Parla

24

Ama kızla Ayaz'ın samimiyeti aklımda bir takım şüpheler uyandırmıştı.

Kız başı dimdik, duruşu ve fiziğiyle dikkat çekici görünüyordu. Dudağının kenarından gülümseyip konuştu, "Ömür."

Öz güveni sesinden anlaşılıyordu. Tatmin olmuşçasına gülümsedim, "Parla."

......
Medya : Eren Hisar

Beni daha fazla önemsemeyip önüne dönerek telefonuyla ilgilenmeye devam etti.

Kibri boyundan büyüktü anlaşılan.

Bende önemsemeyip önüme döndüğümde Ayaz yanımdan kalkıp Ömür denen kızın yanına gitti ve yanına oturdu. Ömür Ayaz'ı gördüğü gibi telefonu kapattı ve Ayaz'a yakınlaşmaya başladı.

Anlıyorum...

Ayaz, eğer bu yakınlık düşündüğüm şeyse ve bunu bu zamana kadar bana söylemediysen o zaman görüşürüz.

Onlara diktiğim bakışlarımı fark eden Ayaz konuştu, "Parla, sorun mu var?"

Bakışlarım fazla dikkat çekici olmuş olacak ki tüm gözlerin bende olduğunu yeni fark etmiştim. Bakışlarımı çektim, "Ha, sorun yok. Dalmışım öyle."

Ömür kaşlarını yukarı kaldırdı, her zamanki umursamaz sırıtışıyla ve ağzının kenarından dalga geçercesine konuştu, "Dikkat et güzellik, bende sana dalmayayım."

Ne diyor ya bu?

Cümlesinin gereksiz raconu ve saçma tavırlarını sindiremeden Ayaz büyüttüğü bakışlarını Ömür'e çevirdi. "Bitanem, lütfen. Bir sakin ol. Konuştuk bunları."

Neleri konuşmuşlardı?

Ayrıca, bitanem mi?

Kaşlarım aklımı kurcalayan düşüncelerle gittikçe çatılırken Ayaz'a sordum, "Ayaz, neleri konuştunuz tam olarak?"

Ayaz'ın etrafı sakinleştirmek için takındığı sakin tavırları benim sorumla ciddileşti ve kaşları düz çizgi hâlini aldı. "Seni ilgilendirmez, Parla."

Beni ilgilendirmezdi, öyle mi?

Ben bu laflarını sana yedirmem mi Ayaz?

"Ömür'ün benim gelişimden beri takındığı ciddi ve kıro tavırları benden kaynaklanan bir rahatsızlığından dolayı olduğunu anlamayacak kadar aptal değilim Ayaz. Konuştunuz şeyin benimle ilgili olduğu barizken benim konuşulduğum şeyler de affedersin ama bir zahmet beni ilgilendirsin."

Gruptakilerin gözle görülür şaşkınlıkları ve Ayaz'ın gittikçe çatılan kaşlarıyla ortam daha da gerileceğe benziyordu.

Can lafa atladı, "Arkadaşlar, bunları sonra mı konuşsanız? Şuan ne yeri ne de sırası."

Ömür çevik şekilde başını Can'a çevirdi, "Can, bir kes sesini. Her boka atlama sazan gibi."

Can uzatmamak istercesine önüne dönünce Ayaz, "Parla, sırf seni arkadaş grubuma aldım diye her konuşulana hâkim olacağın anlamına gelmez. Yalnız geziyorsun diye üzüldüm, gelmeni davet ettim. Kendine arkadaş edinirsen bırakırsın bizim grubu. Yeni kişi alıp ortamı bozma gibi bir derdimiz yok çünkü." dedi.