Bölüm 12.

2.2K 234 27
                                    

Dün gece yaşananları tamamen unutup, sonunda uykuya dalabilmiştim. Fakat uyumadan önce uzun bir süre yarın babamın nasıl davranacağını ve Katharine'nin ağabeyinin neden bunu yapacağını düşündüm. İkinicisi hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Bizim öylesine, gizlince evlendiğimizi bilmiyor olabilir miydi? Bilmiyorum. Biliyor olsaydı, neden bunu yapardı ki?

Bu sorulara uzun bir süre düşünsem bile bir cevap bulamazdım. Çünkü onun ağabeyini hiç tanımıyorum. Düşüncelerimden uzaklaştığımda uykuya dalmıştım. Gece uyurken yatağın diğer tarafında olan Katharine sabah uyandığımda dibimde bitmişti. Şaşırdık mı? Puff, kesinlikle hayır.

Arkadan bana sıkıca sarılmış, göğsünü sırtıma yaslamıştı. Dudaklarından çıkan sıcak nefesler kulağıma temas edip duruyordu. Vücudunun gövde kısmı her zaman bir soba gibiydi. Şimdi de bana arkadan sarıldığında bunu hissedebiliyordum.

Gözlerim karnımın üzerine yerleştirdiği ellerine kaydı. Ellerini yavaşça çekerek kollarını vücudumdan ayırdım. Kollarının arasından çıkarak onu geriye doğru ittim. Biraz sert itmiş olacağım ki, onu uyandırmıştım.

Gözlerini açtığında parlak mavi gözleri benim gözlerime değmişti. Anında dudaklarına gülümseme konarken, "Günaydın." dedi mutlu bir şekilde.

Kaşlarım çatılırken, "Sen niye benim dibime giriyorsun be?" demiştim yastıkla ona vururken.

Dudaklarını büzüp, yastığı tek eliyle kaparken, "Bana da günaydın." dedi.

Yastığı bırakırken ona gözlerimi devirdim. Yataktan kalkarken yine de, "Günaydın." dedim.

Arkamdan kıkırdadığını tabii ki duymuştum. Onu görmezden gelerek banyoya girdim ve elimi yüzümü yıkayıp, dişlerimi fırçaladım. İşimi bitirdiğimde banyodan çıktım. Fakat Katharine hâlâ yatakta uzanmış, kollarını da iki yana açmıştı. Bakışları tavanda geziniyordu.

Dolaptan giymek için kendime kıyafet seçerken, "Ne düşünüyorsun öyle?" diye sordum.

Birkaç saniye sessiz kaldıktan sonra, "Seninle her sabah böyle uyanmak ne güzeldir ya. İlk günden sevdim ben bunu." demişti.

Gözlerimi devirdim. Ne düşünmesini bekliyordum ki zaten? Aklı, fikri hep ondaydı. Derin bir nefes alıp, "Bugün ağabeyinle konuşacak mısın?" diye sordum.

İlk önce, 'hı hm' diye mırıldandıktan sonra, "Peki sence o değilse, kim olabilir?" diye sordu.

Ben de bilmiyordum. Sadece birkaç kişi bizim evli olduğumuzu biliyordu. Bilenler de nedenini bilen kişilerdi. Durup da böyle bir şeye kalkışmazdı. Aklımda dolanıp dursa da, kimsenin yaptığıyla ilgili bir sonuca varamıyordum.

Katharine bir süre sonra benim kendime söylemek istemediğim bir gerçeği söyledi, "Ya da belki de, gönderen kişinin istediği budur. Babanla aranın bozulması, babanın bu evliliği öğrenmesi."

Üzerime giyeceğim kıyafetleri seçtikten sonra kenara bırakıp, ben de yatağa oturdum. Yavaşça omuz silkerken, "Belki de, ama öyle olursa arkadaşlarımı hedef almak zorundayım." dedim.

Bunu gerçekten istemiyordum. Kolay arkadaş olan birisi değildim. Şu an yanımda olan arkadaşlarımda eskiden itibaren güvendiğim, aramın iyi olduğu insanlardı. Ayrıca, bunu neden istesinler ki?

Katharine, "Belki de, ama unutma, bu sadece bir seçenek. Bırak önce ağabeyimle konuşayım." dedi.

Bir şey demeden sadece kafamı salladım. Öylece sessizce otururken onun yatakta hareket ettiğini hissettim. Kalkıp, odasına gidip, üzerini değişecek diye düşünürken o arkadan bana sarılmıştı. Ellerini karnımda birleştirip, çenesini omzuma koydu. Yanağıma bir öpücük kondururken, "Halledeceğiz." diye fısıldadı.

Yabancı gelin | [G×G]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin