Monkie Kid Bir Savaşçının Hikayesi

Kabus

Kendini buzla kaplı Megapolis'in ortasında buldun.

"Neredeyim ben?"

Etrafına baktın. Her yer buzla kaplıydı. İnsanlar buzun içinde donmuş vaziyetteydiler. Arkana döndüğünde Pigsy'nin Erişte Dükkanının da buzla kaplı olduğunu fark ettin. Bu seni ilk başta dehşete düşürdü. Ama sonra bunun ne anlama geldiğini anladın.

"Ah, doğru. Bu bir kabus. Aman ne harika."

Sen gözlerini devirdin. Normalde uyanabilirdin. Ama bu kabusun ne anlama geldiğini bulmak istedin ve buzla kaplı Megapolis'te yürümeye başladın.

"Burası tıpkı Karlar Ülkesine benziyor. Acaba Elsa mı geldi?"

Kafanda deli gibi sorular dönerken bir robotun önünde durdun ve şaşkınlıkla robota baktın.

"Ne?! Robot mu?! Boşuna robotlar dünyayı ele geçirecek demiyorlarmis demek ki..."

Sen robota doğru bir adım atarsın.

Ama adım attığın yerden bir kırılma sesi gelir. Ayağına kaldırıp bastığın şeye baktığında gördüğün şey konusunda dehşete düşersin ve paniklersin.

Bastığın şey Tang'in gözlüğüydü.

Sen bir adım geri çekildin ve etrafına bakındın. Etrafını incelediğinde Tang'in gözlüğünü yanında Pigsy'nin kaşığını ve arkanda Sandy'nin pembe kolyesini, ve en öndeki Mei'nin kılıcını ve Red Son'un güneş gözlüğünü görürsün ve bu seni daha da korkutur.

"Sakin ol Y/N... Bu sadece aptal bir rüya... Hiç kimse ölmedi..."

Derin bir nefes nefes alır, sonra da verirsin. Biraz da olsa sakinleşmeyi başarmıştın. Tam şakinlesmistin ki bir ses, daha doğrusu bir mirildanma duyarsın.

"Küçük maymun yalnız başına~
Ölümünün gelmesini sabırsızlıkla bekliyor~"

Bu sesi hemen tanıdın.

"Macaque?"

Bu gerçekten Macaque'tı.

Ama sesinde bir terslik vardı.

Sesi sanki yorgun ve... ölü gibiydi...

Ses tonu ve söylediği mirilti senin tüylerini diken diken etti. Ama hızlıca başını sallayıp korkunu gidermeye çalıştın.

"Odaklan Y/N! Odaklan!"

Kafanı Bone Mech'in tepesine cevirirsin ama orada bir şey göremiyordun.

"Sanırım orada neler odluğunu görmek istiyorsam oraya gitmeliyim."

Sen gözlerini kapattın, ardından da etrafında mor bir duman oluştu ve dumanların arasından bir kuşa dönüşerek hızlıca Bone Mech'in tepesine doğru uçtun.

Bone Mech'in tepesine geldiğinde tekrar bir insana dönüştün ve ayaklarının üstünde güvenli bir iniş yaptın. İndiğin anda buzla kaplanmış MK'in asasını fark etmen bir oldu.

"Asa?"

Sen dikkatlice asaya doğru gidersin ama yine ayağının altında bir şey hissedersin. Durup tekrar ayağının altındaki şeye baktığında tüylerin diken diken oldu.

"MK'in bandanasi..."

Zorlukla yutkunursun ve derin bir nefes alırsın.

"Sakin ol Y/N... Bu sadece bir kabus..."

Bir iç çekersin ve asanın yanına gidersin ve onu tutup kaldırmaya çalışırsın.

"Çıksana seni aptal şey,"