Parla

16

Medya: Eyşan

...

Hâlâ sırnaşmaya devam ederken hafifçe geri çekildim, "Aleyna, rahatsız olduğumu önceden de belirtmiştim. Dibime girmesen mi?" Rahatsız olduğumu sesime yansıtarak söylemiştim.

Tam bunu dediğim gibi biraz daha geriye çıktım. Eş zamanlı olarak yanımda bir beden hissettim. Döndüğümde, Zeynep Tuana'nın yanıma geldiğini gördüm.

......

Hafifçe ayaklanmaya çalıştım, nedenini anlamadığım şekilde Zeynep'in gözlerinin içi titriyordu resmen. Ellerine gözüm kaydığında sertçe sıkmıştı. Yüzü kızarırken ayağa kalkıp geri çekildim. Duvar kenarına geçtim ve olanları izlemeye başladım.

Zeynep, Aleyna'nın kolunu hafif sıkarak ayağa kaldırdı. Aleyna ne olduğunu anlamamış şekilde etrafına bakındı, ardından Zeynep'e direnmesini boş bulmuş olacak ki yavaşça ayağa kalktı. Zeynep sürüklercesine sınıftan dışarı çıkardığında şaşkınlıktan ağzım açık izliyordum resmen.

Aleyna'nın çirkefliğini kenara bırakıp tıpış tıpış Zeynep'in ardından gitmesi ayrı şaşırtmıştı beni.

İkisi bir sınıftan çıktığında ürkekçe sırama ilerledim.

N'oluyordu burada?

Zeynep Tuana Çeviker'den;

Aleyna'nın her zamanki gibi Egemen'e sırnaşmasıyla ve benim de sabır sınırlarımın çoktan gelmesiyle dayanamadım. Ayağa kalktım. Egemen'in yanına doğru ilerlediğimde Egemen rahatsızlığını dile getirmişti. Çok yakınında olmasam da duymuştum.

Hemen diplerine geldim. Egemen geriye yaslandığında benim geldiğimi hissetmiş olmalı ki başını hafif yukarı kaldırdı. Gözleri bir süre beni süzdü. Ardından ayaklanmak için kıpırdadı. Ona geçmesi için yer verdim ve yanımızdan ayrılınca direkt olarak Aleyna'nın yanına yanaştım. Kimse duymayacak şekilde fısıldadım, "Benimle gel! Bir şey yapmayacağım."

Kolunu kavradım ve ayağa kalkması için yukarı çekiştirdim. Aleyna ne olduğunu anlamasa da bozuntuya vermeden ayaklandı. Çekiştirerek peşimden gelmesini sağladım.

Sınıf kapısından çıktığımızda kolunu bırakmamıştım hâlâ. İlk başta kurtulmak istercesine kendine çekti. Gözlerimi gözlerine dikip içimdeki duyguları belli eden bir bakış atmamla göz bebekleri korkuyla titredi ve kolunu yeniden bana saldı.

Sonunda bodrum kata indik. Herhangi bir odaya girdik ve en köşeye ittim Aleyna şıllığını.

Sırtını duvara çarpınca acıyla inledi. "Şş, sessiz ol. Elimden kaydın." gözlerini gözlerime dikti ve ürkekçe baktı.

Parla Hisar'dan;

Sınıfa çıktım ve kapıdan içeri girdim. Ayaz her zamanki yerine oturmuş, kendi tayfasıyla koyu bir muhabbete dalmış gibiydi. Bende sırama doğru ilerledim ve çantamı bırakıp oturdum. Biraz sonra içeri ağır bir parfüm kokusu doldu. Hemen ardından Ayaz'ın bağırma sesini duyduğumda hızla başımı kaldırdım.

Gözleri tamamıyla benimkiyle buluştu. Emin olmak adına gözlerimi tüm yüzüne odakladığımda anladım. Tüm vücudunda gözlerimi gezdirdim.

Her zamanki sinsiliğiyle düpedüz karşımda duruyordu. Ayaz ayaklandı ve üzerine doğru yürüdü. Omzundan hafifçe iterek, "Senin kaydın hâlâ bu okulda mı ya? Yürü git şu okuldan! Bırak peşimizi!" bağırarak söylemişti. Onun tayfasından Zehra, Emre, Mısra, Beren, Tolga, Yavuz, Can, Mehlika, Ömür, Uğur, Semih. Grubundaki herkes anında soluğu Ayaz'ın yanında aldılar ve Ayaz'ı sakinleştirebilmek adına birkaç şey söylediler. Fakat bu ne Ayaz'ın, ne de Eyşan'ın umurundaydı. Eyşan direktmen bana bakıyordu. Gözünü bir saniye olsun benden ayırmamışken Ayaz, Eyşan'a küfür karışık bağırıp duruyordu.