Keyifli Okumalarr 🫶🏻
Yazım yanlışları varsa affola 👉🏻👈🏻
Sayfaya tıkladıktan sonra sol alt köşedeki yıldıza parmaklarınız dokunsun ve benimm de bildirim çubuğum sihirlensinnnn✨
⏳
Unutamadığınız bir gün var mı diye sorulsaydı, birçok anı sayardım herhalde. Küçüklüğümün ağlamaklı geçen, umutlandığım, heyecanlandığım bir sürü anı. Ama bazı anılar vardı, ne olursa olsun en kötü anım olarak, unutmadığım bir anı anlatsam, ilk üçte onlar yer alırdı.
İlk 23 Nisan gösterim, 7 yaşım.
Babama sarılmak istediğim ve hatırladığım ilk an. 6 yaşım.
Annemin beni döverek saçımı taradığı, o yüzden hep kısa saç kullanmaya yemin ettiğim o, 10 yaşım.
Korktuğum anlara ise yine bir sürü çocukluk anımı söylerdim aslında ama şu an bu andı. Polis arabasına bindiğim an. Çünkü belirsizlik korkutuyordu beni şu an. Eskiden sonunu biliyordum, şu an bilmiyorum ve bu korkutuyordu.
Birkaç şarkı mırıldandım kendi içimde, geçmedi stresim.
Polis arabasına indirilmiştim. Önce iki polis memuru oturuyordu. Kolumda kelepçe vardı, suçlu olmuştuk ya tam. Bir de buna takıkmıştı kafam. Ne diye kelepçe takmışlardı ki sanki? Korkuyordum.
Dudaklarımı ısırarak başımı kaldırdığımda arabayı süren polis abiyle göz göze geldim. Bakışlarımı hemen çektim. Gerek yoktu göze batmaya. Hiç batmasın ya?
Başım önümde, gözlerim bir elimde kelepçede bir de arabanın camındaydı. Göz ucuyla bir ona bir ona bakıyordum. Korkuyorum. Yeni aileme haber mi giderdi? Yoksa eskisi mi olurdu? Onlar mı gelirdi? Hangisi daha kötüydü? Eski aile, gelmezdi. Gereken neyse yapın der, telefonu kapatırdılar. Yeniler. İşte onlar ne yapardı? Bilmiyorum. Sabah Tuğrul Bey ve Ayşegül Hanım sıcak yaklaşmışlardı ama sabahtı ve böyle bir olay yoktu. Ayhan abi kesin haber vermiştir.
Ayhan abi kesin haber vermiştir.
Kafamı daha çok eğerek yok olmayı diledim. Mahçup olmak, azarlamak, umursanmadığımı görmek istemiyordum.
On beş, yirmi dakikalık yoldan sonra kolumdan tutularak arabadan indirildim. Başka bir arabadan indirilen telefoncuyu görünce sinir yüklemesi yaşasam da sabır dedim. Sabır, sabır, sabır.
Kolumdan tutulup içeri götürülmüşütm. Önce telefoncu denen adamı almışlardı sorguya. Kapıda ellerime bakarken beklemiştim bana sıra gelmesini. Daldığım düşüncelerdeb çıkmayınca da koluma dokunan polis memuruyla kendime gelmiştim. İçeri alınmıştım. Karanlık ortam korkumu arttırdıysa da bekledim. Masaya oturttular. Ellerimdeki kelepçeyi çıkarmış, karşıma benden altı yedi yaş, tahminimce, büyük biri oturdu. Ayakta bekleyen kadın pol oturana göre daha genç duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp 16 Yıl
Novela JuvenilKaybettiğim şey bir eşya değildi. Bir bileklik, bir toka, bir para. Kaybettiğim şey on altı yıldı. Şimdi her şeye yeniden başlamam isteniyordu. Hiç bilmediğin insanlarla yeniden başlamak. Kırılan bir güvenin yokmuş gibi, sanki şimdi yeniden doğmuşum...