I'm the opposite of you

Kayıp | 23

Bölüme başlamadan önce bu bölümden itibaren gelecek tüm bölümlerin ağır şiddet, ölüm ve travmatik olaylar içereceğinin uyarısını yapmak istiyorum. Eğer hassas bir insansanız ve kaldırabileceğinizi düşünmüyorsanız lütfen devam etmeyin.

Üzgünüm ama ben drama kadınıyım. Çiçekler ve böcekleri başka kitapta yaşarız artık.

ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Carlos'un gelininin Lilith olmadığını öğrenmesinin iyi bir şey olduğunu sanmışlardı. Alina da Lilith de umutluydu bu konuda. Carlos'un kızı bırakacağına bile inanmışlardı.

Tabii ki öyle olmadı.

"Tüm zamanımı sana harcadım!" Carlos bağırdığında Lilith güldü. Lilith'in gülmesi Carlos'u daha da delirtiyor, sinirden kudurtuyordu. Sanki prenses kendisinden korkmuyordu artık. "Seninle zaman kaybederken asıl gelinimi aptal bir batılıya kaybettim." Lilith'in kıkırdamaları kahkahaya dönüştüğünde Carlos tüm gücüyle kıza sert bir yumruk attı. "Bakalım böyle gülmeye devam edebilecek misin? Çünkü Lilith, karşında eski Carlos yok artık." Carlos prensesi kolundan tutarak ayağı kaldırdığında Lilith yüzündeki gülümsemeyi kaybetti, çünkü Carlos tek eliyle kemerini açmaya başlamıştı.

"Carlos-" Carlos kızı susturmak için kolunu sıktığında Lilith kendini kurtarmaya çalıştı. Carlos onun yüzünde tekrar korku gördüğünde gülümsedi. Artık Lilith'e ihtiyacı yoktu, istediğini yapabilirdi. Carlos kemerini pantolonundan çekip aldığında Lilith Carlos'un başka bir şey yapacağından korkarak kolunu kurtarıp krala tokat attı.

Başı sağa doğru düşen Carlos sessizdi. Birkaç saniye bekleyip tek bir hareketle Lilith'in az önce kendisine tokat atmak için kullandığı kolunu kırdı. Prensesin çığlıkları kulübenin dışından duyulsa da tek bir köylü, asker bile yardım etmeye çalışmamıştı. Carlos bıraktığında Lilith kolunu tutarak yere düşerken Carlos kemerini birbirine çarptırarak ses çıkmasını sağladı. "Uzun zamandır sana dokunmuyordum, şımarmışsın."

Carlos daha kırık kolunun acısını yaşayamayan Lilith'in bedenine kemerini arka arkaya indirmeye başladığında Prenses çığlık atmaya devam etti.

İçeri Alina girene kadar.

Askerlerin elinden zar zor kaçabilen Alina eline geçirdiği ilk sopayı Lilith'i döverken odaklanmış, kız kardeşinin içeri girdiğini fark etmeyen Carlos'un kafasına geçirmişti. Kral aldığı darbeyle elini kafasına koyarak sendeleyip Alina'ya döndüğünde Alina sopayı tekrar adamın suratına geçirdi. Carlos aldığı darbeler ile bayılarak yere düştüğünde Alina sopayı bırakıp Lilith'in yanına fırladı. "Lilith! Lilith iyi misin!?" Lilith ağlayarak kırık kolunu gösterdiğinde Alina sakinleşmeye çalıştı. Panik yaparlarsa canı daha çok acıyabilirdi. "Tamam, tamam düzelteceğim ben." Carlos uyandığı an belki de daha kötülerini yaşayacaklardı ama Alina öylece dışarıda en yakın arkadaşının işkenceye uğramasını dinleyemezdi.

Biraz daha sakinleştiklerinde Alina kulübenin kapısının önüne bir şeyler yığmış, başkasının içeri girmesini engellemişti. Kırık tahtalardan küçük bir parça ve ip bulduktan sonra ağlamaktan yorulmuş, öylece kolunu izleyen Lilith'in önüne, dizlerinin üstüne oturdu. "Acıtacak bu." En küçük parçalardan birini Lilith'in dişlerinin arasına soktuktan sonra kızın kolunu tuttu. "Üçe kadar sayacağım." Lilith'in gözleri yine dolarken başını salladı. "Bir... İki." Üçü söylemeden tek bir hareketle arkadaşının kolunu yerini oturttuğunda Lilith'in ağzındaki tahta parçası düşmüş, kız acı içinde kıvranmaya başlamıştı. "Özür dilerim, özür dilerim geçti." Alina ona sarıldığında Lilith de ona tutundu.