Yelkovan
Son bildiri;
Size son kez sesleniyorum Sidor halkı, derin uykunuzdan uyanın eşleriniz, çocuklarınız, kaygılarınızın sizi ufak ufak çürütmesine izin vermeyin! Ölüm yalnız bir kez gelir. Korkarak, can çekişerek, sevdiklerinizi bu çürümüş imparatora kurban ederek, nasıl asil ve mutlu bir ölümü hak edeceğinizi düşünürsünüz. Zamanında, darbe ile alınan bu topraklarda, binlerce can toprağa konulup,sırf korkuyu akıllara, yüreklere sürekli hissettirmek için cesetleri gökyüzünde asılı kaldı. Hangi çocuk bu manzara karşısında gökyüzüne bakıp özgürlük görebilir? Çürümüş cesetlerin kokusunu hangi koku hafızalardan yok edebilir? Sinen bir halkı, hangi söz ayağa kaldırabilir!? İnandığınız ne varsa onun için savaşmak yerine, sırf kendi benliğini doyurmak isteyen Sidor için,ne kadar can yeterlidir. Çocuklarınızı, kadınlarınızı, öldüren toprağınızı can suyu yerine kan ve irinle sulayan Sidor'u sizden başka kim durdurabilir!?Kuzeyde kar var! güneş ne zaman doğar? Beklemekle ısınacağını sanma! Derin bir uyku öldürür seni her an!
Sadece Eva
"Efendi Marsel eğer bu bildiriyi evinizde bulurlarsa vatana ihanetten deriniz soyularak idam edilirsiniz"
"Eva beni çağırıyor. İmparatorluğa geri dönmeliyim."
" Nasıl olur daha yeni merkezden geldik!?"
" Gitmeliyim Eva bana doğru yola çıkmıştır bile,yolda onunla buluşmalıyım."
...
"Gözleri gözlerime değince, hep unuttuğum o adı sonunda hatırladım.
Ateşin etrafında herkes yatarken, bana bakan gözlerini, arada fark etmeme rağmen üstünde durmamıştım. Tâ ki bana doğru gelip, dizinin üstüne çöktüğünde gözlerini, gözlerimde...ruhunu, ruhumla buluşturana dek."Adam fısıldadı.
"Şekilli şeker yiyelim mi güzellik! Sana ne zamandır bunu söylemek istiyordum" gülümsedi.
"Marsel...sen Marsel'sin...sana borcum var."
"Hayır bana bir borcun yok, beni aramak için kuzeye geldiğini biliyorum, günlerdir bende sana geliyordum.Gece dinlenmek için geldiğim bu kalede seni görmek inanılmaz birşey."
"Bildirileri okudun demek, peki yanımda olacak mısın?"
" Peki ya Ade o bu planın neresinde?"
"O bu planın karşısında, sen yine de yanımda olacak mısın?"
"Ade benim her zaman karşımdaydı. Seninle tanıştığım ilk günden beri"
"Seni bu kadar erken bulmayı beklemiyordum."
" Uzun zamandır seni arıyorum Eva. Meydanda okuttuğun son bildiri elime geçtiği an benim için şifre koyduğunu,adımı unutup dursan da beni aradığını biliyordum."
"Ülkedeki tek sarı saçlı insan sensin. Adını unutup dursam da ışık saçan saçlarını unutmam."
Eva gülümsedi. Üzerinde yatan çocukları yere bırakıp ayağa kalktı. Onunla beraber Marsel de kalkmıştı. Ateşin saçına yansıması Eva'nın gözünde büyüleyici gözüküyordu. Marsel Eva'nın kolundan tutup kale surlarına götürdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝕯𝖔̈𝖓𝖌𝖚̈
Historical FictionZamanın içerisinde, birbirini takip eden akrep ve yelkovan... Döngü; zamanı, hikayemizin ilk on iki bölümü geceyi, son on iki bölümü gündüzü temsil ediyor. Bu yüzden ilk bölümler gecenin aydınlanması gibi yavaş yavaş kendini gösteriyor. Sabırla okuy...