Dream Sight | Taekook

13

Jungkook Jiminle geldiği bu iplikçide çok çeşitli renkte ipler bulmuştu. Taehyunga en çok hangi rengin yakışacapını düşünen Jungkook, nişanlısı için mor renk olanda karar kılmıştı. Jimin ile ödemeyi yaptıklarında küçük olanın içi kıpır kıpırdı. Bir an önce eve gidip hemen örmeye başlamak istiyordu. Jiminle az biraz yol almışlardı ki Jimin evde tuzun az aldığını, kendisinin gidip tuz alması gerektiğini söylemiş, Jungkooka buradan ayrılmamasını hemen geleceğini tembihlemişti. Jungkook tam orada Jimini beklerken yanından adını seslenen  tanıdık sesle oraya döndü. Jungkook ilerisinde kolkola girmiş Soobin ve Yeonjunu gördüğünde kaşları havalandı. "So-obin"

***

Taehyung bugün birimdeki işlerini hızlıca halledip Yoongiye işe olduğunu, önemli bir şey olursa kendisini haberdar etmesini istedi. Taehyung bir çırpıda araca bindiğinde arabacıya Jeon ailesine sürmesini söyledi.
Taehyung Jeonların evine geldiğibde kendisini karşılayan aile üyelerini selamladı. Vakit kaybetmeden söze girmek istiyordu "Buraya geleceğime dair sizi daha önceden haberdar edemediğim için bağışlayın." Bay Hana büyükçe bir gülümsemeyle "Lafı mı olur Bay Kim lütfen içeri buyrun."dedi.
Taehyung içeri girdiğinde Bayan Hana kendisine  bir istediğinin olup olmadığını sormuş, Taehyung ise nazikçe teklifini red etmişti. "Buraya neden böyle apar topar geldiğimi merak etmişsinizdir." Taehyung karşısında kendini meraklı gözlerle izleyen çifte baktı ardından "Jungkook hakkında konuşmak için gelmiştim."dedi. Bay Jeon gözlüklerini düzelterek "Jungkookla alakalı bir sorun mu var?"dedi. Taehyung karşısındakilerden tek bir mimik kaçırmak istemezcesine cevapladı "Yok hayır aslında buraya iyi bir amaçla geldim. Ben Jungkook ile resmi nişanımızın bir an evvel yapılması ve hemen ardına düğünün gerçekleşmesini istediğimi size açıklamak için geldim." Taehyung cümlesinin bitmesiyle Jeonların şaşkın bir hal alan suratlarını izledi. "Bu yüzden ailelerimiz arasındaki ilişkiyi netleştirmeliyiz." Bay Jeon karşısındaki gençten dökülen her kelimeyle saniye saniye şaşkınlığını yenip yerine yüzünün stresli bir hal almasını engelleyemedim. "Anlıyorum."diyerek onayladı genci. Taehyung aldığı cevapla "Bildiğiniz üzere bu tür evliliklerde ailemin size karşılığında bir şeyler sağlaması lazım. Fakat Jungkookun bu evde neler yaşadığını biliyorum. Değersiz gördüğünüz evladınız için herhangi bir şey vermeyeceğim ailenize " Jeon çiftinin yüzü işittikleriyle vembeyaz olmuştu. Karşılarındaki gencin öfkeyle yanan gözleriyse kendilerine hiç yardımcı olmuyordu.

***
Soobin yapmacık kahkasıyla Jungkookun kolunu sıvazladı "Jungkook, hala hayatta olmana şaşırmadım desem yalan olur. Yaşamana sevindim ama bakıyorum hala o eski hanboku giyiyorsun. Ne o Bay Kim seni evinden mi attı?" Jungkook Soobinin kibirli bakışları altında küçüldüğünü hissetti. Elinde tuttuğu kumaş kesesini sıktı. "Zavallı Jungkook. Böyle olacağı belliydi." Yeonjun Soobinin Jungkooku gördükten sonra birden değişen tavırlarıyla şaşkınlık içindeydi. Bakışları gözleri yaşarmış olan Jungkooka döndüğünde çenesini sıktı. Kendine hakim olamayarak "Kes şunu Soobin."dedi. Soobin ardından Yeonjuna sarılarak "Özür dilerim nişanlım. Ama yalan değildi ki söylediklerim" dedi. Jungkook bakışlarını önündeki çifte çevirdiğinde Yeonjunun belinde olan Soobinin kollarına baktı. Bu görüntü onda hiçbir duyguyu uyandırmasa da Soobinin kendisini bu kadar küçük düşürmesi tam burada içi çıkana kadar ağlamak istemesine sebep oluyordu. Yeonjun Soobinin beline sardığı eli çözerek " Bu kadar yeter gidelim Soobin."dedi. Jungkookun olduğu tarafa daha fazla bakmamaya çalıştı. Karşısında dolu gözlerle duran genci biraz daha izlerse ona karşı dayanamayacağını biliyordu. O artık nişanlı biriydi. Böyle bir şeylerin içinde uyanması bile karaktersizlikti.

