Keyifli okumalarrr 🫶🏻
Yazık yanlışlarım varsa affola 👉🏻👈🏻
⏳️
İkra Doğmadan SekizAy Önce
İki aile de yeni doğacak çocukları için gün sayarken kaderin onlara getireceklerinden habersizlerdi. Uygarcı ailesi maaile olarak toplanmış, pikniğe gitmişlerdi. Evin iki büyük dedesi yan yana tavla oynarken çocuklar koşuşturuyordu. Ayşegül, hamile olduğu için hamakta oturtulmuş, ilk ayında olmasının yanında riskli de olduğunu söylediği için şimdi Tuğrul daha da dikkatliydi ilk hamileliği olmamasına rağmen. Korkuyordu.
Hamakta uyuyakalan eşine bakarken mide bulantısına açık hava iyi geldiği için şükretti. Bir aylık bebeği şimdiden annesini perişan etmişti.
Yanına koşan en büyük oğluyla gülümsedi. "Baba kardeşlerimin ismini buldum."
"Neymiş?" Derken dizlerinin üzerinde oturmuş, saçlarını geriye doğru itiyordu oğlunun. Murat. İlk göz ağrısı, ilk heyecanıydı onun. Tüm oğullarını seviyordu ama Murat başkaydı. Canından öteydi. Görür görmez içinde uyandırdığı o heyecanı hala hatırlıyordu, hissediyordu. Ayşegül, Murat'a bakarken bile elleri titriyordu. Bir gün ailesi gelirse korkusu eşinin de yüreğini daraltıyordu. Biliyordu, hissediyordu. Yine de ne olursa olsun bırakmayacağını biliyordu eşinin. O yüzden de rahattı.
"Kız olursa İkra baba." Evin iki haftadır gündemi isimdi. Tüm çocukları ismi kendileri koysun istiyordu. Çocuklarının bu heyecanını izlemek de ikisine düşüyordu. Tuğrul'a ve Ayşegül'e.
"Güzelmiş. Ama annelere falan da sormak lazım oğlum."
"Baba lütfen."
"Kardeşlerin, annen onlar da beğensin koyarız. Ama isimlerinizi uyumlu olmasın mı? Kız olursa olmasın baba. O kız ya farklı olsun bence. "
"Gerçi," derken yanına yavaş yavaş diğer çocukları da geldi. Birazdan hepsi aynı anda maç yapmak isteyecekti, biliyordu.
"Gencay, Tuygar, Uygar, Batur,İkra hepsi hem uyumlu hem uyumsuz sanki ama..." sondaki a harfini uzatarak göz kırptı oğluna. Tuygar arkadan sırtına atladığında diğerleri de babasının sırtına binmeye çalıştı. Aniden isim olayı unutulup birbiriyle dövüşme oyununa döndü olay.
Tuygar oğullarının kendine karşı olup onunla dövüşmek istemelerini gülerken karşılayıp hepsiyle güreşerek oyun oynamaya başladı. Gözlerini sese açan Ayşegül hemen karşısındaki manzaraya bakarken karını sevdi. "Güzelliklerinle, neşe ol gel canımın içi. Baban ve abilerine oynamak için gel. Beni sen de kendine hayran etmek için sağlıkla gel."
**
Aynı saatlerde Dağlar Ailesinde gerici hava evin ikizlerin odalarına kaçırtmıştı. İkisi de birbirine, ilk kez kavga eden anneleriyle babalarının sesinden korktukları için sarılarak yatmışlardı.
İkisi de korkuyla, endişeyle uyuyakaldıklarında salondaki rahatsız edici, korkutucu sessizlik küçük bir kızın omuzlarına binecek bir günahın arkasında bıraktığıydı.
Yanlış anlamaların, iletişimsizliğin bedelini heyecanla bekleyen ailesi olmasına rağmen kendisini istemeyen bir aileye gelerek ödeyecek olan kişiydi İkra.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp 16 Yıl
Teen FictionKaybettiğim şey bir eşya değildi. Bir bileklik, bir toka, bir para. Kaybettiğim şey on altı yıldı. Şimdi her şeye yeniden başlamam isteniyordu. Hiç bilmediğin insanlarla yeniden başlamak. Kırılan bir güvenin yokmuş gibi, sanki şimdi yeniden doğmuşum...