Monkie Kid Bir Savaşçının Hikayesi

Çin Seddi Yarışı

Çin Seddi Yarışı için etrafta dolaşan yarış arabalarının bir montajı görülüyor.

Spiker: Yılda bir kez bu şehir bir şehirden daha fazlası oluyor. Yılda bir kez bu sokaklar... sokaklardan daha fazla oluyor. Bu yıl... kazanan... ölümsüz olacak!

Kamera , Ölümsüzlük Şeftali şeklindeki dev bir kupayı göstermek için kesip uzaklaştırır . Daha sonra televizyon ekranına geçer. Sen, MK ve Mei'nin nefesi kesilir.

Mei: Haaaa!

MK ve Y/N: Bir Ölümsüzlük Şeftalisi!

Pigsy: Ah, neyin şeftalisi dedin?

Siz üçünüz şaşkınlıkla Pigsy'e dönersiniz ve ona bağırmaya başlarsınız.

Y/N: HADİ AMA PİGSY CİDDİ OLAMAZSİN!

MK ve Mei: ÖLÜMSÜZLÜK ŞEFTALİSİ KAÇ YAŞINDASIN ACABA SEN!!!

Tang öksürür ve herkes susup odağını Tang'e çevirir.

Tang: Eğer izin verirseniz. Efsaneye göre, Göksel Alem'de bizzat tanrılar tarafından korunan, ağaçlardan oluşan kutsal bir alan vardır . Bu ağaçlar her birkaç bin yılda bir Ölümsüzlük Şeftalilerini verir. Göksel Ordunun isteklerine karşı Monkey King hepsini aldı ve kendisini ölümsüz kıldı!

Pigsy: Durun. Monkey King'in zaten ölümsüz olduğunu sanıyordum.

Y/N: Çalmadan önce ölümsüz olmanin tüm yollarını denedi. Bu da bu yollardan biri.

Mei: Piggy, asıl noktayı kaçırıyorsun! Bu yarışı kim kazanırsa ebediyen ölümsüz olacak.

Mei ve MK'in heyecandan gözleri patlar. Ama senin aklında hala şüphelerin vardı. Bir ölümsüzlük Şeftalisini cidden bir yarış ödülü olarak vermezlerdi. Ve ayrıca... Monkey King zaten hepsini almamış mıydı? Ama heyecanlarını bölmek istemedin ve onların bu şapşal hallerini gülümsemeyle izledin.

-ZAMAN ATLAMA-

Mei motosikletini duzeltirken siz ikiniz de onu izliyordunuz. Sen hala seni yarışa kaydeden kişiye kizgindin ve kafan karışmıştı. Zaten hala o kabus ve vizyonları düşünmeden edemiyordun. Şimdi de yarış çıkmıştı. Kendi kendine ofledin ve konuşmalarını dinledin.

MK: Bu çok harika! Diğer yarışçıların hiç şansı olmayacak!

Mei: Değil mi? Patikayı avucumun içi gibi biliyorum! Arka sokaklar, ön sokaklar, yan sokaklar. Bütün sokaklar! Ben bunun için yaratılmışım resnen!

MK: Evet! Bu şeyi kesinlikle kazanacağım.

Mei: Bekle, ne? Sen yarışmıyorsun. Ben yarışıyorum. Aylardır beni antrenman yaparken izliyorsun! Bu bir sürpriz olmamalı.

Y/N: Üzgünüm Mei ama ben de katılmak zorundayım. Birisi benim ismimi de oraya yazdırmış...

Mei: NE?!

MK: Ah, evet, bu şeyleri benim için yaptığını sanıyordum.

Mei homurdanıyor ve sinirle ikinize bakıyor ve siz de korkuyorsunuz.

MK: Ama düşününce bu pek mantıklı gelmiyor. X.X

Y/N: Üzgünüm. X.X

Mei : Nasıl olur da... Ugh! Beni yenmenizin hiçbir yolu yok.

MK : Ah, ben de seni yenebilirim. Ben bir teslimatçıyım ve araba kullanmayı çok iyi bildiğimden eminim.

Mei : Pfft.

Y/N: İstesem yenerim ama bu saçmalıkla uğraşmak istemiyorum. Bu yüzden hiç kazanmakla uğraşmayacağım.

Mei: Y/N bunu yapmak zorunda değilsin.