𝐇𝐚𝐳𝐞𝐫 & 𝐄𝐫𝐤𝐚𝐧 | 𝐁𝐱𝐁 [+18]

20'

Keyifle okuyun. Yorum ve destekleriniz için çok teşekkür ederim. 🤍 Bu kurguyu bu kadar sevmeni aşırı mutlu ediyor beni🥹🥹

Gündüz yerini geceye bırakırken içini saran heyecan ellerini titretiyordu. Bu onun için ilkti. Ömründe biriyle randevuya çıktığını hatırlamıyordu. Babası o üniversitedeyken şehit olmuştu.

Böyle olunca da küçük kız kardeşi ve annesine bakmak zorunda kalmıştı. Hem çalışmış hem de okumuştu. Son senesinde artık bir doktor değil de asker olmak istediğini anladığında bir an bile düşünmeden askeri okula yazılmıştı. Annesi ilk başta reddetmiş olsa da oğlunun gözündeki o deli cesareti yenememişti.

Korkarak kabul etmişti. Zaten başarılı ve okulunu en iyiler arasında bitirmişti. Sıhhiyeci olmayı da başarmıştı. Aynı zaman da daha çok çalışmış sınavlara girmiş ve buralara kadar gelmişti.

Aynadaki gözleri ailesinin özlemiyle doldu. O kadar uzun zamandır onları görmüyordu. Gözlerini aynada şöyle bir üzerinde gezdirdi.

Grinin koyu tonlarında bol pantolonu, beyaz tişört onun üzerinde de grinin biraz daha açık renginde fermuarlı sweat ve siyah deri ceketi.

Parmaklarına yüzüklerini taktı. Gümüş, kız kardeşinin geçen sene gelirken yanında onun için getirdiği gümüş kolyesini taktı. Oldukça iyiydi. O kadar çok üniforma içinde zaman geçirmişti ki bu rahatlığı unutmuştu. Arkasına baktı. Sıkı kalçaları pantolon tarafından sarmalanmıştı. Gülümsedi. Hazer tarından beğenileceği düşüncesi içini eritmişti.

Sevgilisiyle ilk randevusu için mükemmel görünüyordu. Dudaklarını bir kez daha ısırdığında kısa saçlarında ellerini geçirdi. Uzatmaya karar vermişti.

"Erkan, hazır mısın?" Hazer'in sesi yükseldiğinde telefonunu şarjdan alıp çıktı. Odadan çıktığında giriş kapısında elinde paltosuyla duran adamı gördüğünde nefesi kesildi.

Hazer, o hazırlanırken kendi evine gitmiş ve orada hazırlanmıştı. İkisi de aynı anda hazırlanmalarına rağmen adam hem eve gidip duş alıp giyinmiş hem de geri dönmüştü. Erkan biraz yaşlanmaya başlıyordu herhalde.

Hazer, hissettiği gözlerle telefonda olan gözlerini kaldırmış sevdiği adama dönmüştü. Hazer'in dudakları birkaç defa aralanıp kapanırken gülümsedi. Yeşil gözleri kararmıştı. Bedenini birkaç defa baştan aşağı süzdü ısırdığı dudaklarıyla.

Hazer, siyah kısa kollu balıkçı yaka kazak ve altında ise gri kumaş pantolon ve koyu kahverengi paltosuyla Erkan'ın zıttıydı. Biri serseri diğeri İstanbul beyefendisiydi. Erkan hızla adama ilerleyip karşısında durduğunda gülümsedi.

"Çok taşaklı görünüyorsun yavrum." Hazer başını sallayıp gülümsedi. Telefonunu cebine atıp adamı belinden tutup kendine çekti.

"Sende çok güzel görünüyorsun." Açıkta kalmış boynuna dudaklarını bastırdı. Erkan'ın parfüm kokusu burnunu doldurduğunda bir öpücük daha kondurdu. "Gidelim mi?"