Monkie Kid Bir Savaşçının Hikayesi

İskelet Anahtarı

Pigsy'nin Eriştesinde sen, Mei, Tang, Pigsy ve MK , Mayor'un küçük bir podyumdan konuşmasını izliyorsunuz. Sen MK'in yanına podyumun yanındaydı. Mei ise çok heyecanlıydı hatta sandalyesinde bile duramıyordu.

Mayor: Bu muhteşem katılım için teşekkür ederiz.

Katılım mi? Sadece sen ve arkadaşların vardı. Ama bunun resmi bir şey olması gerekmiyor muydu? Çok garipti. Ve daha da garibi bu adamda garip bir şey hissediyordun.

Mei: Woo-hoo! Monkie Kid için alkış! Şehrin kahramanı!

Mayor: Vali olarak güzel şehrimizin anahtarını Monkie Kid'e veriyorum.

Mayor MK'e anahtarı verir ama MK ve sen o anahtarda garip bir şey hissedersiniz hatta sen bir kemik mezarlığı gördün. Sonra şaşkın ve kafa karışıklığıyla Mayor'a dönersiniz.

MK: Bu anahtar tam olarak ne işe yarıyor?

Mayor: Ah, buna bayılacaksın. Her şeyi açma gücü var!

Mei : Ah, herşey mi? Yavru köpeklerle dolu bir evcil hayvan dükkanı gibi mi?

Mayor: Evet. Veya bir aslan kafesinin kapısı veya bir kalenin kapısını, hapsedilmiş bir mistik güç kaynağının. Her ne istersen! Bugün hiçbir yanlış yapamazsın. Ben hepsine izin veriyorum. Çünkü ben valiyim!

Mayor güler ve mavi dumanlar eşliğinde oradan ayrılır.

Mei : Hah. Bunun aslında vali olmadığını düşünmeye başlıyorum.

MK : Vay be. Her şeyi açabilecek bir anahtar.

Sen kaşlarını çatmış şüpheyle MK'in elidneki anahtara bakarsın.

MK: Buna hazır mısınız çocuklar?

Y/N: MK ben bu konuda-

Mei: EVET! HADİ YAPALIM!!

Sen daha bir şey diyemeden MK seni çekiştirir ve üçünüz anahtarla oynamaya başlarsınız.

Önce oyun salonuna gidip oyun oynarsınız ama üçünüz de kaybedersiniz. MK ve sen ekrana baktığınızda iskelet şeklinde bir anahtar deliği görürsünüz. Bu seni ürpertir ama sanki MK'i urpertmemis gibi kart okutma yerine anahtarı koyar. Anahtarın ucu karta dönüşür ve bu seni baya şaşırtır. Oyuna devam edersiniz.

Daha sonra bir kamyonun yanına gidersiniz. Kamyonun üzerinde köpek fotoğrafı vardı. Kamyonun kapısını açarlar ve köpeklerin hepsi koşmaya başlar. Daha bir çok yeri böyle gezersiniz. Ve sen her gezmede anahtardan daha da şüphelenirsin.

Bir anda MK'in aklına bir fikir gelir ve anahtarı kulağına götürür. Sen tam onu durduracakken anahtarı dokunduğun anda gördüğün kabusu ve o mezarlığı tekrar görürsün ve elini korkuyla anahtardan çekersin. MK'de anahtarı kulağından çeker ve size döner.

MK: Abla! Mei! Tamam, beni dinleyin. Anahtarın sihirli bir şekilde her şeyin kilidini açabileceğini biliyorduk. Ama belki aynı zamanda her şeyi sihirli bir şekilde kilitleyebiliyordur!

Mei: Kelimenin tam anlamıyla tüm anahtarları tanımladın.

MK : Tabii, evet, iyi. Ama bunun ne anlama geldiğini biliyor musun? Bu anahtara, bu güce sahip olmak. Bu çok büyük bir sorumluluk. Ama ne yapmamız gerektiğini biliyorum.

Y/N: (Öfler) MK çok güzel başladın ama kötü bitirdin. (İç çeker) Seni ikna edemeyeceğimi biliyorum bu yüzden aklındaki plan nedir?

MK sinsice gülümser ve ellerini ovusturur.

Pigsy dükkanin önüne malzeme ile gelmişti. Dükkanı açmak için anahtarını çıkardı ve anahtar deliğine sokup çevirdi. Ama kapı açılmaz. Biraz daha uğraşır ama açılmaz.