Medya : Ayaz Hisar (o minim kocam sahiplenen olursa keserim doehro3hrıkdbdıdı)
.........
Ayaz istediğini alamamanın memnuniyetsizliğiyle önüne döndü, yine zafer kazanmışçasına içimden kapak çektim.
Kıvanç konuştu, "Tamam, şu korku filmini başarıyorum o zaman." Kapağından da oldukça korkunç olan filmin yaş sınırının +21 olduğunu görünce ufaktan tırsmıştım ama bozuntuya vermedim, "Aç aç."
Kıvanç başlatma tuşuna bastı ve film açıldı.
..........
Film, saçma sapan ve sessiz yerlerde yaşlı bir kadının kamera önüne çıkıp çığlık atmasından ibaretti.
Evet evet. Sadece bundan ibaretti. +21'lik şeyler vardı. Bayağı kanlı manlı bir filmdi ama öyle aman aman bir korku filmi değildi.
Film boyunca ben rahat rahat televizyona bakmış, arada ana kadın karakterin mallıklarına ve seçeneklerden en mantıksızını seçmesine dışımdan küfürler etmiştim. O sahnelerde herkes bön bön bana bakmış, ağzımdan çıkan aşırı yaratıcı küfürlere ağızları açık eşlik etmişlerdi. Onun dışında kadının çıkıp çığlık attığı sahnelerde Ayaz korkuyla koluma sarılıyor, iğrenç bir şeymiş gibi bakışlar attığımda da ürkekçe çekiliyordu. Fakat hiçbir şey olmamış gibi herhangi bir korkunç sahneden daha koluma sarılıveriyordu. Kıvanç, Egemen, Yankı ve Eren her korkunç sahnede hafif titreyerek bakışlarını bana çeviriyorlardı. Herhangi bir korkma tepkisi vermediğim için garip garip bakıp filme devam ediyorlardı.
Böyle de salak bir aile işte.
Filmin bitişine geldiğinde başıboş geçirdiğim 2 saat için yanıyordum. Filmden ailemin saçmalığı yüzünden hiçbir şey anlamamıştım. Üstüne üstlük Ayaz'ın mal mal korkularına ve sonuçlarına eşlik etmek zorunda kalmıştım.
Bıkkınlıkla ayaklandım, "Seçtiğiniz filmde bayağı korkunçtu cidden. Ee, Ayaz'cım. Gördün mü anyayı gonyayı?"
Ayaz hâlâ filmin etkisinden çıkamamışçasına korkuyla titredi ve başını olumlu anlamda salladı.
"Aferin, adam ol. Bana da meydan okuma bir daha istersen." dedim. O mükemmel ötesi havalı yürüyüşümü yapmaya yeltenmiştim ki Egemen seslendi arkamdan, "Abla. Bende geliyim mi odana?"
"Napacaksın çocuğum odamda. Götle don gibi dolaşıyoruz ortalıkta sürekli." benlik bir sorun yoktu. Gelse bile ben yatağıma geçip uyuyacaktım.
Fakat söylediğim cümleden çıkardığı anlam, sanırım onu istemediğimdi. Çünkü yüzü hafiften düştü ve, "Tamam o zaman." deyip önüne döndü.
Yaa ama yanlış anladınnnn...
Koşar adım yanına gidip yanağından öptüm, "Yanlış anladın yakışıklı. Gel hadi." dudağının kenarından ufakça sırıttı ve istekli şekilde ayağa kaktı. El ele şekilde tepinerekten asansöre gittik.
Yine ve yine ilk işim kat tuşuna basmak oldu. Bu hatayı bir defa yaptım bir daha yapmam kardeş.
Egemen'le aynadan saçma sapan pozlar verdiğimiz sırada asansör durdu ve bizde indik.
Koşar adım ve tepinerekten odama doğru yaptığım yolculuk sonucu rahat ve pofuduk yatağıma kendimi attığımda rahatça bir nefes verdim. Egemen hemen ardımdan içeri girdi ve o da sandalyeme kurulup bana döndü. Hemen yatış pozisyonu aldım, Egemen ise sinema izlercesine beni izliyordu.
"Çocuğum, ne izliyon öyle?" Egemen gözlerini benimkilerle buluşturdu, "Hiiç, yaşananları düşünüyordum." Kaşlarımı çattım, "Dışından düşünsene, bende şahit olayım bu düşüncelere." Egemen önemsizce kafa salladı, "Boşver ya, önemli değil o kadar." Kafamı olumsuz anlamda direttim, "Kabul etmiyorum. Hadi, dışından düşün."
![](https://img.wattpad.com/cover/352243378-288-k110738.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Parla
Teen FictionParla; 17 yıl sonra yanlış ailede büyüdüğünü, doğumunda bebeklerin karıştığını öğrenir. Zaten annesi ile arasında çakan güncel şimşekler, bu haber ile daha da kararır ve Parla karamsar bir çıkmaza girer. Ön yargılı abiler, zengin bir aile, yepyeni b...