***

Taehyung karşısında kirece dönmüş suratları daha fazla izlemek istemedi. Onlara ne kadar uzun bakarsa o kadar sinirlendiğini hissediyordu.  "Kim ailesinden herhangi bir destek bekliyorsanız şayet bunun tek yolu Jungkooktan samimi bir özür dilemenizdir. Yoksa artık ne benim ne oğlunuzun size karşı bir bağı kalmamıştır." Taehyung konuşmasının bitmesiyle ayaklandı. Daha söylemek istediği o kadar öfke dolu kelimeler vardı ki bu ikiliye yibe de kendini durdurdu. Jungkooka buraya geldiğine dair bir şeyler söylememiş olması belki de küçüğünün onları affetmek isteyebileceği fikrini de yanında getirmiş bu sebeptendir ki herhangi bir bencillik yapmadan kararı Jungkooka bırakmak istemişti.

***

Soobin Yeonjuna sen git geleceğim demesinin ardından Yeonjunun yerinden kıpırdamadığını gördü. Kendini göz devirmemek için zor tutarken Jungkooka sarılacakmışcasına kollarını ayırarak büyüğünün kulağına yaklaştı. Fısıldayarak "Eğer paraya ihtiyacın olursa söylemen yeterli." Sonra diğer kullağının olduğu tarafa geçti "Diz çöküp yalvarırsan belki senin için bir şeyler yapabiliriz." Jungkook duyduklarıyla artık göz yaşlarını tutamaz halr geldi. İncileri hızla yüzünden düşüyordu ki Jiminin sesini duydu "Bay Jeon neler oluyor?" Tüm herkes sesin geldiği yöne döndüğünde "Bunlar tanıdıklarınız mı?"diyerek cümlesini bitirdi. Soobin karşısındaki küçük bedenin Jungkooka hitabından Kim ailesiyle alakalı biri olduğunu anladı. Hiç bozuntuya vermeden "Merhaba. Ben Jeon Soobin. Abime iyi baktığınız için teşekkürler"diyerek selam verdi. Emin olmak için sordu "Siz abimin arkadaşı mısınız?" Jimin burada neler döndüğünü tam olarak anlamamış olsada yanında gözlerini kurulayan Jungkook onun sebepsiz yere kardeşi olan bu gence öfke duymasına sebep olmuştu "Arkadaş mı? Benim gibi biri asla  bay Jeona denk biri değildir. Bay Jeon genç efendim Kim Taehyungun müstakbel eşidir." Soobin karşısındaki kişiden işittikleriyle şaşırdı "Müstakbel eşi mi?" Jimin karşısındaki çocuğu burada bir güzel bozmak istese de saygıda kusur etmemesi gerektiğini biliyordu. "Ah evet. Kusuruma bakmayın kendimi tanıtmadım. Ven Park Jimin. Bay Jeonun hizmetkarıyım." Genişce gülümseyerek verdiği cevap Jungkookun şaşkın bakışlarınında kendisine dönmesibe sebep olmuştu.  Soobin duyduklarıyla her ne kadar kıskançlıktan içi içini yese de burada bunu belli etmemesi gerektiğini biliyordu. Minik bir kahkaha atarak "Aman tanrım. Bay Kim çok iyi kalpli biri olmalı. Eşine bile bir hizmetkar vermiş." Yeonjun işittiklerine mi ayrı şok olsa yoksa Soobinin saniyeler içinde değişen tavırlarına mı bilemez bir şekilde tüm olan bitene seyirci kaldı. Jimin daha fazla bu çocuk ve cıyak sesini çekmek istemediğine "Haha öyledir. Kusurumuza bakmazsanız halletmemiz gereken işler var. Müsadenizle"deyip selam vermişti. Yanındaki Jungkookun kolunuda kimselere farkettirmeden dürtmüş ve onun kendine gelmesini sağlamıştı.

Y/N Selamm arkadaşlarr. Nasılsınızzz? Yeni bölümümüzle karşınızdayım.  Gidişatta beğenmediğiniz yerler varsa belirtebilirsiniz. Hepinizi öpüyorr iyi günler diliyorumm 🩷