kararsız kalsa da annesinin en iyisini bildiğini düşündüğü için ona izin verdi.
Nişana onu annesi hazırlayacaktı.
Lilith son olarak inci kolyesini taktığında babası odasına girdi, ki bu çok sık olan bir şey değildi. Lili anında babasına doğru dönüp elini kalbine koydu ve hafifçe eğilerek selam verdi. "Kralım, bir sorun mu var?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm the opposite of you
FanfictionAda Wong ve Ashley Graham'ın ikiz kardeşler olduğu bir evren. Kraliyet teması. Resident evil karakterleri.