Yabancı gelin | [G×G]

Bölüm 13.

Ay üç gün sonra sonunda bölüm yazabildimmm

İşler kızışıyorr, peki sizce gerçekten de Kevin mi gönderdi o gülleri?

Yoksa başka birisi var mı?

Neyse neyse tahminleri bırakmayı unutmayın, tamam mı??

Öpüldünüzz<33

Medya: Kevin Kenny Peterov.

×××××

Tekrardan gözlerimi açtığımda yine etrafıma sarılan kolları hissetmem uzun sürmemişti. Bana arkadan sıkıca sarılmış, göğsünü sırtıma yapıştırmıştı. Böyle uyandığımız ikinci gündü artık. Arkama yapışan bir sobayla uyumak harikaydı, sıcak hissettiriyordu. Ama öyle bir sıkıyordu ki, beni nefes alamıyordum.

Kollarını açmaya çalıştığımda beni daha çok sıkıp, kendisine çekerek, "Yapma." dedi kulağıma doğru.

Derin bir nefes alıp, "Kalmam gerekiyor. Senin de öyle. Hem kahvaltı vakti, hem de bugün ağabeyinle görüşeceksin." dedim.

Kulağıma doğru nefesini verirken, "İşte tam bu yüzden bu yataktan çıkmak istemiyorum. Onu görmek, onunla konuşmak istemiyorum." dedi.

Kaşlarım çatılırken, "Neden? Ne yaptı ki?" diye sordum.

Birkaç saniye sessiz kaldı. Söylemek istemediğini düşünerek ben de sustum. Fakat sonunda, "O değil, ben yaptım." diye mırıldandı.

Şaşkınlıkla kaşlarım havaya kalktı. Bunu demesi bana nedense garip geldi. Çünkü Katharine benim gözümde kimseye bir şey yapmayacak, zarar vermeyecek birisiydi. Gerçi, yanlış bir şey yaptığını da düşünmüyordum.

Merakıma yenik düşerek, "Ne yaptın?" diye sorumu düzeltip tekrar sordum.

İç çekip, "Sevgilisiyle yattım." dedi.

Gözlerim fal taşı gibi açılırken anında onun kollarının arasından çıktım. Bu duyduğum şey iğrenç hissettirmeye başlamıştı. Ağabeyinin sevgilisiyle yatacak bir tip değildi benim gözümde asla. Bunu ondan duymasam, muhtemelen inanmazdım da.

Benim hızla kollarının arasından çıktığımı fark ettiğinde üzgün bir şekilde, "Bak, daha tam anlatmadım, şimdiden yanlış anlıyorsun." dedi.

Tek kaşımı kaldırarak, "Bu dediğinin doğru tarafımı var be?" dedim alayla.

Bana yaklaşıp, kollarını vücuduma dolamaya çalıştı. Fakat elimin tersiyle onun elini ittim. Ama o yine de pes etmeden beni tutup, göğsüne yatırdı ve "Bir dinle, bir dur." dedi.

Tekrar yatağa uzanırken, "Benim etrafımda gezen bir kız vardı, hatırlıyor musun? İsmi Olivia." dedi.

Bir şey söylemeden sadece kafamı salladım. Elleri konuşurken aynı zamanda saçlarımda geziniyordu. Normalde olsam onu geri iterdim ama şu anda bunu istemiyordum. Ayrıca, bu konuşmada saçlarımla oynamak onu rahatlatıyor gibiydi.

Ben kafa salladığımda, "O benim arkadaşımdı. Ama ağabeyimle birlikte olmuşlar, ama bunu bana da söylememişlerdi. Hiçbir şeyden haberim yoktu. Sonra doğum günümde ikimizde içip, sarhoş olmuştuk. O zaman da.." diyip sustuğunda durumu anladım.

Aklıma bana kardeşiyle arasının garip olduğunu söylediği gelmişti. Kafamı biraz kaldırıp, "Kardeşinle aran bu yüzden mi böyle?" diye sordum.

Kafasını sallayarak, "Evet, çok yakın değildik ama bu olaydan sonra işler daha da sarpa sardı." dedi üzgün bir sesle.

Ne demem, ne düşünmem gerektiğini bilmiyorum. Birisiyle yatmış olması bana çok garip hissettirmişti. Yani, böyle bir şey beklemiyordum, anlıyor musunuz?