K16Y-24.BÖLÜM

7.8K 690 121
                                    

Keyifli okumalarrr 🫶🏻

Yazın yanlışları varsa affola 👉🏻👈🏻

Yazın yanlışları varsa affola 👉🏻👈🏻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(İkra ve Tuğrul)

(Tuğrul Uygarcı, temsili, yaşını almış düşünün biraz daha lütfen, bölüm sonuyla bağlantılı)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(Tuğrul Uygarcı, temsili, yaşını almış düşünün biraz daha lütfen, bölüm sonuyla bağlantılı)

⏳️

İçindekileri dökmek insanın omuzlarında taşıdığı yükü bırakması gibiymiş. İçimde biriktire biriktire acıttığın kalbinin rahatlamasını sağlamak demekmiş. Ben bugün bunu yapmıştım.

Ayşegül Hanım bana sarılarak ağladığında durmuş kokusunu aldığımda da ağlamıştım. Onun gibi sesli değildi ağlamam. Sessiz sessiz, birkaç damla gözyaşıydı benim ağlamam.

Ayrıldıktan sonra eve gidelim mi diye sormuştum, o da reddetmişti. Oysa istemiyordum çünkü düşündüklerimi dile getirmekten çok onun onaylamasıyla doğru olması beni yormuştu. Yine de o arabadan inmiş, onunla beraber alışveriş merkezine girmiştim. Önce beraber birkaç ayakkabı mağazasına girmiştik. Ayşegül Hanım kendine baktığı ayakkabıları denerken bana da birkaç tane ayakkabı göstermiş, beğendiklerini dene hatta sende gez demişti. İstemediğimi söylememe rağmen o ayakkabıları denetmiş ve beğendiğimi gördüklerini almıştı. Yüzüne bakamadan yanında yürürken gerginlikten tırnaklarımın kenarındaki etleri kaldırıyordum.

Sonra kıyafet mağazalarına girmişti. Arkamızdan bizimle gelen şoför abi elindeki poşetlerle geliyordu. Kendi eşyamı kendim taşıyabilirdim oysa. Yine kendi beğendiği birkaç kıyafeti denemeden önce benim için de kıyafetlere bakmıştı. İstemediğimi, gerek olmadığını söyledikçe, En azından bir sorumluluğumu yerine getireyim İkra demişti. Lütfen, içinden geldiği gibi eksiklerini al. Bu sana hiçbir şey yapmamış benim bir görevim. En azından bir anne olarak eşyalarını alayım.

Gözlerine baktıktan sonra istemeyerek onaylamıştım. Ayşegül Hanım'ın bana verdiği kıyafetleri denerken hepsinin giydiğim tarzda geniş pantolonlar, eşofmanlar ve geniş kazaklar olduğunu gördüm. Benim giyim tarzımın nasıl olduğunu biliyor muydu?

Kayıp 16 Yıl Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin