" Sanki babamın katili, benim tek evimdi. "
∆
Alp'e ne evet nede hayır demiştim. Ama bu sarılmayla eminim ki oda, bende kendimden kalıyorum cevabını almış olacağız ki ikimizde birbirimize hiç birşey söylemeden sarılmaya devam ettik.
Zaten gitmek istemiyordum.
Neden bilmiyordum ama, gidemezdim işte. Sanki babamın katili benim tek evimdi, tek hayatta kalma biletimdi. Ondan ayrılırsam, ölecekmişim gibi, hayata tutunamazmışım gibiydi...
İki ucuda boklu değnekti hayatımın. En iyisi artık durgunlaşmaktı.
Alp'in söylediği onca şey hala kulaklarımda çınlıyordu.
Beni sonu olmayan düşüncelere sürüklüyordu...∆
O duşa girmişti. Bende suit'in görkemli koca salonunda garsonların donattığı masada kuş gibi çatalımın ucuyla tabağımı didikleyip durarak, tek başıma türlü düşünceler eşliğinde yemeğimi yiyordum.
Düşünmem gerekek çok fazla şey vardı. Az önce yaptığım neydi mesela?
Alp ile bir süre daha sarılmaya devam ettikten sonra kapı çalındı. Sarılan ben olduğum gibi ilk geriye çekilen de ben oldum. Alp ağzının içinden agresif bir şekilde birşeyler söylenerek "gel!" Diye bağırdı. Garsonlar gelmişlerdi. Yiyecek ve içecek getirmişlerdi. Alp onlar işlerini halledip gidene kadar benimle salonda bekledikten sonra gidip arkalarından kapıyı kilitledi. Beni bu kadar çok koruyor, önemsiyordu işte. Babamın bir gün böylesine önemseyemediği kadar.Sonra "ben duşa gireceğim, kim gelirse gelsin kapıyı açma ben çıkana kadar. Otur bir güzel yemeğini ye, sonrada biraz uyumaya çalış. Daha zamanımız var." Dedi ve duş almak için gitti. Bense çok sessizdim. Bir halsizlik, suskunluk, bıkmışlık vardı üzerimde. Belkide yorgunluk...
Aptal beynimin sesi yetiyordu zaten.Alp'in dediği gibi yaptım. Önce biraz birşeyler yemeye çalıştım. Gerçi çok aç olmama rağmen midem stresten pek birşey kabul etmedi. Nihayetinde beni idare edecek kadar birşeyler atıştırdıktan sonra kocaman yatak dururken, Alp'e ait olduğunu düşünerek utanmamak adına kahverengi deri, geniş koltuklardan birisine uzandım. O kadar yumuşacıktı ki, pamuk gibiydi. Bir an koltuğun içine gömüldüm sandım. Tüm bedenim bu anı beklermiş gibi gevşedi bir anda. Hemen mayışmaya başladım.
Yan dönünce gözüme vazonun yanına gelişine bırakmış olduğum çantam çarptı. Aklıma babamın telefonu gelmişti hemen.
Kalkıp kalkmamak adına bedenimle savaşa girdim. Ama babamın telefonunu alıp içinde ki fotoğraf ve videolarımıza bakmak istedim. İçim burukça kalktım ve çantanın içinden hem babamın telefonunu, hemde Alp'in bana aldığı yeni telefonu alıp yerime geri dönüp oturdum. O hala duştaydı.
Sanırım sarhoş olduğu için ayılmaya çalışıyordu.Büyük ihtimal, bugün benimle de çok fazla sarhoş olduğu için ilk defa bu kadar net ve çok konuşmuştu.
Babamın ekranı kırık telefonunu ellerim titreyerek yan tuşuna basıp açtım.
Ekran resminde, onunla kucak kucağa olduğumuz 14 yaşımda ki halim vardı. Keşke o zamanlara geri dönebilseydim. Şimdiden gözlerim dolmuşken, yeniden uzanarak cenin pozisyonunu aldım ve telefon şifresini girdim. Şarjı şansıma beşti. Şifre benim doğum tarihimdi tabi ki. 2006. Pin kodunu girip telefonu açtım. Tuhaf ve çok yoğun bir acı hissettim yüreğimde. Artık babam yoktu. Onu bir daha göremeyecektim, sesini duyamayacaktım. Yokluğuna inanmıyordum ama yoktu işte. Gitmişti. Elimde ise onun belkide hala parmak izlerinin var olduğu telefonu vardı.Galeriye girdim direk. Şarjım zaten azdı. Babama oje sürdüğüm videoyu buldum ve göz yaşlarına boğularak izledim. Annemde vardı, seslerini duymak kalbimi yaktı. Tüm fotoğraflarımıza, onlardan bana tek yadigar kalan anılarımıza baktım. Benim bebeklik fotoğraflarımı bile saklamıştı. Babam beni seviyordu. Biliyordum. Ben onun biricik kızıydım. Tamam çok hata yapmıştı ama, babamdı o benim. Annemin gidişinden sonra olmuştu herşey kaldıramamıştı. Alp'in sandığı gibi kötü bir insan değildi. Ama babam, biricik kardeşini almıştı ondan.
![](https://img.wattpad.com/cover/342107163-288-k596174.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABAMIN GÜNAHI
RomanceEsra'nın tüm hayatı, 15 yaşında annesini kaybettikten sonra başlamıştı. Yıllar boyunca okulunu dahi bırakıp tamamen, annesinden sonra hayata küsen kumarbaz, içkici babasının borçlarını ödemeye adamıştı kendisini. Amacı, yıllarca onu yeniden hayata d...