İNTİKAM MEVSİMİ ( TAMAMLANDI)

53. SONSUZ İLKBAHAR MEVSİMİ (Final)

Bunun olduğuna inanamıyorum. İntikam Mevsimi'ni yazmaya başladığımda, bir şeyler yazabildiğimin farkında bile değildim. 2019 yılının bir gününde, sabah beş sularında aklımda bir isim belirmişti. 'Doğuhan' tamam demiştim, erkek karakterin adı bu. Ama bir içime sinmemezlik var. Birkaç gün içinde Doğuhan'ın, kendini Doğukan'a çevirip Alya'yı bulmasıyla taşlar yerine oturdu ve bu yolculuğa çıktık. Dört yıl boyunca yürüdük. Yorulduk, küstük, toparlayamayız sandık fakat her şeyin sonunda finale ulaştık. Başarmış olmanın burukluğu, tekrardan İntikam Mevsimi yazamayacak olmaktan. Umarım keyif alarak okumuşsunuzdur. Kusurlarım yanlışlarım, fazlaca yıktığım sahneler olduysa affola. Daha fazla dramla diğer kitaplarımda görüşmek dileğiyle. Buyurunuz, geleneksel girişimizle...

Şarkılar: Duman, Hatun
Stromae, Formidable
Orange Blossom, Ya Sîdî
Sezen Aksu, Delidir

🍃Keyifli okumalar🍃

Siyah ve beyaz arasında kaldığımda ilk seçtiğim her zaman siyah olurdu. Beyaza, taşıyamayacağım, kirleteceğim korkusuyla elimi bile sürmezdim. Bu gün beyaz benim hakkımdı. "Diğeri daha mı güzeldi sanki? Bunun göğüs kısmı bana olmadı gibi." İnce askıları olan kalp yaka gelinlik eteklerine kadar inciyle süslüydü. Çok hoştu fakat içime sinmeyen bir göğüs dekoltesi vardı. "Annneciyim pyenşeş gibi oydun!" Doğa giydiğim her gelinliğin içinde beni beğeniyordu. Onun neşesiyle modum hiç düşmüyordu. "Aslında yakıştı ama biraz fazla dekolteli oldu." Gelinlik seçmemde bana yardımcı olması için en çok güvendiğim insanları yanıma almıştım. Sıla, ablası Asel ve kız kardeşi Özlem benimleydi. Bu maratona Gülay'ın da katılmasını istesem de işi için Sakarya'ya dönmesi gerekmişti. Yine de her denediğim gelinlikle fotoğraf çekilip ona göndermeyi ihmal etmiyordum. "Kızım silikon taktırmış gibisin. Çok ateşli görünüyorsun ama bu gelinlik onları taşıyamaz." Asel'in samimi yorumlarına bozulmayıp hak verdim. Davetlilerin tek odaklarının göğüslerim olması ihtimali kabus gibiydi. "Diğer baktığımızı da denesene Alya. O daha iyi toparlar göğüslerini." Çalışanın yardımıyla geniş etekleri toparlayıp platformdan indim. Bu gün giydiğim dokuzuncu gelinlikte böylelikle elenirken onuncuyu denemek üzere perdenin arkasına girdim. "Anneciyim yanına geyebiyim mi?" Perdenin kenarını açtığında elimi uzatıp onu içeriye doğru çektim. "Sen de gelinlik giyecek misin?" Kadının sorusuyla ben de tepkisini merakla takip ettim. "Anneciyim evyeniyo, geyinye geyinyik giye." Onun elbisesini Doğukan çoktan düşünmüştü. Bir gelinlik olmasa da kendini ona en yakın hissedeceği türden bir elbise için arayıştaydı. "Sen de büyüdüğünde giyersin."

"Medoş'umya eyvenince giycem." Gülümseyip yumuşacık saçlarını okşadım. "Sen önce büyü bakalım, okulunu bitir, güzel bir mesleğin olsun. Sonra tabii ki evlenirsin." Diğer gelinliği giyip yeniden platforma çıkmam on dakikadan fazla sürerken bunaldığımı hissediyordum. İlk birkaç gelinlikte fazlaca hevesli olsam da, onuncu gelinlik ve açlığın başıma vurması sabır eşiğimi düşürmeye başlamıştı. "Alya, çok güzel oldu!" Asel hemen yanıma gelip birkaç düzeltme yaparken Sıla ve Özlem'de beğeniyle bakıyordu. "Ufak bir tadilat yapıldıktan sonra tam oturur üzerine." Aynalarda kendimi süzdüm. Yine kabarık olan modelin üst kısmı bu defa büyük bir kurdele gibi kollarımı sararken, omuzlarım ve gerdanım açıktaydı. Göğüslerimi kamufle etmeyi başaran birkaç model arasında içime sinmişti. "Güzel bir pırlanta gerdanlıkta takarsın. Harika olur." Gelinliğimin eteğinin kabarık olması Doğukan'ın özel ricasıydı. Her zamanki gibi bilmişlik yapıp "gelinlik dediğin kabarık, prenses gibi olur," demesiyle büyük etekler ilgi alanıma girmişti. "Bence de bu baya iyi oldu. İçlerinde en iyisi hatta. Hem aşırı işlemeli değil, hem de model konusunda sana oturdu." Diyen Sıla'nın ardından lafı Özlem devraldı. "Biraz daha daralıp beline oturmuş halini düşün." Platform yolunun üzerinde birkaç adım atıp üzerimde nasıl göründüğünü izledim. Kendimi Doğukan'ın yanında, insanların arasından yürürken hayal ediyordum. Ve bu gelinlik içimi kıpır kıpır edebiliyordu. "Beğendim ben de. Sıcak bakıyorum. Gülay ablama da atsanıza hemen. Yorumlasın." Sıla telefonumu alıp çektiği fotoğrafları Gülay'a yolladığında tanıdık melodi çalmaya başladı. "Doğukan." Bana uzattığı telefonu heyecanla alıp kulağıma yerleştirdiğimde kızlar gülümsüyordu. "Yavrum, nasıl gidiyor? Seçenekleri daraltabildin mi?" İki yana sallanırken aynadan kendimi takip ettim. "Seçtim bile. Çok güzel bir gelinlik buldum Doğukan. Prenses gibi olacağım."